Dayton Antlaşması, Bosna-Hersek Cumhuriyeti Devlet Başkanı Aliya İzzetbegoviç, Yugoslavya Federal Cumhuriyeti Devlet Başkanı Slobodan Milošević ve Hırvatistan Devlet Başkanı Franjo Tuđman arasında Kasım 1995'te ABD'nin Ohio eyaletindeki Dayton kenti yakınında gerçekleşen görüşmeler sonucunda uzlaşma sağlanarak imzalanmıştır. Antlaşma resmen 14 Aralık 1995 tarihinde kabul edilmiştir.

Bonn yetkileri, 55 üye ülkeden oluşan Barışı Uygulama Konseyi'nin Bosna-Hersek'teki barış sürecini desteklemeyi amaçlamasıyla alakalıdır. Aralık 1997 tarihinde Barışı Uygulama Konseyi'nin Almanya'nın Bonn kentinde yapılan toplantı sonrasında verilen yetkiler, "Bonn Yetkileri" olarak adlandırılmıştır ve Bosna-Hersek Yüksek Temsilciliği'ne verilmiştir.

Bosna-Hersek, Güneydoğu Avrupa'da konumlanmış olup kuzeyden ve batıdan Hırvatistan, doğudan Sırbistan, güneyden ise Karadağ ile çevrilidir. Güney bölgesinde Adriyatik Denizi'ne 20 km'lik bir kıyısı bulunmaktadır.

Srebrenitsa Katliamı veya Srebrenitsa Soykırımı, 1991-1995 Yugoslavya İç Savaşı (Hırvatistan Savaşı ve Bosna Savaşı) sırasında, Sırp Cumhuriyeti Ordusu'nun Srebrenitsa'ya yönelik gerçekleştirdiği Krivaya '95 Harekâtı esnasında Temmuz 1995 tarihinde gerçekleşmiş ve en az 8,372 Bosnalı'nın öldüğü trajik bir olaydır.

Bosna-Hersek'te Türk nüfusu tarih boyunca bulunmuştur. Ancak 20. yüzyılın başından itibaren bölgedeki diğer Müslüman topluluklarla birlikte Türkler de büyük ölçüde Türkiye'ye göç etmiştir. 1991'de yapılan nüfus sayımında 267 Türk kaydedilmiş olsa da günümüzdeki resmi rakam 1200 olarak belirtilmektedir.

Bosna-Hersek'in yönetimi, Bosna-Hersek Federasyonu ve Republika Srpska olmak üzere iki entite ile Boşnak, Hırvat ve Sırp olmak üzere üç kurucu halktan ve ayrı bir yönetimi olan Brčko Bölgesi'nden oluşmaktadır. Boşnak ve Hırvatların oluşturduğu Bosna-Hersek Federasyonu içerisinde 10 ayrı kanton bulunmaktadır.

Bosna Savaşı, Hırvatistan ve Slovenya'nın bağımsızlığını ilan etmesinin ardından Bosna Hersek'te de etkilerini göstermiştir. Bosnalı Sırpların Yugoslavya'ya bağlı kalmak istemesine karşın Boşnak ve Hırvatların bağımsızlık talepleri doğrultusunda başlamıştır. Bu süreçte yapılan referandum sonucunda Bosna-Hersek'in bağımsızlık yönünde karar alındı.