Kusurlu rekabet, genel olarak haksız rekabet olarak da adlandırılan bir durumdur. Haksız rekabet, piyasa işleyiş kurallarını ihlal eden, dürüstlük kuralına aykırı olarak rekabeti bozan eylemleri ifade eder. Bu durumda bir kişi veya kurum, diğer bir kişi veya kurum üzerinde herhangi bir alanda zarar verici eylemlerde bulunarak rekabeti bozmaktadır.

Haksız rekabette kusur şartı aranıp aranmaması konusunda, genel olarak failin kusurlu olması önemli olabilir. Örneğin tazminat davalarında failin kusurlu olması şarttır. Ancak haksız rekabetin varlığı için kusurun zorunlu olmadığı durumlar da söz konusu olabilir.

Haksız rekabette başkalarının iş ürünlerinden yetkisiz yararlanma halleri ise belirli şartlar altında gerçekleşir. Bir kişi, kendisine tevdi edilmiş olan bir iş ürününden yetkisiz olarak yararlanırsa, bu dürüst ve bozulmamış rekabeti engeller ve haksız rekabete sebep olur. Bu durum, Ticaret Kanunu'nun ilgili maddelerinde düzenlenmiştir.

Haksız rekabetin varlığı için zararın oluşmasının şart olup olmadığı konusu da değerlendirilmelidir. Genel olarak, haksız rekabetin varlığı için bir zararın oluşması gerekli olmayabilir. Rekabet ilişkisinin bozulması, dürüst rekabetin engellenmesi gibi durumlar da haksız rekabete örnek olarak gösterilebilir.

Haksız rekabet sonucunda açılabilecek hukuk davaları arasında tespit davası, men davası, haksız rekabetin sonucu olan maddi durumun ortadan kaldırılması davası ve tazminat davası gibi davalara yer verilebilir. Haksız rekabete maruz kalan tarafın ihitiyati tedbir talep etme hakkı da bulunmaktadır.

Son olarak, haksız rekabete maruz kalındığında açılabilecek hukuk davaları arasında öne çıkanlar arasında tespit davası, men davası, haksız rekabetin sonucu olan maddi durumun ortadan kaldırılması davası ve tazminat davası bulunmaktadır. Haksız rekabet durumları arasında dürüstlük kuralına aykırı reklamlar, satış yöntemleri, başkalarının iş ürünlerinden yetkisiz yararlanma, üretim ve iş sırlarının hukuka aykırı ifşası gibi durumlar yer alabilir.