haberci
Efsanevi Üye
Kastamonu İnebolu'da Kahverengi Kokarcaya Karşı Biyolojik Mücadele
Kastamonu'nun İnebolu ilçesinde tarım ürünlerine zarar veren kahverengi kokarca ile mücadele kapsamında 5 binden fazla samuray arısı doğaya salındı.
Karadeniz Bölgesi'nde yayılan ve çiftçilerin kabusu haline gelen kahverengi kokarca böceği, Kastamonu'nun İnebolu ilçesinde de görülmeye başlandı. Bu durum üzerine Tarım ve Orman Bakanlığı harekete geçerek, istilacı türe karşı biyolojik mücadele başlattı. İnebolu ilçesinde doğaya salınan 5 binden fazla samuray arısı (Trissolcus Japonicus), tarımsal üretime destek olmak amacıyla fındıklık alanlara bırakıldı.
Ankara Tarımsal Araştırma Enstitüsü'nün koordinasyonunda gerçekleştirilen çalışmalar kapsamında, kahverengi kokarca zararlısıyla mücadele için samuray arıları laboratuvarda üretiliyor. Samuray arıları, kahverengi kokarca yumurtalarında parazit olarak gelişerek zararlı böceğin popülasyonunu azaltmaya yardımcı oluyor. Ayrıca, İnebolu, Cide, Abana, Bozkurt, Çatalzeytin ve Doğanyurt ilçelerinde tuzaklarla takip çalışmaları da yürütülerek zararlıların çoğalması engellenmeye çalışılıyor.
İnebolu İlçe Tarım ve Orman Müdürü Hülya Karaaslan, yaptığı açıklamada, "Kahverengi kokarca, ülkemizin yerli böceklerinden olmayıp fındık başta olmak üzere birçok bitki türüne zarar verebilen bir türdür. Samuray arıları sayesinde zararlı böceğin yayılmasını kontrol altına almayı hedefliyoruz" dedi.
Ankara Zirai Mücadele Merkez Araştırma Enstitüsü Müdürü Dr. Tuğba Akdeniz Fırat ise, "Kahverengi kokarca, özellikle fındık üretimine ciddi zararlar vererek ekosistemi tehdit etmektedir. Bu nedenle samuray arılarıyla yapılan çalışmalar, üreticilerin ve ekosistemin korunması adına büyük önem taşımaktadır" şeklinde konuştu.
Tarım ve Orman Bakanlığı'nın yürüttüğü Ülkesel Entegre Mücadele Yönetimi Projesi kapsamında, biyolojik mücadele yöntemleriyle zararlı böceklerin kontrol altına alınması ve tarımsal üretimin desteklenmesi amaçlanmaktadır. Kahverengi kokarcaya karşı samuray arılarının doğaya salınmasıyla zararlı popülasyonunun azaltılması ve çiftçilerin gelir kayıplarının en aza indirilmesi hedeflenmektedir.
