haberci
Meraklı Üye
Ağrının Gezilecek Yerleri nedir
Ağrının güzel Yerleri
Ağrının turistlik Yerleri
Ağrının tarihi Yerleri
Ağrı da Gezilecek Yerler
DOĞUBAYAZIT KALESİ:
Doğubayazıtın 5km doğusunda, Eski Beyazıt'ın kuzeydoğusundaki Belleburç denilen yerde bulunmaktadır Bugün için harap bir vaziyet arz etmektedir Yapanı ve yaptıranı bilinmeyen kalede, Urartu mezarları ve antik çağlara ait kalıntılar bulunmaktadır Kale plan olarak üç bölümden meydana gelmiştir
Orta bölümde tapınak ve mağaralar mevcuttur Kalenin etrafını çeviren surlar ayrıntılarıyla kaybolmuştur Kalenin Urartular tarafından yapıldığı sanılmaktadır
BEYAZIT ESKİ CAMİ:
Doğubeyazıt'ın doğusunda, Kalenin güney eteğinde bulunmaktadır Cami, olasılıkla Yavuz Sultan Selim göre yaptırılmıştır Caminin taç kapısı üzerindeki onarım kitabesinden H1096 (M1687) 'da onarım gördüğü anlaşılmaktadır Kare planlı, tek kubbeli cami plan tipindedir Harim mekanı 1150m çapında bir kubbe ile örtülüdür Beş gözlü son cemaat yeri yıkılmıştır Üzerinde herhangi bir süslemesi bulunmayan cami, öbür renklerdeki taşların girift bir biçimde kullanılmasıyla yapılmıştır
DİYADİN KALESİ:
Diyadin ilçe merkezinin güneyinde, Murat Irmağı'nın kıyısındaki kayalıklar üzerinde kurulmuştur Yapanı ve yaptıranı belirli değildir Evliya Çelebi, Uzun Hasan oğlu Ziyaüddin göre yaptırıldığını belirtmektedir Kale, yapılış tarzı ve kullanılan araç gereç bakımından Urartu kalelerine benzemektedir Birçok dönemde tamir ettirilen kale, bugün mahvolmuş bir vaziyettedir
AVNİK KALESİ:
Koçbaşı Kalesi olarakta aşina yapı Diyadin ilçe merkezine 29 km mesafede, Yankaya (Ali Hido) mezrasında, Aladağ'ın yüksek bir yerindedir Taşlarının sökülüp, ev yapımında kullanılmasından dolayı, bıgün ama temelleri günümüze gelebilmiştir
KUJE KALESİ:
Avnik Kalesi'ne yakın bir yerde bulunan minik çapta bir kaledir Günümüze ama kalıntıları ulaşabilmiştir
MEYA (GÜNBULDU) MAĞARALARI:
Diyadin ilçe merkezine 12 km uzaklıktaki Günbuldu köyündedir Antik bir büyük kasaba görünümündeki yerleşim uygun mağaralar ve tarihi kalıntılar köyün 400 m uzağında bulunmaktadır Kayalara oyularak üretilmiş, barınma yerleri, tapınak, ibadethane, oda ve mağaralar epeyce alaka çekicidir Barınarak ve ibadethanelerde değişik inançların izleri görülmektedirEpeyce tahrip edilmiş kentten, günümüze mihrap, haçlı taşlar ve mezarlar kalmıştırBuradan çıkarılan iki koç heykeli, şu anda il merkezinde bulunmaktadır
İSHAKPAŞA SARAYI
Dogubeyazıt'ın 8 km güneydoğusunda, Eski Doğubeyazıt'ın kayalıkları üzerindedir Sarayın harem girişi üzerinde bulunan kitabesinde;
Bin yüz ile doksan dokuz oldu buna tarih,
İshaka meram üzere kem kıl dü cihanı
yazılıdır Buradan yapının H1199 (M1784) tarihinde yaptırıldığı anlaşılmaktadır Kitabede adı geçen İshak ise, IIİshak Paşa'dır Yapı yaklaşık yüz takvim bir dönem içerisinde tamamlanmıştır Dolayısıyla 16341680 yılları arasında Beyazıt Sancakbeyliği'ni yapan Çolak Abdi Paşa döneminde yapının imarına başlanılmış ve 1784 yılında IIİshak Paşa döneminde inşa tamamlanmıştır
İki avlu ve bu avlularda üretilmiş bölümlerden oluşan sarayda, binalar Ubiçiminde düzenlenmiştir Birinci avluya girişi karşılayan taç kapı, dışa doğru çıkıntılıdır Her iki yönden dairesel altışar sütunla destek edilmiştir Yüzey yuvarlak kemerli, mukarnas kavsaralı bir niş içine alınmıştır Ana antre kapısı basık kemerli olarak düzenlenmiştir Taç kapı; kabartma Bitki motifleri, stilize ağaçlar, mukarnası andıran bezemeler ve kemerlerle süslenmiştir Birinci avluda; nöbetçi odası, çeşme, muhafız koğuşları, zindan ile at koşum ve Otomobil yerleri bulunur
Orta avlu, dört tarafı farklı alanlara yönlendirilmiş binalar ile çevrilmiş olup, dikdörtgen planlıdır Bu kısımda, hizmetli odaları, selamlık, cami ve türbe yer alır
Dikdörgen planlı caminin, harim kısmı kare planlı olup üzeri yüksek kasnaklı tromplu bir kubbe ile örtülüdür Önünde üzeri teras şeklinde düzenlenmiş kapalı bir son cemaat yeri bulunur Cami iç mekanında, ampir üslubu andıran süslemelere sahiptir
Caminin güneyinde yer alan Çolak Abdi Paşa Türbesi, Selçuklu tarzına uygun şekilde, iki kat halinde yapılmıştır
Orta avludan bir kapıyla, dikdörtgen planlı harem dairelerine geçilir Bu bölümde ayrıca hamam, kiler, aşhane ve tuvalet gibi kısımlar bulunmaktadır
neticede, İshak Paşa Sarayı bambaşka üslup ve bezeme şekilleriyle yapı edilmiş olup, ortaçağ şatolarını anımsatan abartılı bir eser olarak karşımıza çıkmaktadır
ANZAVUR YOKUŞ
Patnos ilçe merkezinin 2km kuzeybatısında yer almaktadır Patnos Kalesi olarak da bilinir Urartular'dan kalma antik bir kenttir Saray, tapınak ve bina kalıntılarının olduğu tespit edilmiştir Kale Kral Menua ve IArgişti, tapınak ise İspuını zamanında yapılmıştır Oldukça mahvolmuş olan kentten günümüze Ama tapınak,kale ve bir takım binaların kalıntıları ulaşmıştır
GİRİK YIĞIN
Patnos'un 1km güneydoğusundadır Değirmentepe olarak da bilinir Urartular'a ait bu antik kent, Kral Menua ve oğlu IArgişti dönemlerinde kurulmuştur 19601963 yılları arasında yapılan kazılar neticesinde, yanmış bir iç avlu, taht odası, salonlar, kiler ve mutfak ortaya çıkarılmıştır Hem buradan fazla sayıda yüzük, küpe, bilezik, kemer, mühür, Altın ve tunçtan üretilmiş süs eşyaları elde edilmiştir
TOKLUCA KALESİ
Diyadin ilçe merkezine 19 km uzaklıktaki Tokluca köyünde bulunmaktadır Yapıda yer Altına inen merenler mevcuttur Fakat bu merenli yolun nereye ulaştığı bilinmemektedir
ÜÇKİLİSE:
Taşlıçay'ın 18 km doğusunda bulunan bugünkü Taşteker köyüdür Çoğu kaynakta adına rastladığımız Üçkilisenin kutsallığı MÖ'ye dayanır Arsaklı Türkleri burada Bagavan adında bir Güneş Tapınağı yapmışlardır Daha Sonra Ermeniler göre bir manastır yapı edilmiştir Fakat bahsedilen ve diğer tarihi değerler değil edilmiştir Ermenilerin yaptırdığı manastır, 1950 yılında sökülmüş, taşları Ağrı Merkez Camii'nin yapımında kullanılmıştır Nuh Peygamber'in mezarının burada olduğuna ilişkin bir inanışta vardır
KIZILZİYARET KALESİ:
Balıklı Göl yakınlarındaki benzer adı taşıyan köyde bulunmaktadır Hangi dönemde yaptırıldığı meçhul yapının yapanı ve yaptıranı bilinmemektedir 1918 yılında yöre terk edilip barınak ve kale surları yıkım edildiğinden dolayı, kale mahvolmuş bir görünüş talep etmektedir
KÜPKIRAN (HAREBEGÖL) KALESİ:
Merkez ilçenin 20 km uzağında yer alan Yukarı Küpkıran ile Güneysu köyü aralarında bulunmaktadır Kale Harabegöl Kalesi olarak ta bilinir Kalenin kimin kadar, hangi tarihte yaptırıldığı bilinmemektedir
PAZI KALESİ:
Küpkıran köyü ile Kalender köyü arasındaki kaledir Pazı Kalesi, Eyüp Paşa Kalesi adı ile de anılmaktadır Sızı Ovası'na hakim bir yokuş üzerinde kurulan kale, küçük boyutlu olup kolay bir yapıya sahiptir Kale oldukça imha olmuş, tanınmayacak bir hale gelmiştir
TOPRAKKALE:
Eleşkirt'e 14 km mesafedeki antik kenttir Toprakkale'nin yapım tarihi bilinmemekle birlikte, Urartular döneminde yapıldığı sanılmaktadır Urartuların burada bir kale yaptırdıkları ve ufak Arsaklılar'ın burayı her tarafta imar ettikleri bilinmektedir
Tapınak ve ikâmetgâh yerleri iyice yıkılmış bir ayla getirilmiş, kale burçları ve bir takım duvar kalıntıları günümüze gelebilmiştir
TOPRAKKALE CAMİİ:
Cami ile benzer adı içeren köyde, bulunmaktadır Cami üstünde bulunan kitabeden, 1684 yılında Mirza bin Abdi Paşa kadar yaptırıldığı anlaşılmaktadır Cami, kare planlı, tek kubbeli bir plan arz etmektedir 12,50x12,50m ölçülerindeki cami, 820m çapındaki tromp geçişli bir kubbe ile örtülmüştür 14 ahşap gönder üzerine oturtulan son cemaat yerinin bir kısmı sonradan yapılmıştırGövde duvarlarında 6, kubbe kasnağında ise birer atlamalı olarak4 adet pencereye yer verilmiştir
Beden duvarlarının köşeleri, taç kapı ve pencere etrafları kesme taştan, diğer kısımlar ise moloz taşlarla yapılmıştır
HAMUR KÜMBETİ:
Hamur ilçe merkezinde yer almaktadır Giriş kapısı üzerindeki kitabeden, yalnızca 1802 yılında yaptırıldığı anlaşılmaktadır Plan bakımından Kırşehir'deki Aşık Paşa Türbesi'ne benzemekte olup, Selçuklu ve Osmanlı Kümbetlerinden öbür bir planlama gösterirInşa dikdörtgen planlı olup,dürüst aynalı tonoz,dıştan balık sırtı şeklindedir Güney taraftaki orijinal olmayan tahta kapıdan giriş sağlanır Doğu cephesinde 3, batıda ise 2 penceresi bulunmaktadır Yapı, kesme taş malzeme ile üretilmiş olup, cepheleri kuşatan dört sıra bazalt ile renkli bir görünüm kazanmıştır Kümbet içerisinde İshak Paşa'nın torunlarından İbrahim Paşa'nın ve Ailesinin mezarları bulunmaktadır Kabir taşları , nebati motifler, sekiz kollu yıldız ve arapça yazılar ile süslenmesine rağmen, bunlar tahrip edilmişlerdir
KARAGÖZ KİLİSESİ:
Tutak'ın 26km batısındaki Dayapınarı (Noktulu) köyü yakınlarında bulunmaktadır Kilise kayalara oyularak yer altına yapılmıştır Kiliseye, merenlerle inilmektedir Bezer bir kiliseye Hamur'un Beklemez köyünde de rastlanılmaktadır
HAVARAN KALESİ:
Hamur ilçe merkezinden geçen derenin 100m yukarısında sarp bir kayalık üzerinde kurulmuştur Kale Selçuklu Devleti'nin son zamanlarından kalmadır OsmanlıRus savaşlarında ve daha sonraları kale tahrip edilmiştir
ŞOŞİK KALESİ:
Hamur'un Karlıca (Şoşik) köyünde üretilmiş kaledir İlçe merkezine 34 km uzaklıktadır Kalenin yapım tarihi bilinmemesine karşın, Akkoyunlular'dan kaldığı sanılmaktadır
Bugünkü haliyle kalede; iki oda ve hamam ayakta kalabilmiş öteki kısımlar yıkım edilmiştir Kaleye ulaşan blok taşlardan yapılmış merenler bulunmaktadır Kalenin alt tarafında, ayrı ayrı üretilmiş bir ibadethane vardır
KARLICA KIZ KALESİ:
Karlıca köyünde, Şoşik Kalesi'nin 2 km doğusunda bulunmaktadır Şoşik Kalesi beyinin, burayı kızı için yaptırdığı söylenmektedir
KAN KALESİ:
Tutak'ın 15 km batısında yer alan Dönertaş (Kalekul) köyü yakınlarındadır Kalenin yapım tarihi bilinmemektedir Kale mahvolmuş bir vaziyette olup, esas seviyesinde günümüze ulaşabilmiştir Kalenin diğer bir adı da Kalei Hum'dur
ZENCİR KALE:
Tutak yakınlarındaki Katavin Dağında bulunmaktadır Yapım tarihi bilinmemektedir Bugün yıkık dökük durumda olan kale hakkında bir çok efsane ve rivayet vardır
Diyadin Kaplıcaları:
Diyadin ilçe merkezinin 5 km güneyinde bulunmaktadır Diyadin Kaplıcaları, Yılanlı Davud, Köprü kaplıcaları elde etmek üzere üç bölüme ayrılır Akkoyunlu Beyi Uzun Hasan'ın oğlu Ziyaeddin Bey, binlerce seneden beri kullanılagelen bu kaplıcaların civarında ilk tesisleri kurmuştur
Davut ve Köprü çermikleri, sularının özellikleri bakımından birbirlerine benzemektedir Köprü çermiğinin tortuları Murat Nehri üstünde natürel bir köprü meydana getirdiği için bu isim verilmiştir Demir, kükürt, sülfat, kalsiyum ve bikarbonat bakımından varlıklı olan bu kaplıcalar romatizma, cilt hastalıkları ile nefrite iyi kazanç Suyun Sıcaklığı 6070 derecedir
Kaplıca kuruluşları, havuz, özel banyoları olan bir hamam ve üstelik hidroloji bölümünden oluşmaktadır Toplam 150 yataklı turistik Otellerin yanı sıra, kamp çadırları da kullanılır
Çevresindeki Murat Nehri ve Kudret Köprüsü ile hoş bir görünüm yaratıcı Diyadin Kaplıcaları, yaz aylarının en çok rağbet görebilen yerleridir
Dambat Kaplıcası:
Sızı'ya 5km uzaklıktaki Yolluyazı (Dambat) Köyü'nde, Murat Irmağı kıyısında bulunmaktadır Cilt ve romatizma hastalıklarına iyi gelmektedir
Balık Gölü:
Doğubeyazıt'ın Sinek Yaylasında bulunur 2241m lik rakımı ile yurdumuzun en yüksekte oluşmuş gölüdür Yüzölçümü 34km karedir alabalık ve sazan balığı boldur Taşlıçay'a 40km'dir Sandalla gezilir
Taşlıçay'ın 18km kuzeydoğusunda, alabalığı ünlü bir lav seti gölüdür Gölün ağaçlıklı çevresi, yörenin dinlenme yeridir Suyu tatlıdır Gölün ortasında, üstünde tarihsel harabeler bulunan 4 dekar genişliğinde ufak bir Ada vardır
Meteor Çukuru:
Doğubeyazıt'ın 35km doğusunda, İran sınırına 2km uzaklıkta, Gürbulak hudut kapısı ile Sarı Çavuş (Gürveren) Köyü arasındadır Alaska'dakin den sonradan dünyanın en geniş meteor çukurudur Meteor çukuru, 1913'te düşen bir meteor sonucunda oluşmuştur Genişliği 35m, derinliği 60m'dir toprağa gömülü göktaşının üzeri bir Toprak tabakasıyla örtülüdür
Buz Mağarası:
Küçük Ağrı Dağının güney eteğinde, Hallaç Köyü'ne 3km uzaklıkta bulunmaktadır Doğal bir abide durumundaki mağara; 8m derinliğinde 100m uzunluğunda ve 50m genişliğinde elips biçimli bir yapıdadır Mağara içinde bazalt lavlar, kayalar ve bir kaktüs büyüklüğünden insan büyüklüğüne varan bir çok buzdan dikitler yer almaktadır Bu buz dikitler ışıkta renk renk yanar döner bir görünüş almaktadır Mağara kış aylarında Sıcak, yaz aylarında ise; bir buzdolabı dek soğuktur Mağara ağzından aralıksız Sıcak ve soğuk Hava akımları eser
Nuh'un Gemisi'nin izi:
Türkiyeİran transit yoluna 3,5km uzaklıkta bulunan ve Ağrı Dağı'nın güneyinde Telçeker ile Meşar Köyleri aralarında doğal bir anıttır Bu abide gemiye benzer siluet şeklindedir
Kültür ve Turizm Bakanlığı, gemi kütlesinin korunması gerekli taşınmaz kültür varlığı özeliğiyle 3657 sayılı kararı ile 1987'de burayı doğal sit alanı ve açık hava müzesi olarak koruma altına almıştır Geminin kalıntısını Kuşbakışı olarak görülecek bir yere turistik niteliklere sahip bir kafeterya yapılmıştır *
Ağrının güzel Yerleri
Ağrının turistlik Yerleri
Ağrının tarihi Yerleri
Ağrı da Gezilecek Yerler
DOĞUBAYAZIT KALESİ:
Doğubayazıtın 5km doğusunda, Eski Beyazıt'ın kuzeydoğusundaki Belleburç denilen yerde bulunmaktadır Bugün için harap bir vaziyet arz etmektedir Yapanı ve yaptıranı bilinmeyen kalede, Urartu mezarları ve antik çağlara ait kalıntılar bulunmaktadır Kale plan olarak üç bölümden meydana gelmiştir
Orta bölümde tapınak ve mağaralar mevcuttur Kalenin etrafını çeviren surlar ayrıntılarıyla kaybolmuştur Kalenin Urartular tarafından yapıldığı sanılmaktadır
BEYAZIT ESKİ CAMİ:
Doğubeyazıt'ın doğusunda, Kalenin güney eteğinde bulunmaktadır Cami, olasılıkla Yavuz Sultan Selim göre yaptırılmıştır Caminin taç kapısı üzerindeki onarım kitabesinden H1096 (M1687) 'da onarım gördüğü anlaşılmaktadır Kare planlı, tek kubbeli cami plan tipindedir Harim mekanı 1150m çapında bir kubbe ile örtülüdür Beş gözlü son cemaat yeri yıkılmıştır Üzerinde herhangi bir süslemesi bulunmayan cami, öbür renklerdeki taşların girift bir biçimde kullanılmasıyla yapılmıştır
DİYADİN KALESİ:
Diyadin ilçe merkezinin güneyinde, Murat Irmağı'nın kıyısındaki kayalıklar üzerinde kurulmuştur Yapanı ve yaptıranı belirli değildir Evliya Çelebi, Uzun Hasan oğlu Ziyaüddin göre yaptırıldığını belirtmektedir Kale, yapılış tarzı ve kullanılan araç gereç bakımından Urartu kalelerine benzemektedir Birçok dönemde tamir ettirilen kale, bugün mahvolmuş bir vaziyettedir
AVNİK KALESİ:
Koçbaşı Kalesi olarakta aşina yapı Diyadin ilçe merkezine 29 km mesafede, Yankaya (Ali Hido) mezrasında, Aladağ'ın yüksek bir yerindedir Taşlarının sökülüp, ev yapımında kullanılmasından dolayı, bıgün ama temelleri günümüze gelebilmiştir
KUJE KALESİ:
Avnik Kalesi'ne yakın bir yerde bulunan minik çapta bir kaledir Günümüze ama kalıntıları ulaşabilmiştir
MEYA (GÜNBULDU) MAĞARALARI:
Diyadin ilçe merkezine 12 km uzaklıktaki Günbuldu köyündedir Antik bir büyük kasaba görünümündeki yerleşim uygun mağaralar ve tarihi kalıntılar köyün 400 m uzağında bulunmaktadır Kayalara oyularak üretilmiş, barınma yerleri, tapınak, ibadethane, oda ve mağaralar epeyce alaka çekicidir Barınarak ve ibadethanelerde değişik inançların izleri görülmektedirEpeyce tahrip edilmiş kentten, günümüze mihrap, haçlı taşlar ve mezarlar kalmıştırBuradan çıkarılan iki koç heykeli, şu anda il merkezinde bulunmaktadır
İSHAKPAŞA SARAYI
Dogubeyazıt'ın 8 km güneydoğusunda, Eski Doğubeyazıt'ın kayalıkları üzerindedir Sarayın harem girişi üzerinde bulunan kitabesinde;
Bin yüz ile doksan dokuz oldu buna tarih,
İshaka meram üzere kem kıl dü cihanı
yazılıdır Buradan yapının H1199 (M1784) tarihinde yaptırıldığı anlaşılmaktadır Kitabede adı geçen İshak ise, IIİshak Paşa'dır Yapı yaklaşık yüz takvim bir dönem içerisinde tamamlanmıştır Dolayısıyla 16341680 yılları arasında Beyazıt Sancakbeyliği'ni yapan Çolak Abdi Paşa döneminde yapının imarına başlanılmış ve 1784 yılında IIİshak Paşa döneminde inşa tamamlanmıştır
İki avlu ve bu avlularda üretilmiş bölümlerden oluşan sarayda, binalar Ubiçiminde düzenlenmiştir Birinci avluya girişi karşılayan taç kapı, dışa doğru çıkıntılıdır Her iki yönden dairesel altışar sütunla destek edilmiştir Yüzey yuvarlak kemerli, mukarnas kavsaralı bir niş içine alınmıştır Ana antre kapısı basık kemerli olarak düzenlenmiştir Taç kapı; kabartma Bitki motifleri, stilize ağaçlar, mukarnası andıran bezemeler ve kemerlerle süslenmiştir Birinci avluda; nöbetçi odası, çeşme, muhafız koğuşları, zindan ile at koşum ve Otomobil yerleri bulunur
Orta avlu, dört tarafı farklı alanlara yönlendirilmiş binalar ile çevrilmiş olup, dikdörtgen planlıdır Bu kısımda, hizmetli odaları, selamlık, cami ve türbe yer alır
Dikdörgen planlı caminin, harim kısmı kare planlı olup üzeri yüksek kasnaklı tromplu bir kubbe ile örtülüdür Önünde üzeri teras şeklinde düzenlenmiş kapalı bir son cemaat yeri bulunur Cami iç mekanında, ampir üslubu andıran süslemelere sahiptir
Caminin güneyinde yer alan Çolak Abdi Paşa Türbesi, Selçuklu tarzına uygun şekilde, iki kat halinde yapılmıştır
Orta avludan bir kapıyla, dikdörtgen planlı harem dairelerine geçilir Bu bölümde ayrıca hamam, kiler, aşhane ve tuvalet gibi kısımlar bulunmaktadır
neticede, İshak Paşa Sarayı bambaşka üslup ve bezeme şekilleriyle yapı edilmiş olup, ortaçağ şatolarını anımsatan abartılı bir eser olarak karşımıza çıkmaktadır
ANZAVUR YOKUŞ
Patnos ilçe merkezinin 2km kuzeybatısında yer almaktadır Patnos Kalesi olarak da bilinir Urartular'dan kalma antik bir kenttir Saray, tapınak ve bina kalıntılarının olduğu tespit edilmiştir Kale Kral Menua ve IArgişti, tapınak ise İspuını zamanında yapılmıştır Oldukça mahvolmuş olan kentten günümüze Ama tapınak,kale ve bir takım binaların kalıntıları ulaşmıştır
GİRİK YIĞIN
Patnos'un 1km güneydoğusundadır Değirmentepe olarak da bilinir Urartular'a ait bu antik kent, Kral Menua ve oğlu IArgişti dönemlerinde kurulmuştur 19601963 yılları arasında yapılan kazılar neticesinde, yanmış bir iç avlu, taht odası, salonlar, kiler ve mutfak ortaya çıkarılmıştır Hem buradan fazla sayıda yüzük, küpe, bilezik, kemer, mühür, Altın ve tunçtan üretilmiş süs eşyaları elde edilmiştir
TOKLUCA KALESİ
Diyadin ilçe merkezine 19 km uzaklıktaki Tokluca köyünde bulunmaktadır Yapıda yer Altına inen merenler mevcuttur Fakat bu merenli yolun nereye ulaştığı bilinmemektedir
ÜÇKİLİSE:
Taşlıçay'ın 18 km doğusunda bulunan bugünkü Taşteker köyüdür Çoğu kaynakta adına rastladığımız Üçkilisenin kutsallığı MÖ'ye dayanır Arsaklı Türkleri burada Bagavan adında bir Güneş Tapınağı yapmışlardır Daha Sonra Ermeniler göre bir manastır yapı edilmiştir Fakat bahsedilen ve diğer tarihi değerler değil edilmiştir Ermenilerin yaptırdığı manastır, 1950 yılında sökülmüş, taşları Ağrı Merkez Camii'nin yapımında kullanılmıştır Nuh Peygamber'in mezarının burada olduğuna ilişkin bir inanışta vardır
KIZILZİYARET KALESİ:
Balıklı Göl yakınlarındaki benzer adı taşıyan köyde bulunmaktadır Hangi dönemde yaptırıldığı meçhul yapının yapanı ve yaptıranı bilinmemektedir 1918 yılında yöre terk edilip barınak ve kale surları yıkım edildiğinden dolayı, kale mahvolmuş bir görünüş talep etmektedir
KÜPKIRAN (HAREBEGÖL) KALESİ:
Merkez ilçenin 20 km uzağında yer alan Yukarı Küpkıran ile Güneysu köyü aralarında bulunmaktadır Kale Harabegöl Kalesi olarak ta bilinir Kalenin kimin kadar, hangi tarihte yaptırıldığı bilinmemektedir
PAZI KALESİ:
Küpkıran köyü ile Kalender köyü arasındaki kaledir Pazı Kalesi, Eyüp Paşa Kalesi adı ile de anılmaktadır Sızı Ovası'na hakim bir yokuş üzerinde kurulan kale, küçük boyutlu olup kolay bir yapıya sahiptir Kale oldukça imha olmuş, tanınmayacak bir hale gelmiştir
TOPRAKKALE:
Eleşkirt'e 14 km mesafedeki antik kenttir Toprakkale'nin yapım tarihi bilinmemekle birlikte, Urartular döneminde yapıldığı sanılmaktadır Urartuların burada bir kale yaptırdıkları ve ufak Arsaklılar'ın burayı her tarafta imar ettikleri bilinmektedir
Tapınak ve ikâmetgâh yerleri iyice yıkılmış bir ayla getirilmiş, kale burçları ve bir takım duvar kalıntıları günümüze gelebilmiştir
TOPRAKKALE CAMİİ:
Cami ile benzer adı içeren köyde, bulunmaktadır Cami üstünde bulunan kitabeden, 1684 yılında Mirza bin Abdi Paşa kadar yaptırıldığı anlaşılmaktadır Cami, kare planlı, tek kubbeli bir plan arz etmektedir 12,50x12,50m ölçülerindeki cami, 820m çapındaki tromp geçişli bir kubbe ile örtülmüştür 14 ahşap gönder üzerine oturtulan son cemaat yerinin bir kısmı sonradan yapılmıştırGövde duvarlarında 6, kubbe kasnağında ise birer atlamalı olarak4 adet pencereye yer verilmiştir
Beden duvarlarının köşeleri, taç kapı ve pencere etrafları kesme taştan, diğer kısımlar ise moloz taşlarla yapılmıştır
HAMUR KÜMBETİ:
Hamur ilçe merkezinde yer almaktadır Giriş kapısı üzerindeki kitabeden, yalnızca 1802 yılında yaptırıldığı anlaşılmaktadır Plan bakımından Kırşehir'deki Aşık Paşa Türbesi'ne benzemekte olup, Selçuklu ve Osmanlı Kümbetlerinden öbür bir planlama gösterirInşa dikdörtgen planlı olup,dürüst aynalı tonoz,dıştan balık sırtı şeklindedir Güney taraftaki orijinal olmayan tahta kapıdan giriş sağlanır Doğu cephesinde 3, batıda ise 2 penceresi bulunmaktadır Yapı, kesme taş malzeme ile üretilmiş olup, cepheleri kuşatan dört sıra bazalt ile renkli bir görünüm kazanmıştır Kümbet içerisinde İshak Paşa'nın torunlarından İbrahim Paşa'nın ve Ailesinin mezarları bulunmaktadır Kabir taşları , nebati motifler, sekiz kollu yıldız ve arapça yazılar ile süslenmesine rağmen, bunlar tahrip edilmişlerdir
KARAGÖZ KİLİSESİ:
Tutak'ın 26km batısındaki Dayapınarı (Noktulu) köyü yakınlarında bulunmaktadır Kilise kayalara oyularak yer altına yapılmıştır Kiliseye, merenlerle inilmektedir Bezer bir kiliseye Hamur'un Beklemez köyünde de rastlanılmaktadır
HAVARAN KALESİ:
Hamur ilçe merkezinden geçen derenin 100m yukarısında sarp bir kayalık üzerinde kurulmuştur Kale Selçuklu Devleti'nin son zamanlarından kalmadır OsmanlıRus savaşlarında ve daha sonraları kale tahrip edilmiştir
ŞOŞİK KALESİ:
Hamur'un Karlıca (Şoşik) köyünde üretilmiş kaledir İlçe merkezine 34 km uzaklıktadır Kalenin yapım tarihi bilinmemesine karşın, Akkoyunlular'dan kaldığı sanılmaktadır
Bugünkü haliyle kalede; iki oda ve hamam ayakta kalabilmiş öteki kısımlar yıkım edilmiştir Kaleye ulaşan blok taşlardan yapılmış merenler bulunmaktadır Kalenin alt tarafında, ayrı ayrı üretilmiş bir ibadethane vardır
KARLICA KIZ KALESİ:
Karlıca köyünde, Şoşik Kalesi'nin 2 km doğusunda bulunmaktadır Şoşik Kalesi beyinin, burayı kızı için yaptırdığı söylenmektedir
KAN KALESİ:
Tutak'ın 15 km batısında yer alan Dönertaş (Kalekul) köyü yakınlarındadır Kalenin yapım tarihi bilinmemektedir Kale mahvolmuş bir vaziyette olup, esas seviyesinde günümüze ulaşabilmiştir Kalenin diğer bir adı da Kalei Hum'dur
ZENCİR KALE:
Tutak yakınlarındaki Katavin Dağında bulunmaktadır Yapım tarihi bilinmemektedir Bugün yıkık dökük durumda olan kale hakkında bir çok efsane ve rivayet vardır
Diyadin Kaplıcaları:
Diyadin ilçe merkezinin 5 km güneyinde bulunmaktadır Diyadin Kaplıcaları, Yılanlı Davud, Köprü kaplıcaları elde etmek üzere üç bölüme ayrılır Akkoyunlu Beyi Uzun Hasan'ın oğlu Ziyaeddin Bey, binlerce seneden beri kullanılagelen bu kaplıcaların civarında ilk tesisleri kurmuştur
Davut ve Köprü çermikleri, sularının özellikleri bakımından birbirlerine benzemektedir Köprü çermiğinin tortuları Murat Nehri üstünde natürel bir köprü meydana getirdiği için bu isim verilmiştir Demir, kükürt, sülfat, kalsiyum ve bikarbonat bakımından varlıklı olan bu kaplıcalar romatizma, cilt hastalıkları ile nefrite iyi kazanç Suyun Sıcaklığı 6070 derecedir
Kaplıca kuruluşları, havuz, özel banyoları olan bir hamam ve üstelik hidroloji bölümünden oluşmaktadır Toplam 150 yataklı turistik Otellerin yanı sıra, kamp çadırları da kullanılır
Çevresindeki Murat Nehri ve Kudret Köprüsü ile hoş bir görünüm yaratıcı Diyadin Kaplıcaları, yaz aylarının en çok rağbet görebilen yerleridir
Dambat Kaplıcası:
Sızı'ya 5km uzaklıktaki Yolluyazı (Dambat) Köyü'nde, Murat Irmağı kıyısında bulunmaktadır Cilt ve romatizma hastalıklarına iyi gelmektedir
Balık Gölü:
Doğubeyazıt'ın Sinek Yaylasında bulunur 2241m lik rakımı ile yurdumuzun en yüksekte oluşmuş gölüdür Yüzölçümü 34km karedir alabalık ve sazan balığı boldur Taşlıçay'a 40km'dir Sandalla gezilir
Taşlıçay'ın 18km kuzeydoğusunda, alabalığı ünlü bir lav seti gölüdür Gölün ağaçlıklı çevresi, yörenin dinlenme yeridir Suyu tatlıdır Gölün ortasında, üstünde tarihsel harabeler bulunan 4 dekar genişliğinde ufak bir Ada vardır
Meteor Çukuru:
Doğubeyazıt'ın 35km doğusunda, İran sınırına 2km uzaklıkta, Gürbulak hudut kapısı ile Sarı Çavuş (Gürveren) Köyü arasındadır Alaska'dakin den sonradan dünyanın en geniş meteor çukurudur Meteor çukuru, 1913'te düşen bir meteor sonucunda oluşmuştur Genişliği 35m, derinliği 60m'dir toprağa gömülü göktaşının üzeri bir Toprak tabakasıyla örtülüdür
Buz Mağarası:
Küçük Ağrı Dağının güney eteğinde, Hallaç Köyü'ne 3km uzaklıkta bulunmaktadır Doğal bir abide durumundaki mağara; 8m derinliğinde 100m uzunluğunda ve 50m genişliğinde elips biçimli bir yapıdadır Mağara içinde bazalt lavlar, kayalar ve bir kaktüs büyüklüğünden insan büyüklüğüne varan bir çok buzdan dikitler yer almaktadır Bu buz dikitler ışıkta renk renk yanar döner bir görünüş almaktadır Mağara kış aylarında Sıcak, yaz aylarında ise; bir buzdolabı dek soğuktur Mağara ağzından aralıksız Sıcak ve soğuk Hava akımları eser
Nuh'un Gemisi'nin izi:
Türkiyeİran transit yoluna 3,5km uzaklıkta bulunan ve Ağrı Dağı'nın güneyinde Telçeker ile Meşar Köyleri aralarında doğal bir anıttır Bu abide gemiye benzer siluet şeklindedir
Kültür ve Turizm Bakanlığı, gemi kütlesinin korunması gerekli taşınmaz kültür varlığı özeliğiyle 3657 sayılı kararı ile 1987'de burayı doğal sit alanı ve açık hava müzesi olarak koruma altına almıştır Geminin kalıntısını Kuşbakışı olarak görülecek bir yere turistik niteliklere sahip bir kafeterya yapılmıştır *