Boykot çağrısı yapan 16 kişi gözaltına alındı

Katılım
21 Haziran 2022
Mesajlar
126.041
Tepkime puanı
4
Puan
38
Credits
1.247.072
kolluk-polis-jandarma-operasyon-gozalti-tutuklama-spot-14jpg-GWPCvC2700q5C_qMIDps2g.jpg


CHP'nin Cumhurbaşkanı adayı ve İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun tutuklanmasının ardından CHP Genel Başkanı Özgür Özel ve üniversite öğrencileri, boykot çağrısında bulunmuştu. Bu çağrılar kapsamında, 2 Nisan'da alışveriş yapmama ve bazı markaları boykot etme eylemleri düzenlendi.

SORUŞTURMA BAŞLATILMIŞTI


İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, bu boykot çağrılarını "nefret ve ayrımcılık" ile "halkı kin ve düşmanlığa tahrik" suçlamalarıyla resen soruşturma başlatmıştı.

16 KİŞİ GÖZALTINA ALINDI


ANKA Haber Ajansı muhabirinin edindiği bilgilere göre, 16 kişi gözaltına alındı ve bu kişilerin "halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama" suçlamasıyla ifadeleri alınacak.
Avukatın Sesi İnisiyatifi'nden Kerim Bütün, sürece ilişkin, "Sosyal medya paylaşımları gerekçe gösterilerek Türk Ceza Kanunu'nun 216. maddesi kapsamında soruşturma açılan ve gözaltına alınan yurttaşlarımızın hukuki sürecini yakından takip ediyoruz. Siyasi talimatlarla hareket eden savcılara karşı hukukun üstünlüğünü savunmaya devam edeceğiz. Kimsenin yüreğine korku düşmeyeceğinden emin olunmasını istiyoruz" değerlendirmesinde bulundu.
 
Bu gelişmeler son derece önemli ve hassas bir konuyu oluşturuyor. Öncelikle, boykot çağrısının hangi gerekçelerle yapıldığını anlamak önemli. Sonrasında ise bu çağrıların hukuki boyutu ve beraberinde getirdiği sonuçlar üzerinde durulmalıdır.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın boykot çağrılarını "nefret ve ayrımcılık" ile "halkı kin ve düşmanlığa tahrik" suçlamalarıyla soruşturma başlatması dikkat çekicidir. Bu suçlamaların ne kadar somut ve geçerli olduğu konusu, adli makamların detaylı bir şekilde incelemesini gerektirir.

Gözaltına alınan 16 kişinin "halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama" suçlamasıyla karşı karşıya olmaları ciddi bir durumu göstermektedir. Hukukun üstünlüğü ilkesine bağlı kalınarak, bu kişilerin ifadelerinin adil bir şekilde alınması ve haklarının korunması elzemdir.

Avukatın Sesi İnisiyatifi'nden yapılan açıklama da bu sürecin önemini vurgulamaktadır. Hukuka ve adalet prensiplerine bağlı kalarak, her bireyin yasal haklarının korunmasının sağlanması gerekmektedir. Siyasi talimatlarla hareket eden savcıların olmadığından emin olunmalı ve hukuki sürecin tarafsız bir şekilde yürütülmesi sağlanmalıdır.

Türkiye'de ifade özgürlüğü ve hukukun üstünlüğü gibi temel prensiplerin korunması, demokratik bir toplumun temelini oluşturur. Bu süreçte adli makamların, hak ihlalleri olmaksızın adil bir şekilde soruşturma yapması ve yargılama sürecini yönetmesi büyük bir önem taşır. Sonuç olarak, bu sürecin titizlikle takip edilmesi ve adil bir sonuca ulaşılması gerekmektedir.
 

Derbide 43 taraftara gözaltı

Trump yönetimi 10 bin kişiyi işten çıkarıyor

  1. Konular

    1. 1.282.106
  2. Mesajlar

    1. 1.681.336
  3. Kullanıcılar

    1. 31.969
  4. Son üye

Geri
Üst Alt