Bitkilerin gelişmesi için suyun önemi çok büyüktür. Alınan ve kaybedilen su dengesi, bitkilerde iç basınç oluşturur ve bitkinin büyümesi için gereken sürecin devamını sağlar. Bir bitki, oluşturulacak her gram organik madde için kökleriyle yaklaşık 500 gr suyu alır ve yapraklar aracılığıyla bu suyu atmosfere aktarır. Dolayısıyla su, bitkilerin büyümesi ve verimli bir şekilde ürün alınması açısından hayati öneme sahiptir.

Bitki sulama ise bitkilerin ihtiyaç duyduğu suyun, doğal olarak karşılanmayan durumlarda çevreye ve doğaya zarar vermeden bitkilere sağlanması işlemidir. Sulama işlemiyle bitkilere gereken su temin edilirken, terleme yoluyla atmosfere verilen su sayesinde su döngüsü devam ettirilir ve bitkilerin gelişimi desteklenir. Aynı zamanda sulama ile toprağın tuz dengesi de düzenlenerek bitkilerin sağlıklı bir şekilde büyümeleri sağlanır.

Sulamanın önemi ise temel olarak iki amaca dayanmaktadır. Birincisi, bitkilerin büyümesi için toprakta gerekli olan nemi ve besin maddelerini sağlamak; ikincisi ise topraktaki tuzun yıkanması veya çözelti haline getirilmesi sağlamaktır. Yani sulama, bitkilerin sağlıklı bir şekilde büyümesi ve verimli bir şekilde ürün vermeleri için oldukça önemlidir.

Bitki besinlerinin yapraklara uygulanması ise bitkilerin gelişimi için önemli bir yöntemdir. Yapraklar, fotosentez yaparak besin oluştururlar ancak yaşlandıkça bu yetenekleri azalabilir. Yaprak bakımı ve gübre uygulamalarıyla yaprakların dinamik kalması sağlanarak bitkinin gelişimi desteklenir.

Çiçeklerin sulanması konusunda ise genellikle haftada bir ila iki sulamanın yeterli olduğu belirtilmektedir. Ancak daha bol suyla daha nadir sulama yapılması, bitkinin köklerinin derinlere doğru büyümesini teşvik eder ve bitkinin daha dirençli olmasını sağlar.

Ülkemizde tarımda sulamaya en az ihtiyaç duyulan bölgenin Karadeniz Bölgesi olduğu belirtilmektedir. Bu durum, bölgenin akarsularının derin vadilerden akması ve sulama açısından daha avantajlı bir konumda olmasından kaynaklanmaktadır.

Son olarak, ülkemizde kullanılabilir suyun yaklaşık %70'inin tarımsal sulamada kullanıldığı ve suyun %22'sinin üretim ve enerji elde etmek amacıyla kullanıldığı ifade edilmektedir. Geriye kalan suyun %8'lik kısmı ise içme suyu olarak ve evlerdeki günlük ihtiyaçlar için kullanılmaktadır.