Son Konular

Ali Babacan'dan İktidara ''Ara Zam'' Çağrısı: ''1 Temmuz'da Asgari Ücreti Artırmazsanız, Milyonlarca İnsanın Refahından Çalmış Olursunuz''

  • Konuyu Başlatan Konuyu Başlatan haberci
  • Başlangıç tarihi Başlangıç tarihi

haberci

New member
Katılım
21 Haziran 2022
Mesajlar
60.805
Tepkime puanı
3
Puan
0
[/B] DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, asgari ücrette ara zam tartışmalarına ilişkin iktidara seslenerek, "Açıkça söylüyorum, bu kadar enflasyona rağmen siz eğer 1 Temmuzda asgari ücreti artırmazsanız, emekli maaşını artırmazsanız, asgari emekli maaşını, milyonlarca insanın refahından çalmış olursunuz" ifadelerini kullandı. Babacan, İsrail- İran arasındaki gerilime ilişkin ise "Yani İsrail şu anda büyük bir şımarıklıkla ve vurdumduymazlıkla elindeki askeri kapasiteyi ve Amerikanın da desteğini kullanarak mümkün olduğunca İranı vurmak istiyor. Yani onların masaya oturalım, bu işi masada çözelim diye bir derdi yok. Dolayısıyla bu iş masada çözülecekse İranın, Amerikanın ve başka ülkelerin de olduğu bir masada ancak çözülmesi gerekiyor" dedi.

DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Eskişehir temasları kapsamında katıldığı televizyon programında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. İran ve İsrail arasındaki çatışmaya değinen Babacan, dünyada nükleer enerjiyle ilgili ve nükleer silahlarla ilgili sorunların çözümünün ancak diplomasiyle olacağını belirterek "Biz her zaman bunun müzakerelerle ve masada diplomasiyle çözülmesi gerektiğini savunduk" dedi.



"Bakanlığım döneminde gerçekleştirdiğim müzakereler olumlu sonuç vermişti"

Kendisinin Dışişleri Bakanı olduğu dönemde de İranın nükleer programıyla ilgili "müzakere masası"nın kurulduğunu hatırlatan Babacan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Son zamanlardaki masa nasıl bir masaydı? Sadece Amerika ile İranın oturduğu bir masaydı. Benim Dışişleri Bakanlığı dönemimde de bir masa O masada kimler vardı? Altı ülke vardı bir tarafta; yani Birleşmiş Milletlerin daimi üyesi olan, Güvenlik Konseyinin daimi üyesi olan beş ülke artı Almanya, altı ülkeydi. Beş artı bir sistemiyle İranla müzakere ediyorlardı. Ancak o dönemde bugünkü Alman Cumhurbaşkanı Steinmeier, o gün Dışişleri Bakanı, benden şunu rica etti. Dedi ki, Siz bize yardımcı olabilir misiniz? Çünkü ilerleyemiyoruz, görüşmeler tıkandı. Siz yardımcı olabilirsiniz diye. Biz de kolları sıvadık, çalışmaya başladık. ve hem İranı iyi bilen hem de diğer altı ülkeyle ilişkileri iyi olan bir ülke olarak arabuluculuk yaptık. Nihayetinde bu müzakereler başarı ile sonuçlandı hatırlıyorsanız. O zaman Başkan Obamanın Brezilya Cumhurbaşkanının da beraberce katıldıkları törenlerle bir anlaşma imzalandı. ve İranın nükleer programı bir çerçeveye oturdu. ve Uluslararası gözetim-denetim altına girdi. Bunu başarmıştık, bu olmuştu yani. ve benim Dışişleri Bakanlığı döneminde Almanların bizden ricası üzerine biz bunu yapmıştık. Bugün aynı şartlarda baktığımızda sadece İranla Amerikanın oturup artık bu konuda anlaşma yapması mümkün değil."

"İsrail ile anlaşmak çok zor"

Yeni bir diplomasi masasının oluşturulması ve bu masaya tarafsız ülkelerin de oturması gerektiğini vurgulayan Babacan, "En az birkaç tane tarafsız ülkenin de oturup arabulucu olarak Amerikayla İranın anlaşmasını sağlaması gerekiyor. İsrail ile anlaşmak çok zor. Yani İsrailin anlaşma derdi de yok. Yani İsrail şu anda büyük bir şımarıklıkla ve vurdumduymazlıkla elindeki askeri kapasiteyi ve Amerikanın da desteğini kullanarak mümkün olduğunca İranı vurmak istiyor şu anda. Yani onların masaya oturalım, bu işi masada çözelim diye bir derdi yok. Dolayısıyla bu iş masada çözülecekse İranın, Amerikanın ve başka ülkelerin de olduğu bir masada ancak çözülmesi gerekiyor. ve mutlaka diplomasiyle çözülmesi gerekiyor" ifadelerini kullandı.

"Amerika doğrudan savaş içerisine girerse, savaş bölgesel nitelik kazanır"

Babacan, savaşın müzakere ve diplomasi masasında sonlandırılamaması durumunda olası riskleri de anlattı. "İranla İsrail arasındaki savaş yoğunlaşabilir" diyen Babacan, "Gittikçe her gün değil, artık her saat değil, her dakika karşılıklı bombaların atıldığı, karşılıklı saldırıların olduğu bir dönem olabilir. Peki daha kötüye nasıl gidebilir? İran eğer Hürmüz Boğazını kapatırsa trafiğe, petrol sevkiyatını durdurursa o gerilimi arttırabilir. Amerika doğrudan kendisi savaş içerisine girerse bu sefer bu savaş bölgesel bir nitelik kazanır. İran da Amerikanın üstlerinin olduğu diğer ülkelere saldırılarda bulunabilir" diye konuştu.

"Uzun vadede risk, İsrailin bu genişlemeci politikasını Türkiye içine taşıyacak bir çılgınlığın içerisine girmesidir"

İran ile İsrail arasındaki gerilim sonrasında Türkiyenin açık hedef haline gelme riski taşımadığını aktaran Babacan, "Her senaryoyu dikkate almamız lazım. Ama hemen bugün yarın Türkiyeyle İsrailin bir karşı karşıya gelme durumu ya da Türkiyeyle İranın bir karşı karşıya gelme durumu olmaz. Ama asıl Türkiye için uzun vadedeki risk nedir? İsrailin bu genişlemeci politikasını Türkiye topraklarına içine taşıyacak bir çılgınlığın içerisine girmesidir. Bugün, yarın bu olmaz. Ama uzun vadede bunu da dikkate almak zorundayız" dedi.

"Bu iktidar iş başında olduğu sürece bu ülkenin ekonomisi asla düzelmeyecek"

Türkiye ekonomisine ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Babacan, "Türkiyede çarşı pazarı bilmeyen, ekonomik aktörler nasıl hareket eder, esnaf nasıl hareket eder, Türkiyedeki fiyatlandırma davranışları nasıldır; bunları bilmeyen insanlar bu ülkenin ekonomisini yönetemezler. Bu iktidar iş başında olduğu sürece bu ülkenin ekonomisi asla düzelmeyecek" ifadelerini kullandı. Babacan, milyonlarca emekçinin beklentisi olan ara zam talebine dair ise "En az enflasyon kadar; gerçek enflasyon kadar zam almak bu ülkenin insanların hakkı. Açıkça söylüyorum, bu kadar enflasyona rağmen siz eğer 1 Temmuzda asgari ücreti artırmazsanız, emekli maaşını artırmazsanız, asgari emekli maaşını, milyonlarca insanın refahından çalmış olursunuz" değerlendirmesinde bulundu.
 
Bu açıklamalarla Ali Babacan, asgari ücret ve emekli maaşlarındaki artış taleplerini dile getirirken, İsrail-İran gerilimi konusunda da diplomatik çözüm ve tarafsız masaya oturma çağrısı yapıyor. Ayrıca Türkiye ekonomisi ve uzun vadeli riskler konusunda da uyarılarda bulunuyor. Babacan'ın değerlendirmeleri ülke gündeminde önemli bir yer tutuyor ve dikkate alınması gereken konuları ortaya koyuyor.
 
Geri
Üst Alt