haberci
Meraklı Üye
ANKARA TARİHİ
Ankara kentinin bir görüşe kadar, Galatlar kadar kurulduğu ve gemi çapası anlamına gelen adıyla bilindiği ileri sürülmektedir Diğer bir görüşe göre ise Ankara'nın kurucusu Frikya Kralı Midas'tır Daha sonraları şehir halkı Engürü olarak adlandırılmıştır Kuruluş dönemi ve şekli ne olursa olsun şehir halkı birincil dönemlerden beri ticaret yollarının kesiştiği bir konuma sahip olmuştur
Hitit döneminde Ankara'nın bir askeri garnizon olarak kullanıldığı bilinmektedir Büyük Hitit İmparatorluğu'nun tarihe karıştırmasından sonradan büyük kasaba ve yöresinde MÖ7 yüzyıla dek Frigler dominant olmuştur
Frig devletinin yıkılışından sonradan Lidyalılar MÖ 547 yılına kadar bölgeye dominant olmuştur sonra Ankara Pers eğemenliğine girmiştir Yaklaşık 200 yıl süren pers egemenliği döneminde Ankara'nın manâlı bir konaklama yeri ve ticaret kenti durumuna geldiği belirtilmektedir
Mekadonya Kralı Büyük İskender MÖ 333 baharınde Persleri yenerek Ankara'yı kendi imparatorluğuna katmıştır Bu dönemde Anadolu'ya gelen savaşçı kavim Galatlar eski Ankara Kalesi'ni yapmışlardır sonradan bölgede siyasal birliği kuran Romalılar MÖ 189 yılında Galatlar yenerek Ankara'yı ele geçirmişlerdir Roma döneminde Ankara ulaşım sistemini oluşturan manâlı yollardan birinin üzerinde bulunmaktaydı Kent Roma döneminde içişlerinde bağımsız ve demokratik yapıda yönetilmiştir Bu dönemde millet kadar Demojve Buleadı bahşedilen iki ayrı gruptan oluşan bir belediye meclisi seçilirdi Bu Meclisler bütün gereksinimlerini saptardı ve böylece kentin iç yönetiminde Şehir meclisi ve Halk Meclisi bütün kararları elde etmek yetkisine sahip olurdu Bu dönemde kentin daha alçak yapısı bitmiş, kente 60 Km uzaklıktaki Elmadağ'dan taş borularla getirilen su mahallelere dağıtılmıştır
MS 3 Asır ortalarında Roma İmparatorluğu'ndan ortaya meydana çıkan Sosyal ve ekonomik çöküntüye paralel olarak büyük kasaba o günlere değin koruduğu açık şehir halkı niteliğini yitirmiş ve çevresi surlarla çevrilmiştir İmparatorluk beşkenti İstanbul'a taşınınca, Bizans döneminde Ankara'dan geçen ve başkenti doğuya bağlayan yolların önemi daha da artmıştır MS 10 yüzyıla kadar Ankara Diğer Bizans Kentleri gibi para ekonomisinin geliştiği, örgütlü bir hesaplı yapısı olan manâlı bir merkez özelliği kazandırmıştır Bu dönemde, büyük kasaba planının esas öğeleri; büyük kasaba düşman saldırılarına karşısında koruyan kalın surlar, pazar yeri işlevini görebilen agora ve kilisesidir Ayrıca tahıl depoları, ambarlar ve hamamlar işlevlerini sürdüren diğer manâlı ögelerdir
Ankara'nın Selçukluların eline geçmesi, Malazgirt savaşından sonra 1073 yılına rastlar Ankara gibi Bizans kentlerine Türklerin kitle halinde girmesi 11 yüzyılın son çeyreğinden daha sonra başlar Türkler büyük bir hızla kırsal alana yerleştiler ve tarımsal üretime katıldılar daha sonra 12 ve 13 yüzyıllarda Selçuklu sultanlarının da çabasıyla transit ticaret bir gelişme gösterdi Ankara 1304'de görevli özerklik vererek Osmanlı Devletine bağladığı Ankara, 1Murat zamanında kesin olarak Osmanlı topraklarına bağlandı, 1402 yılında Timur orduları ile osmanlı Sultanı Şimşek Beyazıt arasındaki Ankara Meydan Savaşı vaktinde Ankara ve çevresinin büyük ölçüde mahvolmuş olmasına rağmen Anadolu birliğini baştan kuran 2Murat vaktinde bitmiş onarılmıştır Bu dönemde su yollarına değin bütün alt yapı tesisleri, hanlar, hamamlar ve öteki ulus binaları onarılmıştır
Ankara 1619 yüzyıllar aralarında çoğu tanıdık olmayan gezginin de sık sık gidilen yer yeri olmuştur Gezginler yazdıkları yolculuk namelerinde kentle ilgili çok içten bilgiler vermiş, çizdikleri gravürlerle o döneme ilişkin görsel malzeme sağlamışlardır 19 Yüzyıl sonlarında Deutshe Bakn ile Osmanlı Devleti arasında imzalanan bir demiryolunun yapılması konusunda hemfikir olunmuş ve 1889'da başlayan yapım çalışmaları sonunda 1892' de ilk tren Ankara'ya gelmiştir
Ankaranın önemi Kurtuluş Savaşı ile birlikte artmıştır Gazi Mustafa Kemal ve arkadaşları Ulusal Kurtuluş Savaşı'nı Ankara'dan yönetmişler Birincil Milli Meclis tekrar Ankara'da toplanmıştır
Ankara, Türkiye Cumhuriyeti'nin başkenti olduktan sonradan hızlı bir gelişme göstermiş, bir yandan Prof Hermann Jansen'in hazırladığı şehir halkı planı çerçevesinin de İmar hareketleri hızkanırken öteki yanlamasına, ulus yönemitinin kurumları kentte örgütlenmeye başlamıştır *
Ankara kentinin bir görüşe kadar, Galatlar kadar kurulduğu ve gemi çapası anlamına gelen adıyla bilindiği ileri sürülmektedir Diğer bir görüşe göre ise Ankara'nın kurucusu Frikya Kralı Midas'tır Daha sonraları şehir halkı Engürü olarak adlandırılmıştır Kuruluş dönemi ve şekli ne olursa olsun şehir halkı birincil dönemlerden beri ticaret yollarının kesiştiği bir konuma sahip olmuştur
Hitit döneminde Ankara'nın bir askeri garnizon olarak kullanıldığı bilinmektedir Büyük Hitit İmparatorluğu'nun tarihe karıştırmasından sonradan büyük kasaba ve yöresinde MÖ7 yüzyıla dek Frigler dominant olmuştur
Frig devletinin yıkılışından sonradan Lidyalılar MÖ 547 yılına kadar bölgeye dominant olmuştur sonra Ankara Pers eğemenliğine girmiştir Yaklaşık 200 yıl süren pers egemenliği döneminde Ankara'nın manâlı bir konaklama yeri ve ticaret kenti durumuna geldiği belirtilmektedir
Mekadonya Kralı Büyük İskender MÖ 333 baharınde Persleri yenerek Ankara'yı kendi imparatorluğuna katmıştır Bu dönemde Anadolu'ya gelen savaşçı kavim Galatlar eski Ankara Kalesi'ni yapmışlardır sonradan bölgede siyasal birliği kuran Romalılar MÖ 189 yılında Galatlar yenerek Ankara'yı ele geçirmişlerdir Roma döneminde Ankara ulaşım sistemini oluşturan manâlı yollardan birinin üzerinde bulunmaktaydı Kent Roma döneminde içişlerinde bağımsız ve demokratik yapıda yönetilmiştir Bu dönemde millet kadar Demojve Buleadı bahşedilen iki ayrı gruptan oluşan bir belediye meclisi seçilirdi Bu Meclisler bütün gereksinimlerini saptardı ve böylece kentin iç yönetiminde Şehir meclisi ve Halk Meclisi bütün kararları elde etmek yetkisine sahip olurdu Bu dönemde kentin daha alçak yapısı bitmiş, kente 60 Km uzaklıktaki Elmadağ'dan taş borularla getirilen su mahallelere dağıtılmıştır
MS 3 Asır ortalarında Roma İmparatorluğu'ndan ortaya meydana çıkan Sosyal ve ekonomik çöküntüye paralel olarak büyük kasaba o günlere değin koruduğu açık şehir halkı niteliğini yitirmiş ve çevresi surlarla çevrilmiştir İmparatorluk beşkenti İstanbul'a taşınınca, Bizans döneminde Ankara'dan geçen ve başkenti doğuya bağlayan yolların önemi daha da artmıştır MS 10 yüzyıla kadar Ankara Diğer Bizans Kentleri gibi para ekonomisinin geliştiği, örgütlü bir hesaplı yapısı olan manâlı bir merkez özelliği kazandırmıştır Bu dönemde, büyük kasaba planının esas öğeleri; büyük kasaba düşman saldırılarına karşısında koruyan kalın surlar, pazar yeri işlevini görebilen agora ve kilisesidir Ayrıca tahıl depoları, ambarlar ve hamamlar işlevlerini sürdüren diğer manâlı ögelerdir
Ankara'nın Selçukluların eline geçmesi, Malazgirt savaşından sonra 1073 yılına rastlar Ankara gibi Bizans kentlerine Türklerin kitle halinde girmesi 11 yüzyılın son çeyreğinden daha sonra başlar Türkler büyük bir hızla kırsal alana yerleştiler ve tarımsal üretime katıldılar daha sonra 12 ve 13 yüzyıllarda Selçuklu sultanlarının da çabasıyla transit ticaret bir gelişme gösterdi Ankara 1304'de görevli özerklik vererek Osmanlı Devletine bağladığı Ankara, 1Murat zamanında kesin olarak Osmanlı topraklarına bağlandı, 1402 yılında Timur orduları ile osmanlı Sultanı Şimşek Beyazıt arasındaki Ankara Meydan Savaşı vaktinde Ankara ve çevresinin büyük ölçüde mahvolmuş olmasına rağmen Anadolu birliğini baştan kuran 2Murat vaktinde bitmiş onarılmıştır Bu dönemde su yollarına değin bütün alt yapı tesisleri, hanlar, hamamlar ve öteki ulus binaları onarılmıştır
Ankara 1619 yüzyıllar aralarında çoğu tanıdık olmayan gezginin de sık sık gidilen yer yeri olmuştur Gezginler yazdıkları yolculuk namelerinde kentle ilgili çok içten bilgiler vermiş, çizdikleri gravürlerle o döneme ilişkin görsel malzeme sağlamışlardır 19 Yüzyıl sonlarında Deutshe Bakn ile Osmanlı Devleti arasında imzalanan bir demiryolunun yapılması konusunda hemfikir olunmuş ve 1889'da başlayan yapım çalışmaları sonunda 1892' de ilk tren Ankara'ya gelmiştir
Ankaranın önemi Kurtuluş Savaşı ile birlikte artmıştır Gazi Mustafa Kemal ve arkadaşları Ulusal Kurtuluş Savaşı'nı Ankara'dan yönetmişler Birincil Milli Meclis tekrar Ankara'da toplanmıştır
Ankara, Türkiye Cumhuriyeti'nin başkenti olduktan sonradan hızlı bir gelişme göstermiş, bir yandan Prof Hermann Jansen'in hazırladığı şehir halkı planı çerçevesinin de İmar hareketleri hızkanırken öteki yanlamasına, ulus yönemitinin kurumları kentte örgütlenmeye başlamıştır *
