haberci
Efsanevi Üye
Gece çöktü, kuytulara sessizce,
Kar taneleri dökülür gökten, beyazdan bir örtüyle.
Her biri birer düş, her biri birer rüya,
Usulca düşerler yeryüzüne, fısıldar dünyaya.
Bir yankı gibi, aheste aheste,
Toprağa dokunan birer şiir, birer beste.
El değmemiş beyazlık, içten gelen bir huzur,
Sessizliğin dilinde, karın ılık bir huzuru var.
Gecenin karanlığına dokunan ay ışığı,
Kar tanelerinin dansında bulur ruhunu.
Birbirine eklenen anılar, sonsuzluğa karışır,
Her biri ayrı bir hikaye, her biri bir sır.
Kışın sessizliği, kalplere işler derin,
Bir masal gibi, içimizi ısıtan serin.
Doğa uyur, fakat biz uyanık,
Dinleriz karın türküsünü; ruhumuzda yankı, yankı.
Kar taneleri dökülür gökten, beyazdan bir örtüyle.
Her biri birer düş, her biri birer rüya,
Usulca düşerler yeryüzüne, fısıldar dünyaya.
Bir yankı gibi, aheste aheste,
Toprağa dokunan birer şiir, birer beste.
El değmemiş beyazlık, içten gelen bir huzur,
Sessizliğin dilinde, karın ılık bir huzuru var.
Gecenin karanlığına dokunan ay ışığı,
Kar tanelerinin dansında bulur ruhunu.
Birbirine eklenen anılar, sonsuzluğa karışır,
Her biri ayrı bir hikaye, her biri bir sır.
Kışın sessizliği, kalplere işler derin,
Bir masal gibi, içimizi ısıtan serin.
Doğa uyur, fakat biz uyanık,
Dinleriz karın türküsünü; ruhumuzda yankı, yankı.