İnşaat işlerinde en büyük riskler arasında yüksekte çalışma, düşme riski, sağlık tehlikeleri, iş güvenliği tehlikeleri ve genel olarak iş güvenliği önlemlerinin yetersizliği ön plana çıkmaktadır. Yüksekte çalışma işlerinde ölüm tehlikesi en yüksek olan işlerden biri olarak dikkat çeker. Yüksek binalar ve yapılar inşa edildikçe, çalışanlar yüksek noktalarda çalışmak durumunda kalmaktadır ve düşme riski artmaktadır. Bu nedenle kişisel koruyucu ekipmanların doğru ve düzenli kullanımı büyük önem taşır.

Inşaat sektöründe karşılaşılan sağlık tehlikeleri arasında ise deri alerjileri, nörolojik rahatsızlıklar, akciğer kanseri gibi ciddi sağlık sorunları yer almaktadır. Özellikle çimento ile çalışanlar, duvar ustaları, asbestle çalışanlar gibi meslek gruplarında belirli sağlık riskleri daha fazla görülmektedir. Bu nedenle çalışanların bu tür risklere maruz kalmamak için gerekli koruyucu önlemleri alması ve düzenli sağlık kontrollerinden geçmesi önemlidir.

Risk kavramı ise gelecekte ortaya çıkabilecek kayıp, tehlike veya hasara yönelik belirsizlik içeren tüm etkenleri ifade eder. İnşaat sektöründe de birçok risk faktörü bulunmakta olup, bu risklerin yönetimi büyük önem taşır. Risk yönetiminin en önemli yapı taşlarından biri ise risk politikalarıdır.

İnşaat sektöründe iş sağlığı ve güvenliği, bilimsel araştırmalara dayalı olarak iş kazalarını ve kazalar sonucu oluşan kayıpları en aza indirebilmek amacıyla güvenlik önlemlerinin belirlenmesini ve uygulanmasını kapsar. Fiziksel tehlikeler, gürültü, sıcak, soğuk gibi unsurların yanı sıra düşme, taşıma, makina kazaları, elektrik çarpmaları gibi risklerin minimize edilmesi için iş sağlığı ve güvenliği önlemlerinin titizlikle takip edilmesi gerekir.

Son olarak, yapı ve inşaat sektöründe en ağır sonuçlar doğuran kazalar genellikle düşmeler, taşıma sırasındaki kazalar, makinaların arasına sıkışma veya çarpmalar, elektrik çarpmaları gibi durumlardan kaynaklanmaktadır. Bu tür kazaların önlenmesi için iş güvenliği eğitimlerinin düzenli olarak verilmesi, risk analizlerinin yapılması ve gerekli koruyucu önlemlerin alınması hayati önem taşımaktadır.