LPG'nin ilk kez kullanılmaya başlandığı tarih konusunda, TRT arşiv kayıtlarında geçen bir röportaja göre, benzinli araca LPG'nin ilk kez 1978 yılında bir Türk tarafından takıldığı belirtilmektedir.

LPG dolum basıncı konusunda ise, LPG'nin dolum basıncının 15 santigrat derece için 9 bar olması gerektiği belirtilmektedir. LPG dolum istasyonlarında, basınç göstergesinin 9 barın altında olması durumunda hileli bir dolum istasyonu olabileceği ifade edilmektedir.

Tüpten benzine geçiş konusu ise karbüratörlü araçlar açısından ele alınmıştır. Karbüratörlü araçlarda, LPG'den benzine geçmesi için motorun dönmesi gerektiği ve bu sayede benzin otomatiğinin çalışarak depodan motora benzin ulaştırması sağlandığı anlatılmıştır.

Benzini biten bir LPG'li aracın nasıl çalıştırılacağı konusunda ise, aracın marşına bastığınız sırada LPG düğmesine basılı tutarak aracı çalıştırmanız ve daha sonra elinizin düğmeden çekilmesi gerektiği belirtilmiştir. Böylece araç, ilk enerjisini alacak ve daha sonra LPG ile normal şekilde çalışmaya devam edecektir.

Türkiye'ye ilk LPG'nin ne zaman geldiği sorusuyla ilgili olarak ise 1961 yılında kurulan ve sektördeki ilk tüp dolumunu gerçekleştiren bir şirketin Türkiye'nin ilk Resmi Sıvılaştırılmış Petrol Gazı (LPG) dolum tesisini ve istasyonlarını faaliyete geçirdiği ve 1966 yılında Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı (TPAO) ile birleşerek İpragaz A.Ş. adını aldığı bilgisi verilmiştir.

Otogazın Türkiye'ye ne zaman geldiği konusunda ise Uğur Dündar'ın TRT arşiv kayıtlarında bulunan bir röportajdan bahsedilmiş ve otogazın benzinli araçlara ilk kez bir Türk tarafından 1978 yılında taktığı belirtilmiştir.

Son olarak, LPG ile doğalgaz arasındaki farklara değinilmiştir. LPG'nin propan ve bütan içerdiği, doğalgazın ise büyük oranda metan ve az miktarda etan ile diğer hidrokarbonları içerdiği vurgulanmıştır.