Adil oyun kavramı, sporun temel prensiplerinden biri olarak karşımıza çıkmaktadır. Adil oyunun ne olduğunu ve sporla ilişkisini açıklamak gerekirse, adil oyun, sporda ve hayatta genel olarak davranış biçiminin dürüst ve saygılı olması anlamına gelmektedir. Bu kavram, kurallara uygun hareket etmeyi, rakibe karşı saygılı olmayı ve kazanılan zaferi dürüstçe kutlamayı içerir. Adil oyun, insanlara hoşgörü ve saygıyı öğretirken, sportif başarı için etik bir zemin oluşturur.

Spor ve fair play ilişkisine gelirsek, sporun birey üzerindeki eğitim ve gelişimine önemli katkılar sağladığı bilinmektedir. Fair play kavramı ise sporun temel değerlerinden biridir ve dostluk, hoşgörü, disiplin gibi kavramları içinde barındırır. Türkçe karşılığı "dürüst oyun" olan fair play, sportmenlik ve etik davranışları destekler. Sporcuların, yöneticilerin ve taraftarların fair play anlayışını benimsemesi, sporun ruhunu ve değerlerini korur.

Fair Play kapsamında geniş bir bakış açısıyla ele alındığında, etik üstü davranış olarak tanımlanabilir. Oyun kurallarına uymak, rakibe karşı saygılı olmak, kazanılan zaferi dürüstçe kutlamak gibi ilkeler fair play'in temel taşları arasında yer almaktadır. Adil bir rekabetin ve spor etiğinin sağlanması için fair play kurallarının önemi büyüktür.

Fair play'in tarihçesine baktığımızda, kökeninin 15. yüzyıla kadar uzandığını ve İngiltere'de 18. yüzyılda yaygınlaştığını görürüz. Şövalyelerin centilmenlik dışı davranışlarına karşılık "Foul Play" terimi kullanılırken, fair play kavramı daha etik ve dürüst rekabeti temsil etmeye başlamıştır. Fair play, uluslararası bir spor terimi haline gelerek önemli bir yere sahip olmuştur.

Fair play kuralları, sporcuların ve spor organizasyonlarının uyması gereken prensipleri içerir. Oyun kurallarına tam uyum, rakibe saygılı davranış, kazanırken centilmenlik ve yenilirken onur ve saygı gibi temel ilkeler fair play kurallarının temelini oluşturur. Bu kurallara uymak, sporun temel değerlerini korumak ve adil bir rekabet ortamı oluşturmak açısından önemlidir.

Fair Play Trophy ödülünü Türkiye'ye kazandıran isim ise Konya'da yaşayan ve birçok sporcunun yetişmesine katkı sağlayan eski antrenör İsmet Karababa'dır. 1983 yılında Dünya Fair Play Baron Coubertin Büyük Ödülü alan ilk Türk olarak unvanını taşımaktadır. Başarılı sporcular yetiştirmenin yanı sıra fair play değerlerini yaymaya çalışan Karababa, Türk spor tarihinde önemli bir yere sahiptir.