Beslenme kateteri, bebeklerin hem anneden hem de biberondan gelen süt ile beslenmelerini sağlayan bir yöntemdir. Bebeğin ağzına yerleştirilen kateter ucu sayesinde emme esnasında hem anne memesinden hem de kateterden süt alması sağlanır. Bu yöntemde biberon veya süt kabının yüksekliği, süt akış hızını belirler.

EDS ile besleme ise bebeğin ağzına yerleştirilen bir sondanın kullanıldığı bir yöntemdir. Bebek emmeye başladığında sondanın ucunu ağzına sokarak besleme gerçekleştirilir. Sondanın ağza yerleştirilmesi veya emme sırasında bebeğin mamayı tutması yöntemlerinden biri olabilir. Bu sistemde sütün akış hızı önemlidir; çok hızlı veya çok yavaş bir akış bebeğin emme sürecini etkileyebilir.

Biberon yerine farklı besleme yöntemleri de tercih edilebilir. Örneğin, fincanla besleme bebeklere meme emme hissini uyandırabilir ve bebeklerin doğal süt emme pozisyonlarını korumasına yardımcı olabilir. Fincanla besleme, bebeğin kendi beslenme ihtiyaçlarını daha iyi denetlemesine olanak tanır.

Memede süt olmadığında bile bebek emme refleksiyle emmeye devam edebilir. Anne sütünün gelmediği durumlarda bile bebeklerin emzirilmesi önerilir. Doktorlar, bebeklerin emzirilerek beslenmesinin anne-bebek ilişkisini güçlendirdiğini ve bebeklerin doğal beslenme sürecini desteklediğini belirtir.

Elektronik Denetleme Sistemi (EDS), bir denetleme sistemi olarak trafiği düzenler ve olası kazaları önler. EDS, trafikteki kural ihlallerini tespit ederek gerekli cezaların uygulanmasını sağlar. Bu sistem trafiği daha güvenli hale getirmeyi amaçlar.

Yenidoğan bebeklere biberon yerine alternatif besleme yöntemleri tercih edilebilir. Bardakla besleme, kaşıkla besleme, damlalık/şırınga kullanımı, emzirme destekleyici sistemler ve parmakla besleme gibi yöntemler bebeklerin beslenme ihtiyaçlarını karşılamak için kullanılabilir. Bu yöntemler, bebeklerin doğal emme reflekslerini destekleyebilir ve meme reddine yol açma riskini azaltabilir.