Osuruğun kötü kokmasının sebepleri arasında kırmızı et, süt ve bitkisel proteinlerin tüketimi sonucunda midemizdeki bakterilerin sülfür gazı üretmesi önemli bir etken olarak öne çıkıyor. Bu sülfür gazı, osuruğun kötü kokmasına neden olabilir.

Bağırsak gazları aslında kokusuzdur fakat bağırsakta bazı bakterilerin üremesi sonucu hidrojen sülfür (H2S) üretimi gerçekleşir ve bu durum bağırsak gazına çürük yumurta gibi kötü bir koku verir.

Osururken çıkan sesin sebebi ise tipik bir osuruğun içeriğinin nitrojen, hidrojen, karbondioksit, metan ve oksijenden oluşmasıdır. Osuruk sesi, gazın kalın bağırsağın son kısmı olan rektumda hapsolduğu yerden kurtulması ve titreşim oluşturmasıyla meydana gelir.

Osuruk gazının kokusunun zehirleyici olup olmadığı konusu ise ilginç bir gerçeği ortaya koyuyor. Yapılan araştırmalara göre, osururken açığa çıkan hidrojen sülfür bizi bazı hastalıklardan koruyabilir. Ancak aşırı miktarda kokulu gazın zehirleyici olabileceği unutulmamalıdır.

Sessiz osurmanın teknikleri arasında karın kaslarını kontrol etmek ve kasları yavaşça gevşeterek osurmayı gerçekleştirmek yer alır. Bu sayede osururken ses çıkmasının önüne geçilebilir.

Çok fazla osurmanın sağlıklı olup olmadığı konusunda ise aşırı miktarda kokulu gazın zararlı olabileceği belirtiliyor. Az miktarda hidrojen sülfür gazının vücudu bazı hastalıklara karşı koruyabileceği ifade edilirken, sağlıklı beslenmenin önemine vurgu yapılıyor.

Osuruk kokusunun ne zaman geçeceği konusunda ise havanın kalitesi önemli bir faktördür. Eğer iyi havalandırılmayan bir ortamdaysanız, osuruk kokusunun 1-2 gün kalabileceği belirtilirken, iyi havalandırılan bir ortamda bu sürenin minimum 1-2 saat olduğu ifade ediliyor.