haberci
Efsanevi Üye
Ayatollah Ruhollah Khomeini Kimdir?
Erken Yaşamı ve Eğitimi
Ayatollah Ruhollah Khomeini, 24 Eylül 1902 tarihinde İran'ın Kum kentine yakın bir köy olan Khomeyn'de doğdu. Khomeini, dini bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldi ve genç yaşta dini eğitim almaya başladı. İlk eğitimini yerel bir molladan aldıktan sonra, Kum ve Arak gibi dönemin önemli dini merkezlerinde eğitimini sürdürdü. Burada İslam fıkhı, tefsir ve felsefe gibi konularda derinlemesine bilgi edindi. Eğitim hayatı boyunca, dönemin etkili İslam alimlerinden ders aldı ve kısa sürede kendi alanında öne çıkan bir figür haline geldi.
Kariyerindeki Önemli Dönüm Noktaları
Khomeini'nin kariyerindeki en önemli dönüm noktası, 1963 yılında Şah Muhammed Rıza Pehlevi'ye karşı başlattığı muhalefet hareketidir. Bu tarihte, Şah'ın reformlarına karşı yaptığı sert eleştiriler nedeniyle tutuklandı ve kısa bir süre sonra serbest bırakıldı. Ancak, 1964 yılında tekrar tutuklanarak sürgüne gönderildi. Sürgün yıllarını Irak ve Fransa'da geçiren Khomeini, bu dönemde İran'daki muhalefet hareketinin manevi lideri olarak tanındı. 1 Şubat 1979 tarihinde İran'a dönüşü, İslam Devrimi'nin sembolik bir anı olarak kabul edilir. Bu devrim, İran'da monarşinin sona ermesine ve İslam Cumhuriyeti'nin kurulmasına yol açtı.
Başlıca Eserleri veya Başarıları
Khomeini'nin en bilinen eseri, "Velayet-i Fakih" (İslam Devleti) adlı kitabıdır. Bu eser, İslam devletinin teorik temellerini ve dini liderlerin siyasi otoritesini savunur. Ayrıca, Khomeini'nin sürgün yıllarında yazdığı birçok dini ve siyasi makale, İslam dünyasında geniş yankı uyandırmıştır. İslam Devrimi sonrasında, İran'ın ilk dini lideri olarak Şii İslam'ın kurallarını devlet yönetimine entegre etme çabaları, onun en büyük başarısı olarak görülür.
Kişisel Yaşamı
Khomeini, ailesine bağlı bir hayat sürdü ve eşi Batul Saqafi ile evliliğinden sekiz çocuğu oldu. Sürgündeyken bile ailesiyle olan yakın bağlarını korudu ve onların eğitimine büyük önem verdi. Sadeliği ve mütevazılığı ile tanınan Khomeini, kişisel yaşamında da bu değerleri ön planda tuttu.
Mirası (Toplum Üzerindeki Etkisi)
Ayatollah Khomeini'nin mirası, İran'da ve dünya genelinde derin bir etki bıraktı. İslam Devrimi sonrasında İran, teokratik bir devlet yapısına büründü ve bu durum, Ortadoğu'daki siyasi dengeleri önemli ölçüde değiştirdi. Onun liderliğinde gerçekleşen devrim, birçok ülkede İslami hareketlere ilham kaynağı oldu. Ölümünden sonra bile, Khomeini'nin düşünceleri ve politikaları, İran'ın iç ve dış politikasında belirleyici bir rol oynamaya devam etmektedir.
Erken Yaşamı ve Eğitimi
Ayatollah Ruhollah Khomeini, 24 Eylül 1902 tarihinde İran'ın Kum kentine yakın bir köy olan Khomeyn'de doğdu. Khomeini, dini bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldi ve genç yaşta dini eğitim almaya başladı. İlk eğitimini yerel bir molladan aldıktan sonra, Kum ve Arak gibi dönemin önemli dini merkezlerinde eğitimini sürdürdü. Burada İslam fıkhı, tefsir ve felsefe gibi konularda derinlemesine bilgi edindi. Eğitim hayatı boyunca, dönemin etkili İslam alimlerinden ders aldı ve kısa sürede kendi alanında öne çıkan bir figür haline geldi.
Kariyerindeki Önemli Dönüm Noktaları
Khomeini'nin kariyerindeki en önemli dönüm noktası, 1963 yılında Şah Muhammed Rıza Pehlevi'ye karşı başlattığı muhalefet hareketidir. Bu tarihte, Şah'ın reformlarına karşı yaptığı sert eleştiriler nedeniyle tutuklandı ve kısa bir süre sonra serbest bırakıldı. Ancak, 1964 yılında tekrar tutuklanarak sürgüne gönderildi. Sürgün yıllarını Irak ve Fransa'da geçiren Khomeini, bu dönemde İran'daki muhalefet hareketinin manevi lideri olarak tanındı. 1 Şubat 1979 tarihinde İran'a dönüşü, İslam Devrimi'nin sembolik bir anı olarak kabul edilir. Bu devrim, İran'da monarşinin sona ermesine ve İslam Cumhuriyeti'nin kurulmasına yol açtı.
Başlıca Eserleri veya Başarıları
Khomeini'nin en bilinen eseri, "Velayet-i Fakih" (İslam Devleti) adlı kitabıdır. Bu eser, İslam devletinin teorik temellerini ve dini liderlerin siyasi otoritesini savunur. Ayrıca, Khomeini'nin sürgün yıllarında yazdığı birçok dini ve siyasi makale, İslam dünyasında geniş yankı uyandırmıştır. İslam Devrimi sonrasında, İran'ın ilk dini lideri olarak Şii İslam'ın kurallarını devlet yönetimine entegre etme çabaları, onun en büyük başarısı olarak görülür.
Kişisel Yaşamı
Khomeini, ailesine bağlı bir hayat sürdü ve eşi Batul Saqafi ile evliliğinden sekiz çocuğu oldu. Sürgündeyken bile ailesiyle olan yakın bağlarını korudu ve onların eğitimine büyük önem verdi. Sadeliği ve mütevazılığı ile tanınan Khomeini, kişisel yaşamında da bu değerleri ön planda tuttu.
Mirası (Toplum Üzerindeki Etkisi)
Ayatollah Khomeini'nin mirası, İran'da ve dünya genelinde derin bir etki bıraktı. İslam Devrimi sonrasında İran, teokratik bir devlet yapısına büründü ve bu durum, Ortadoğu'daki siyasi dengeleri önemli ölçüde değiştirdi. Onun liderliğinde gerçekleşen devrim, birçok ülkede İslami hareketlere ilham kaynağı oldu. Ölümünden sonra bile, Khomeini'nin düşünceleri ve politikaları, İran'ın iç ve dış politikasında belirleyici bir rol oynamaya devam etmektedir.
