Felsefenin katkılarına ilişkin ifadelerde bulunulmuş. Felsefenin bireye katkıları, analiz yeteneğini güçlendirmesi, sorgulamayı teşvik etmesi, özgür düşünce yapısının gelişmesine yardımcı olması, önsezi yeteneğini artırarak olası tehlikelerden koruması ve şüphe ile beslenen bir varoluşu gerektirmesi olarak belirtilmiş. Felsefe, bireyin sürekli irdeleyen bir yapıya sahip olmasını sağlayarak kendini ve çevresini daha derinlemesine incelemesine olanak tanır.

Felsefenin bilime katkıları da vurgulanmış. Bilimlerin sorduğu soruların kökenlerinin felsefede olduğu, felsefenin buluş mantığını bilime sağladığı, bilim insanlarının yaratıcılıklarını artırdığı ve hangi konulara odaklanacaklarını belirlemelerine yardımcı olduğu ifade edilmiş.

Felsefenin bireye kattıkları doğrultusunda felsefe dersinin hayata anlam katma sanatı olduğu, analitik, sorgulayıcı ve eleştirel bir bakış açısı kazandırarak insanın hayatı daha anlamlı yaşamasını sağladığı belirtilmiş. Hayatın sorgulanmasının aynı zamanda bireyin kendisini sorgulaması anlamına geldiği vurgulanmış.

Felsefenin hayat üzerindeki etkilerine dair ifadelere göre, felsefe analiz yeteneğini ve sezgileri güçlendirerek, önsezi yeteneğini geliştirerek insanın karşılaşabileceği çeşitli sorunlardan korunmasına yardımcı olur, şüphe ile beslenen bir varoluşu gerektirir ve sürekli irdeleyen bireyler yetiştirerek topluma bilinçli bireyler kazandırır.

Felsefi düşüncenin gelişimine doğal ve toplumsal şartların etkisinin olduğu ifade edilmiş. Doğal ve toplumsal koşulların felsefi düşüncenin oluşumunda ve gelişiminde belirleyici rol oynadığı üzerinde durulmuş.

Son olarak, felsefenin insan hayatı üzerindeki etkileri sıralanmış; sorgulamayı teşvik etmesi, analiz yeteneğini güçlendirmesi, önsezi yeteneğini artırarak olası tehlikelerden koruması gibi unsurlar vurgulanmış. Bu etkilerle beraber bireyin özgür düşünce yapısını geliştirerek, kendi kendine yetebilen ve kararlar alabilen bireylerin topluma kazandırılmasına katkı sağlar.