Hekzokinaz yöntemi, glukozun hekzokinaz enzimi tarafından katalize edilen bir reaksiyonla ATP tarafından fosforile edilerek glukoz-6-fosfata dönüştürülmesini ifade eder. Daha sonra glukoz-6-fosfat, glukoz-6-fosfat dehidrogenaz enzimi tarafından 6-fosfoglukonata okside edilirken aynı zamanda NAD+ molekülü NADH'ye indirgenir.

Bebeklerde normal glukoz değerleri, term ve sağlıklı bir bebeğin ilk 24 saatte kan şekeri düzeyinin 45 mg/dL'nin üzerinde olması gerektiğini belirtir. 24 saatten sonra ise kan şekeri 50 mg/dL'nin üzerinde olmalıdır. Prematüre ve yüksek riskli bebeklerde ise kan şekeri en az 36 mg/dL olmalıdır.

Glukoz oksidaz enzimi, hamurun direnç ve elastikiyet yapısını düzenlerken aynı zamanda askorbik asidin daha dengeli ve kontrollü bir şekilde kullanılmasını sağlar. Ayrıca askorbik asidin taban daraltma ve sıkma problemlerini önlemeye yardımcı olur.

Alimenter hipoglisemi, reaktif hipogliseminin bir çeşididir ve genellikle üst Gastrointestinal sistem cerrahisi geçiren bireylerde görülür. Glukozun hızlı geçişi ve barsaklardan absorbsiyonu, aşırı insülin salınımını provoke edebilir.

Bebeklerde glukoz yükselmesi genellikle insülin ve pankreas yetersizliğine doğru evrilmektedir. Şeker yükselmeleri genellikle travmalar, viral enfeksiyonlar, aşılar ve bazı ilaçların kullanımı sonrasında gerçekleşebilir.

Bir bebeğin şeker hastası olduğu kan değeri tetkikleri ile belirlenir. Tokluk kan şekeri düzeyi 200 mg/dL üzerinde, açlık kan şekeri düzeyi ise 126 mg/dL'nin üzerindeyse çocuğa şeker hastalığı tanısı konulabilir.

Şeker hastalarının idrarında glikoz bulunmasının nedenleri arasında böbrek sağlık sorunları ve yüksek kan şeker düzeyi yer alır. Tip 1 ve tip 2 diyabet hastalıklarının yanı sıra diğer böbrek hastalıkları da idrarda glikoz bulunmasına neden olabilir.

Whipple triadı; hipoglisemi semptom ve bulgularının varlığı, plazma kan şekeri düzeyinin 45-50 mg ve altında olması, glukoz verilmesiyle semptomların kaybolması şeklinde tanımlanır. Bu triad, hipoglisemi tanısında önemli bir kriterdir.