haberci
Efsanevi Üye
Alparslan Türkeş Kimdir?
Alparslan Türkeş, Türk siyasi tarihinde önemli bir yere sahip olan, Milliyetçi Hareket Partisi'nin kurucusu ve ilk genel başkanıdır. 25 Kasım 1917 tarihinde Lefkoşa, Kıbrıs'ta doğmuş ve 4 Nisan 1997 tarihinde Ankara'da vefat etmiştir. Türkeş, hayatı boyunca Türk milliyetçiliğinin savunuculuğunu yapmış ve bu alanda önemli katkılarda bulunmuştur.
Gençlik Yılları ve Eğitim Hayatı
Alparslan Türkeş, ilk ve ortaöğrenimini Kıbrıs'ta tamamladıktan sonra ailesiyle birlikte Türkiye'ye göç etmiştir. Türkiye'de Kuleli Askeri Lisesi'ni bitirmiş ve ardından Harp Okulu'na devam etmiştir. 1939 yılında Harp Okulu'ndan mezun olan Türkeş, 1940 yılında Harp Akademisi'ni de başarıyla tamamlamıştır.
Askeri Kariyeri
Alparslan Türkeş, subay olarak Türk Silahlı Kuvvetleri'nde çeşitli görevlerde bulunmuştur. 1960 yılına gelindiğinde, 27 Mayıs Askeri Darbesi'nde etkin rol oynamış ve darbe sonrasında oluşturulan Millî Birlik Komitesi'nde yer almıştır. Ancak daha sonra darbe yönetimi ile fikir ayrılıkları yaşamış ve 1961 yılında Türkiye'nin Hindistan Büyükelçiliği'ne atanarak aktif politikadan bir süre uzaklaşmıştır.
Siyasi Hayatı
1965 yılında Türkiye'ye dönen Alparslan Türkeş, Cumhuriyetçi Köylü Millet Partisi'ne (CKMP) katılmış ve 1969 yılında partinin ismini Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) olarak değiştirmiştir. Türkeş, MHP'nin genel başkanlığı görevini üstlenmiş ve partiyi Türkiye'nin önemli siyasi aktörlerinden biri haline getirmiştir.
Alparslan Türkeş, "Dokuz Işık" doktrini ile Türk milliyetçiliğini sistematik bir ideoloji haline getirmiştir. Bu doktrin, Türkeş'in siyasi görüşlerinin temelini oluşturmuş ve MHP'nin politikalarına yön vermiştir.
Vefatı ve Mirası
Alparslan Türkeş, 4 Nisan 1997 tarihinde geçirdiği kalp krizi sonucu Ankara'da vefat etmiştir. Türkeş'in cenazesi, büyük bir kalabalık eşliğinde Beştepe'deki anıt mezarında toprağa verilmiştir.
Türkeş'in mirası, Türk milliyetçiliği ve siyaseti üzerindeki etkisiyle bugün de yaşamaya devam etmektedir. Onun fikirleri, Türkiye'deki milliyetçi hareketin şekillenmesinde önemli rol oynamış ve pek çok kişi tarafından hala saygı ve ilgiyle anılmaktadır.
Alparslan Türkeş, Türk siyasi tarihinde önemli bir yere sahip olan, Milliyetçi Hareket Partisi'nin kurucusu ve ilk genel başkanıdır. 25 Kasım 1917 tarihinde Lefkoşa, Kıbrıs'ta doğmuş ve 4 Nisan 1997 tarihinde Ankara'da vefat etmiştir. Türkeş, hayatı boyunca Türk milliyetçiliğinin savunuculuğunu yapmış ve bu alanda önemli katkılarda bulunmuştur.
Gençlik Yılları ve Eğitim Hayatı
Alparslan Türkeş, ilk ve ortaöğrenimini Kıbrıs'ta tamamladıktan sonra ailesiyle birlikte Türkiye'ye göç etmiştir. Türkiye'de Kuleli Askeri Lisesi'ni bitirmiş ve ardından Harp Okulu'na devam etmiştir. 1939 yılında Harp Okulu'ndan mezun olan Türkeş, 1940 yılında Harp Akademisi'ni de başarıyla tamamlamıştır.
Askeri Kariyeri
Alparslan Türkeş, subay olarak Türk Silahlı Kuvvetleri'nde çeşitli görevlerde bulunmuştur. 1960 yılına gelindiğinde, 27 Mayıs Askeri Darbesi'nde etkin rol oynamış ve darbe sonrasında oluşturulan Millî Birlik Komitesi'nde yer almıştır. Ancak daha sonra darbe yönetimi ile fikir ayrılıkları yaşamış ve 1961 yılında Türkiye'nin Hindistan Büyükelçiliği'ne atanarak aktif politikadan bir süre uzaklaşmıştır.
Siyasi Hayatı
1965 yılında Türkiye'ye dönen Alparslan Türkeş, Cumhuriyetçi Köylü Millet Partisi'ne (CKMP) katılmış ve 1969 yılında partinin ismini Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) olarak değiştirmiştir. Türkeş, MHP'nin genel başkanlığı görevini üstlenmiş ve partiyi Türkiye'nin önemli siyasi aktörlerinden biri haline getirmiştir.
Alparslan Türkeş, "Dokuz Işık" doktrini ile Türk milliyetçiliğini sistematik bir ideoloji haline getirmiştir. Bu doktrin, Türkeş'in siyasi görüşlerinin temelini oluşturmuş ve MHP'nin politikalarına yön vermiştir.
Vefatı ve Mirası
Alparslan Türkeş, 4 Nisan 1997 tarihinde geçirdiği kalp krizi sonucu Ankara'da vefat etmiştir. Türkeş'in cenazesi, büyük bir kalabalık eşliğinde Beştepe'deki anıt mezarında toprağa verilmiştir.
Türkeş'in mirası, Türk milliyetçiliği ve siyaseti üzerindeki etkisiyle bugün de yaşamaya devam etmektedir. Onun fikirleri, Türkiye'deki milliyetçi hareketin şekillenmesinde önemli rol oynamış ve pek çok kişi tarafından hala saygı ve ilgiyle anılmaktadır.