haberci
Efsanevi Üye

İstanbul'un sembol yapılarından biri olan Fatih Sultan Mehmet Köprüsü, skolyoz hastalığına dikkat çekmek amacıyla yeşil renkle aydınlatıldı. Skolyoz farkındalık haftası kapsamında gerçekleştirilen bu özel etkinlikte, köprünün görkemli silueti yeşil ışıklarla çevrelendi. Skolyoz Araştırma ve Tedavi Derneği Başkanı olan Prof. Dr. Evrim Coşkun, skolyozun erken teşhisinin hayati önem taşıdığını vurgulayarak, "Skolyozla mücadelede asıl korkmanız gereken şey, teşhisi ertelemektir" şeklinde konuştu.
Her yıl Haziran ayı, dünya genelinde Skolyoz Farkındalık Ayı olarak kabul edilmekte olup, bu önemli ayın 3. Cumartesi günü ise Skolyoz Farkındalık Günü olarak kutlanmaktadır. Türkiye'de de skolyoz hastalığına dikkat çekmek amacıyla Fatih Sultan Mehmet Köprüsü'nün yeşil ışıklarla aydınlatılması, bu önemli sağlık sorununa farkındalık yaratmayı hedeflemektedir.
Prof. Dr. Evrim Coşkun, Skolyoz Farkındalık Ayı'nda hastalıkla mücadele konusunda yapılması gerekenleri detaylandırdı. Skolyozun teşhisinde zamanında harekete geçmenin kritik olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Coşkun, "Skolyozdan korkmayın, ancak teşhisinizi ertelemekten korkun" şeklinde açıklamalarda bulundu.
Dünya genelinde skolyoz teşhisinde yaşanan gecikmeye dikkat çeken Prof. Dr. Evrim Coşkun, "Skolyozun teşhisinde küresel anlamda bir zaman kaybı yaşanmaktadır. Bu durum dünya genelinde de benzerlik göstermektedir. Skolyoz Farkındalık Ayı'nı her yıl Haziran ayı olarak belirleyerek, 3. Cumartesi gününü de Skolyoz Farkındalık Günü ilan etmek istiyoruz. Skolyozun sembol rengi olan yeşil, bu özel günde ön plana çıkarılıyor. Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı 1. Bölge Müdürlüğü'nün desteklediği etkinlik kapsamında, 21 Haziran Cumartesi akşamı saat 21.00 ile 22.00 arasında Fatih Sultan Mehmet Köprüsü, 4. kez yeşil renkle aydınlatıldı. Bu anlamlı etkinliğe destek veren Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı'na teşekkürlerimizi sunuyoruz" dedi.
Dr. Coşkun ayrıca şunları ekledi: "Skolyoz tedavisini normalleştirmek de önemli. Skolyozun tedavisinde egzersiz ve korse gibi konservatif yöntemler kullanıyoruz. Ergenlik dönemindeki çocuklara korsenin gerekliliğini anlattığımızda, gençlerimiz psikolojik olarak olumsuz etkilenebiliyor. Korse tedavisi gerektiren çocuklarda, bu yöntemin diş teli gibi standart bir uygulama olduğuna dair farkındalığı artırmamız gerekiyor. Skolyoz tedavisini, diş teli uygulamaları gibi kabul edilebilir hale getirmeyi hedefliyoruz."