haberci
Efsanevi Üye
[/B] CHP Genel Başkan Yardımcısı Aylin Nazlıaka, İstanbul Ümraniyede Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığına bağlı Çocuk Evleri Sitesinde koruma altındaki beş kız çocuğunun çamaşır suyu içerek hastaneye kaldırılmasına ilişkin, "Sayın Bakan Mahinur Özdemir Göktaşa sesleniyorum; çocukların çığlığını duymamak için kulaklarınızı mı kapatıyorsunuz? Bu trajedide göz ardı edilemeyecek bir kamu sorumluluğu ve idari ihmal söz konusudur. Bu nedenle; Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı derhal istifa etmeli ve sorumluluğun gereğini yerine getirmelidir" dedi.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Aylin Nazlıaka, İstanbul Ümraniyede Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığına bağlı Çocuk Evleri Sitesinde koruma altındaki beş kız çocuğunun, çamaşır suyu içtiklerini beyan ederek hastaneye kaldırıldıkları olayla ilgili yazılı açıklama yaptı.
Nazlıaka, lise çağındaki bu çocukların, ifadelerinde, "hastaneye gitmek ve oradan kaçmak" amacıyla bu eyleme başvurduklarını belirttiklerini, bazı çocukların ise kurum içinde kendilerini ifade edemediklerini ve dinlenmediklerini söylediklerini aktardı.
Aylin Nazlıaka, "Bu bir intihar girişimi değil, bir çığlıktır. Biz bu çığlığa sessiz kalmayacağız. Yaşanan bu trajik olayın ardından Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı yine şaşırtmadı. Olayın vahametini örtbas etmeye çalışan, sorumluluktan uzak bir yalanlama metni yayımladı. Bakanlığın açıklamasında; çocukların intihar kastı taşımadığı iddia edildi ancak çocukların neden kaçmak istediğine, kurumda yaşanan olası ihlal ve ihmallere dair tek bir somut bilgi dahi paylaşılmadı. Çocukların Kaçmak için hastaneye gitmeyi amaçladık şeklindeki ifadelerine rağmen, kolluk kuvvetleri ve Bakanlık tarafından çocuklara, Neden kaçmak istediniz? Kurumda size nasıl davranılıyor? şeklinde sorular dahi sorulmamıştır" ifadelerini kullandı.
"Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı kapsamlı bir soruşturma yürütmek için neyi bekliyor?"
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının, olayın üzerine gitmek ve kapsamlı bir soruşturma yürütmek için neyi beklediğini soran Aylin Nazlıaka, "Ortada sağlıklarını ciddi şekilde tehlikeye atan, bunu birlikte planlamış beş çocuk olmasına rağmen Bakanlık çocukları değil, itibarını düşünüyor. Yaşanan bu trajedi kurum içindeki baskı ortamına, ilgisizliğe ve duygusal ihmale karşı bir çığlıktır. Çocukların çığlıklarını İntihar kastı yok diyerek duymazdan gelmek, kurumda yaşanan sistematik sorunları görmezden gelmektir" değerlendirmesini yaptı.
Aylin Nazlıaka, bakanlığın asli görevinin çocukları korumak ve onlara güvenli bir yaşam alanı sunmak olduğuna işaret ederek, şunları kaydetti:
"Sayın Bakan Mahinur Özdemir Göktaşa sesleniyorum; çocukların çığlığını duymamak için kulaklarınızı mı kapatıyorsunuz? Bu trajedide göz ardı edilemeyecek bir kamu sorumluluğu ve idari ihmal söz konusudur. Bu nedenle; Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı derhal istifa etmeli ve sorumluluğun gereğini yerine getirmelidir. Olayla ilgili tüm iddialar, tarafsız, bağımsız ve çocuk hakları uzmanlarından oluşan bir komisyon tarafından hemen soruşturulmalıdır. Çocukların ifadeleri yeniden, uygun koşullarda ve uzman psikologlar eşliğinde alınmalıdır. Kurumda görev yapan tüm personelin mesleki yeterlilikleri gözden geçirilmeli; ihmali olanlar hakkında yasal işlem başlatılmalıdır. Bizler çocuklar güvende olana kadar bu skandalın peşini bırakmayacağız."
CHP Genel Başkan Yardımcısı Aylin Nazlıaka, İstanbul Ümraniyede Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığına bağlı Çocuk Evleri Sitesinde koruma altındaki beş kız çocuğunun, çamaşır suyu içtiklerini beyan ederek hastaneye kaldırıldıkları olayla ilgili yazılı açıklama yaptı.
Nazlıaka, lise çağındaki bu çocukların, ifadelerinde, "hastaneye gitmek ve oradan kaçmak" amacıyla bu eyleme başvurduklarını belirttiklerini, bazı çocukların ise kurum içinde kendilerini ifade edemediklerini ve dinlenmediklerini söylediklerini aktardı.
Aylin Nazlıaka, "Bu bir intihar girişimi değil, bir çığlıktır. Biz bu çığlığa sessiz kalmayacağız. Yaşanan bu trajik olayın ardından Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı yine şaşırtmadı. Olayın vahametini örtbas etmeye çalışan, sorumluluktan uzak bir yalanlama metni yayımladı. Bakanlığın açıklamasında; çocukların intihar kastı taşımadığı iddia edildi ancak çocukların neden kaçmak istediğine, kurumda yaşanan olası ihlal ve ihmallere dair tek bir somut bilgi dahi paylaşılmadı. Çocukların Kaçmak için hastaneye gitmeyi amaçladık şeklindeki ifadelerine rağmen, kolluk kuvvetleri ve Bakanlık tarafından çocuklara, Neden kaçmak istediniz? Kurumda size nasıl davranılıyor? şeklinde sorular dahi sorulmamıştır" ifadelerini kullandı.
"Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı kapsamlı bir soruşturma yürütmek için neyi bekliyor?"
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının, olayın üzerine gitmek ve kapsamlı bir soruşturma yürütmek için neyi beklediğini soran Aylin Nazlıaka, "Ortada sağlıklarını ciddi şekilde tehlikeye atan, bunu birlikte planlamış beş çocuk olmasına rağmen Bakanlık çocukları değil, itibarını düşünüyor. Yaşanan bu trajedi kurum içindeki baskı ortamına, ilgisizliğe ve duygusal ihmale karşı bir çığlıktır. Çocukların çığlıklarını İntihar kastı yok diyerek duymazdan gelmek, kurumda yaşanan sistematik sorunları görmezden gelmektir" değerlendirmesini yaptı.
Aylin Nazlıaka, bakanlığın asli görevinin çocukları korumak ve onlara güvenli bir yaşam alanı sunmak olduğuna işaret ederek, şunları kaydetti:
"Sayın Bakan Mahinur Özdemir Göktaşa sesleniyorum; çocukların çığlığını duymamak için kulaklarınızı mı kapatıyorsunuz? Bu trajedide göz ardı edilemeyecek bir kamu sorumluluğu ve idari ihmal söz konusudur. Bu nedenle; Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı derhal istifa etmeli ve sorumluluğun gereğini yerine getirmelidir. Olayla ilgili tüm iddialar, tarafsız, bağımsız ve çocuk hakları uzmanlarından oluşan bir komisyon tarafından hemen soruşturulmalıdır. Çocukların ifadeleri yeniden, uygun koşullarda ve uzman psikologlar eşliğinde alınmalıdır. Kurumda görev yapan tüm personelin mesleki yeterlilikleri gözden geçirilmeli; ihmali olanlar hakkında yasal işlem başlatılmalıdır. Bizler çocuklar güvende olana kadar bu skandalın peşini bırakmayacağız."
