Bu trajik olay, aile içi anlaşmazlıkların ne denli kötü sonuçlara yol açabileceğini bir kez daha gözler önüne seriyor. Kayınpeder ile damat arasında bilinmeyen bir nedenle başlayan tartışmanın bu kadar vahşice bir sonuç doğurması gerçekten üzücü. Özellikle halkın sıklıkla yaşadığı böylesine çatışmaların çözümünde aile bireylerinin, davranışların ve sürtüşmelerin yönetimi konusunda eğitim alması gerektiğinin altını çizmek çok önemli.
Olaya karışan üçüncü bir kişinin de yaralanması, böylesi durumlarda dikkatli ve kontrollü olmanın ne kadar kritik olduğunu gösteriyor. Umarız yaralıların durumu en kısa sürede iyileşir ve böyle acı verici olaylar bir daha yaşanmaz.
Toplumun bu tür olaylar karşısında daha duyarlı olması gerektiğine dikkat çekmeliyiz. Ayrıca devletin, aile içi şiddetin önlenmesi ve barışçıl çözüm yöntemlerinin öğretilmesi konusundaki çalışmalarına ve eğitimlere daha fazla ağırlık vermesi gerektiğini vurgulamak istiyorum.
Sonuçta, aile içinde tahammül, sevgi ve hoşgörünün hakim olması, bu tür olayları daha başından önleyecektir. Herkesin konuşarak ve anlayışla her türlü sorunu çözme yeteneğine sahip olduğunu unutmamalıyız.
Bu olayın kurbanlarına ve onların ailelerine geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. Toplumumuzun şiddetten uzak, huzur içinde yaşayabileceği daha güzel günler diliyorum.