Alüminyum kaynak konusunda, alüminyum alaşımlarının genellikle ışın kaynaklarıyla kaynak edilebileceğini belirtilmiş. Kaynak edilebilen kalınlıklar ise belli bir ısı girişiyle değişebiliyor. Yani, alüminyum bazı yöntemlerle kaynaklanabilir ancak işlem sürecinde dikkat edilmesi gereken bazı faktörler olabilir.

Alüminyumun ayrıştırılmasıyla ilgili bilgiler de verilmiş. Elektrik oluşturan atomlar arasındaki bağı kırmak için oksijenin kullanıldığı belirtilmiş. Bu işlem sırasında, elektrik sayesinde alüminyum oksijenden ayrıştırılıyor ve sonucunda alüminyum elde ediliyor. Bu süreçte vakum da kullanılarak, yılda belirli miktarda alüminyum elde edildiği ifade edilmiş.

Alüminyumun kimyasal özellikleri hakkında da bilgi verilmiş. Alüminyumun atom numarasının 13 olduğu ve kimyasal element olduğu belirtilmiş. Ayrıca gümüş renginde, sünek bir metal olduğu ve boksit cevheri halinde doğada bulunduğu ifade edilmiş. Alüminyumun oksidasyona karşı üstün direnç gösterdiği ve pasivasyon özelliğine sahip olduğu da vurgulanmış.

Alüminyum kaynağında hidrojen oluşması durumunda ise, gazaltı kaynağında hidrojenin ısıl iletkenliği yüksek oranda arttırdığı belirtilmiş. Bu durum, kaynak havuzundaki ergiyik metal hacminin önemli ölçüde artmasına yol açabiliyor.

Alüminyumun metal olup olmadığının nasıl anlaşılacağına dair bilgiler de paylaşılmış. Alüminyum, yüksek oksidasyon ve korozyon direncine sahip olduğundan, aşırı asidik ve bazik ortamlarda hızla paslanabildiği belirtilmiş.


Alüminyumun mıknatıs tarafından çekilip çekilmediği sorusuna ise, mıknatısın manyetik alan üreten nesne olduğu ve demir gibi bazı metalleri çekerken, bakır ve alüminyum gibi metalleri ve metal olmayan malzemeleri çekmediği bilgisi paylaşılmış.

Son olarak, alüminyumun doğada bulunan en yaygın metallerden biri olmasına rağmen, saf alüminyumun doğal olarak bulunmadığı ifade edilmiş. Alüminyum atomlarının diğer metallerle kolayca bağlandığı ve izole edilmesinin zor olduğu belirtilmiş.