Geometrik şekillerin ortaya çıkışı eski medeniyetlerin matematik ve geometriye olan ilgisiyle başlamıştır. Herodot'un belirttiği gibi, geometrinin kökeni Mısır'a dayanmaktadır. Mısırlılar, arazi ölçümleri ve yapı inşalarında geometriyi kullandıkları için geometri kavramı Mısır kökenlidir.

İlk teknenin M.Ö. 4000 yıllarında Eski Mısırlılar tarafından yapıldığı bilinmektedir. Uzun kamışlı tekneler, gemilerin en eski örneklerinden birini oluşturmuştur ve denizcilik tarihinde önemli bir dönüm noktasıdır.

Yelkenli teknelerin rüzgarla karşılaşmasına rağmen ileri doğru hareket edebilmesi, yelkenin üzerine gelen rüzgar kuvveti ile salma kuvvetinin bileşkesinden kaynaklanmaktadır. Bu bileşke kuvvetlerin yönü ve büyüklüğü, yelkenliyi ileri yönde hareket ettirir. Yelkenin pruva hattına doğru olan kuvveti, yelkenliyi ileriye taşır.

Yelkenlilerde iki dümen bulunmasının nedeni genellikle büyük teknelerde kullanılmasıdır. Büyük teknelerde dümen üzerindeki yük çok fazladır ve manuel kontrol zor olabilir. Bu nedenle, büyük teknelerde genellikle iki dümen kullanılır. Dümende bulunan parçalar arasında dümen palası suyun altında kalan büyük yassı parçadır.

Doğadaki matematik örnekleri arasında, düzlemi kaplama şekillerindeki düzenlilik, altıgenin en küçük çevreye sahip oluşu, sabun köpüğü şekilleri ve yüzey gerilimi gibi konular yer alır. Doğadaki matematiksel düzenler genellikle çok düzenli ve geometrik şekillere dayanmaktadır.

Arılar, matematiksel kavramları anlayarak toplama ve çıkarma gibi işlemleri gerçekleştirebilen canlılar olarak bilinir. Bal petekleri, arıların muhteşem geometrik yeteneklerini sergilediği ve doğadaki mükemmel düzen örneklerinden biridir.

Geometrik şekillerin icadının milattan önce 1800'lerde Babil uygarlığına dayandığı belirtilmektedir. Babil uygarlığı yıldızları izlemek için kompleks geometrik hesaplamalar yapmış ve bu sayede geometri alanında önemli keşifler yapmıştır.