Ticaret hacmini artırmak, bir ülkenin dış ticaretindeki toplam işlem miktarını genişletmeyi ifade eder. Bu genişleme genellikle ihracatın ve ithalatın artmasıyla gerçekleşir. Ticaret hacminin artması, ülkenin ekonomik büyümesine pozitif etkiler yapabilir çünkü ihracat geliri artar ve ülkeye dış kaynak girişi sağlanmış olur. Aynı zamanda ithalat hacminin de artmasıyla, ülkenin ihtiyacı olan mal ve hizmetlerin temini de sağlanmış olur.

Türkiye'nin dış ticaret politikası, ulusal ekonomik hedefler doğrultusunda belirlenen ve uluslararası ticaretteki rolünü şekillendiren politikalar bütünüdür. Bu politikalar, ihracatın teşvik edilmesi, ithalatın düzenlenmesi, gümrük vergilerinin belirlenmesi gibi konuları içerebilir. Ülkenin rekabet gücünü artırmak ve dış ticaret dengesini korumak amacıyla çeşitli stratejiler ve politikalar uygulanır.

Ticaret yapmak için ise çeşitli iş fikirleri üzerinde durulabilir. Az sermayeyle yapılabilecek olan iş fikirleri arasında doğum ve bebek fotoğrafçılığı, VİOP'ta işlem yapma, solucan gübresi üretimi gibi seçenekler bulunmaktadır. Bu iş fikirleri üzerinde yapılan araştırmalarla uygun bir ticaret modeli oluşturulabilir ve ticaret faaliyetine başlanabilir.

Ticaret hacmi hesaplamak için genellikle toplam ihracatı toplam ithalata bölen formül kullanılır. Bu formülde toplam ihracat, bir ülkenin mal ve hizmet gelirlerini, toplam ithalat ise mal ve hizmet giderlerini temsil eder. Bu hesaplama, bir ülkenin dış ticaret hacmi hakkında genel bir fikir edinmek için kullanılan bir yöntemdir.

Dış ticaret hacminin artması genellikle ekonomide canlanma dönemlerinde görülebilir. Özellikle yükselen gelirlerin tüketim malı ithalatını artırması, dış ticaret açığının büyümesine neden olabilir. Bu durumda ithalattaki artış, ülkenin para biriminin değer kazanması ve kurlardaki artış oranlarının, enflasyon oranlarından düşük seyretmesi ile ilişkilendirilebilir. Bu durum ülke ekonomisindeki dış ticaret dengesizliklerine işaret edebilir.