haberci
Efsanevi Üye

[Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası](#) (TCMB) Para Politikası Kurulu (PPK) Toplantı Özeti'nde, yurt içi talebin ikinci çeyrekte yavaşladığı vurgulandı. TCMB Para Politikası Kurulu'nun 19 Haziran toplantısına ait özet yayımlandı. Küresel ticaret politikalarındaki belirsizliğe rağmen küresel büyüme görünümünde hafif bir iyileşme gözlemlendi. Türkiye'nin dış ticaret ortaklarının ihracat paylarının ağırlıklandırıldığı küresel büyüme endeksinin 2025'te %1,9, 2026'da ise %2,2 artması bekleniyor.
Özette, nisan ayında düşen ham petrol fiyatlarının son dönemde jeopolitik gelişmelere bağlı olarak yükseldiği ve enerji emtia fiyatlarına yönelik risklerin arttığı belirtildi. Ayrıca, ABD ve diğer ülkelerin ticaret ve ekonomi politikalarındaki belirsizlikler ile jeopolitik risklerin küresel ekonomiyi olumsuz etkileyebileceği vurgulandı.
Özette, "Jeopolitik gelişmeler; enerji fiyatları, risk iştahı, ülke risk primleri ve turizm kanallarından küresel ekonomiyi olumsuz etkileyebilecektir" ifadesine yer verildi. Küresel ölçekte enflasyon belirsizliğinin arttığı ve merkez bankalarının indirim süreçlerinde temkinli olacağı öngörüldü. Gelişmekte olan ülke piyasalarına sınırlı portföy girişleri yaşanmasına rağmen küresel belirsizlikler ve jeopolitik riskler portföy hareketlerinde aşağı yönlü riskleri koruyor.
Türk lirası mevduat faizlerinin politika faizindeki artışın etkisiyle yükseldiği belirtilen özette, TL ticari kredi faizlerinde de artış gözlendi. Bireysel kredilerdeki büyüme oranlarında artış yaşanırken, özellikle kredi kartı bakiyelerindeki büyüme dikkat çekti.
Özette, TCMB'nin makroihtiyati politikalarını güçlendirmek ve TL'ye geçişi desteklemek amacıyla atılan adımlara değinildi. Ayrıca, TCMB'nin brüt uluslararası rezervlerinin arttığı ve jeopolitik gelişmelerin kredi risk primi ve kur oynaklığına etkisi üzerinde duruldu.
Yıllık büyümenin hizmetler sektöründen kaynaklandığı ve sanayi sektörünün büyümeyi sınırladığı ifade edilen özette, özel tüketimdeki yavaşlama ve toplam yatırımların büyümeye olumlu katkı sağladığı belirtildi. Finansal koşullardaki sıkılaşmanın devam ettiği ve dış dengenin iyileştiği vurgulandı.
Özette, nisan ayında sanayi üretimindeki azalışa ve istihdamdaki düşüşe dikkat çekildi. İmalat sanayi firmalarının geleceğe yönelik istihdam beklentilerinde düşüş yaşandığı ve cari işlemler dengesindeki açığın arttığı aktarıldı.
Türkiye'nin dış ticaretindeki oynaklığa ve cari açıktaki artışa rağmen uluslararası rezervlerin güçlü seyrini sürdürdüğü belirtildi. Bankacılık sektörü dışındaki firmalardaki borç çevirme oranlarının düşüş eğilimine girebileceği öngörüldü.
[Sürecek...](#)