Abbasiler döneminde Emeviler kadar fetih yapılmasa da islamiyet Emeviler döneminden daha fazla yayılmıştır bu durumun nedenleri neler olabilir?
Cevap: Abbasiler, Emevilerden farklı olarak adalet ve hoşgörüye dayalı politikalar geliştirdiler. Diğer milletlere de devlet kademelerinde önemli görevler verdiler. Olumlu ilişkiler geliştirdiler. Bu durum İslamiyet'in yayılmasını kolaylaştırmıştır.
Emeviler kimdir kısa bilgi?
Emevîler (Arapça: الأمويون, romanize: Emeviyyûn) ya da Emevîler Hilâfeti (Arapça: الخلافة الأموية, romanize: El-Hilâfetü'l-Emeviyye), Dört Halife Dönemi'nden (632-661) sonra kurulan Müslüman Arap devleti.
Emeviler döneminde Türkler neden islamiyete geçmemiştir?
Esasen Emevi yönetiminin İslâm'ın yayılmasından çok, Arap saltanatına önem vermesi ve Türklere karşı tam bir istila hareketine girişmiş olması, Türkler arasında İslâmiyet'in yayılmasını geciktirmiştir.
Abbâsîler kimin soyundan?
Abbâsîler kimin soyundan?
Emevîlerin iktidarı Muhammed'in amcası Abbas bin Abdülmuttalip'ın soyundan gelen Abbâsîlerin, Emevî yönetimine karşı ayaklanarak 750'de halifeliği ve iktidarı ele geçirmesiyle son buldu. Bu tarihten başlayarak Abbâsîler 1258'e kadar İslam dünyasının büyük bölümüne egemen oldular.
Emeviler ne yaptı?
Emeviler ne yaptı?
Muaviye öldükten sonra başa oğlu Yezid geçmiştir. İslamiyet'i yaymak amacı güderek askerî seferler düzenlemiş olan Yezid, bu dönem içerisinde Kuzey Afrika'nın fethini de tamamlanmıştır. Emevi Devleti'nde Arapça resmi dil olarak kabul edilmiştir. Arap soyundan gelmeyen kişilere karşı çok ağır vergiler ödetilmiştir.
Türklerin islamiyeti kabul etmesinin sebebi nedir?
Bir toplumun inandığı din; giyimini, ahlak yapısını, sanatını, geleceğini ve zevklerini de etkilemektedir. Bu nedenle din değiştirmek çok zordur. Ancak Türklerin örf ve adetleri, ölüm sonrası yaşama inançları ve inandıkları Gök tanrı dininin tek tanrılı bir din olması, İslamiyet'i benimsemelerini kolaylaştırmıştır.
Abbâsîler devrinde Irak kadısı hangi mezhep?
Kendi özel hayatlarında Zâhirî mezhebini uygulayan kādılcemâalar tayin edildiyse de mahkemede ülkede yaygın olarak benimsenen Mâlikî mezhebine göre hüküm verirlerdi (Nübâhî, s. 101). Muvahhidler devrinde ise Zâhirî mezhebine göre hüküm verildiği bilinmektedir (a.g.e., s. 151).