Gılgamış'ın yaşadığı zaman aralığının M.Ö. 2800 ile 2500 arasında olduğu kabul edilir. Söz konusu dönemde ülkeyi yönetmiş ve ölümünden sonra tanrısallaştırılmıştır. Üçüncü Ur hanedanlığı döneminde (M.Ö. 2112-2004) Sümer efsanelerinde önemli bir figür olarak yer almıştır. Sümer şiirlerinde anlatılan efsanevi kahramanlık ve maceraları günümüze kadar gelmiştir. Gılgamış'ın yaşadığı dönem, Sümer uygarlığı ve epik şiir geleneği açısından önemli bir zaman dilimini ifade eder.

Gılgamış Destanı ise Sümer uygarlığına ait bir eserdir. Epik bir şiir olan Gılgamış Destanı, Milattan Önce 2100 tarihlerinde kil tabletler üzerine yazılmıştır. Ayrıca dini bir metin olarak da kabul edilen bu destansı şiir, Akadca dilinde kaleme alınmıştır.

Gılgamış Destanı'nda, Gılgamış'ın ölümsüzlüğü arayışının öyküsü anlatılmaktadır. Gılgamış, Mezopotamya'daki Uruk kentinde hüküm süren yarı insan yarı tanrı bir kral olarak tasvir edilir. Yapı ustası ve güçlü savaşçı olan Gılgamış, karada ve denizde olan her şeyi bilen bir karakter olarak öne çıkar.

Bozkurt Destanı ise İslamiyet öncesi Türk destanları arasında yer almaktadır. Türk milli destanının önemli bir parçasını oluşturan Bozkurt Destanı, Türk kültür ve tarihine önemli bir etki yapmıştır. İslamiyet öncesi Türk destanlarının genellikle yaratılış, kahramanlık ve göç temalarını işlediği bilinmektedir.

Gilgamis Projesi insan genomu üzerinde yapılan çalışmalarla insan ömrünü uzatmayı ve nihayetinde ölümsüzlüğe ulaşmayı hedefleyen bir projedir. Adını, Uruk kralı Gılgamış'ın ölümsüzlük arayışından almaktadır ve insanlara uzun yaşamın kapılarını aralamayı amaçlar.

Son olarak, Gılgamış Destanı Babil ve Sümer mitolojisine ait bir eserdir. Gılgamış veya Gilgamesh olarak bilinen kahraman, Babil ve Sümer destanlarında önemli bir figür olarak yer alır. Aynı zamanda, Yunan mitolojisindeki Herakles ve Romalı mitolojisindeki Hercules gibi kahramanların öncüsü olarak kabul edilir ve edebiyattaki ilk kahramanlardan biri olarak görülür.