haberci
Efsanevi Üye
Percy Lavon Julian Kimdir?
Erken Yaşamı ve Eğitimi
Percy Lavon Julian, 11 Nisan 1899 tarihinde Montgomery, Alabama'da doğdu. Ailesi, eğitim konusuna büyük önem veren bir geçmişe sahipti. Babası eski kölelerden olan James Sumner Julian, demiryolu posta işçisiydi. Percy, eğitimine zor şartlar altında başlasa da, DePauw Üniversitesi'nde kimya alanında derece elde etti. Harvard Üniversitesi'nde yüksek lisans yaptıktan sonra, araştırmalarına devam etmek için Avusturya'ya giderek Viyana Üniversitesi'nde doktorasını tamamladı.
Kariyerindeki Önemli Dönüm Noktaları
Julian'ın kariyerindeki en önemli anlardan biri, DePauw Üniversitesi'nde çalışırken fizostigmin üzerine yaptığı araştırmalardır. Bu çalışmaları sonucunda, yüksek etkili bir glokom tedavisi geliştirmesiyle tanındı. Daha sonra, soya fasulyesinden önemli bileşenlerin sentezini gerçekleştirerek, endüstriyel kimyadaki yerini sağlamlaştırdı. 1940'larda, Glidden Company laboratuvarında çalışırken, soya fasulyesinden elde ettiği steroitler ve hormonlar ile tıbbi alanda çığır açtı.
Başlıca Eserleri veya Başarıları
Julian, özellikle sentetik hormonlar ve kortizon üretimindeki yenilikçi çalışmalarıyla bilinir. Bu çalışmalar, iltihaplı hastalıkların daha etkili tedavi edilmesine olanak sağladı. Kendisi aynı zamanda, Amerikan Kimya Derneği tarafından çeşitli ödüllere layık görülmüştür ve 1973 yılında Ulusal Bilimler Akademisi'ne seçilen ilk Afrikalı-Amerikalı bilim insanı olmuştur.
Kişisel Yaşamı
Percy Julian, eşi Anna Roselle Johnson ile evlendi ve çiftin iki çocuğu oldu. Julian, yaşamı boyunca insan hakları ve eğitim eşitliği için mücadele etti. Kariyeri boyunca karşılaştığı ırkçılığa ve ayrımcılığa karşı durarak, bilim dünyasında eşitlik sağlanması için çaba gösterdi.
Mirası
Percy Julian'ın bilim dünyasına katkıları, özellikle kimya ve tıp alanında devrim niteliğindedir. Onun çalışmaları sayesinde, daha uygun maliyetli ve etkili tıbbi tedaviler geliştirilmiştir. Julian'ın mirası, bilimsel araştırmalarda çeşitliliğin önemini vurgulayan bir örnek teşkil etmektedir. Onun adını taşıyan birçok ödül ve burs, genç bilim insanlarını cesaretlendirmeye devam etmektedir.
Erken Yaşamı ve Eğitimi
Percy Lavon Julian, 11 Nisan 1899 tarihinde Montgomery, Alabama'da doğdu. Ailesi, eğitim konusuna büyük önem veren bir geçmişe sahipti. Babası eski kölelerden olan James Sumner Julian, demiryolu posta işçisiydi. Percy, eğitimine zor şartlar altında başlasa da, DePauw Üniversitesi'nde kimya alanında derece elde etti. Harvard Üniversitesi'nde yüksek lisans yaptıktan sonra, araştırmalarına devam etmek için Avusturya'ya giderek Viyana Üniversitesi'nde doktorasını tamamladı.
Kariyerindeki Önemli Dönüm Noktaları
Julian'ın kariyerindeki en önemli anlardan biri, DePauw Üniversitesi'nde çalışırken fizostigmin üzerine yaptığı araştırmalardır. Bu çalışmaları sonucunda, yüksek etkili bir glokom tedavisi geliştirmesiyle tanındı. Daha sonra, soya fasulyesinden önemli bileşenlerin sentezini gerçekleştirerek, endüstriyel kimyadaki yerini sağlamlaştırdı. 1940'larda, Glidden Company laboratuvarında çalışırken, soya fasulyesinden elde ettiği steroitler ve hormonlar ile tıbbi alanda çığır açtı.
Başlıca Eserleri veya Başarıları
Julian, özellikle sentetik hormonlar ve kortizon üretimindeki yenilikçi çalışmalarıyla bilinir. Bu çalışmalar, iltihaplı hastalıkların daha etkili tedavi edilmesine olanak sağladı. Kendisi aynı zamanda, Amerikan Kimya Derneği tarafından çeşitli ödüllere layık görülmüştür ve 1973 yılında Ulusal Bilimler Akademisi'ne seçilen ilk Afrikalı-Amerikalı bilim insanı olmuştur.
Kişisel Yaşamı
Percy Julian, eşi Anna Roselle Johnson ile evlendi ve çiftin iki çocuğu oldu. Julian, yaşamı boyunca insan hakları ve eğitim eşitliği için mücadele etti. Kariyeri boyunca karşılaştığı ırkçılığa ve ayrımcılığa karşı durarak, bilim dünyasında eşitlik sağlanması için çaba gösterdi.
Mirası
Percy Julian'ın bilim dünyasına katkıları, özellikle kimya ve tıp alanında devrim niteliğindedir. Onun çalışmaları sayesinde, daha uygun maliyetli ve etkili tıbbi tedaviler geliştirilmiştir. Julian'ın mirası, bilimsel araştırmalarda çeşitliliğin önemini vurgulayan bir örnek teşkil etmektedir. Onun adını taşıyan birçok ödül ve burs, genç bilim insanlarını cesaretlendirmeye devam etmektedir.