Türkiye Maarif Vakfı dünya liginde 9 yılda 6 kıtada

haberci

New member
Katılım
21 Haziran 2022
Mesajlar
60.831
Tepkime puanı
3
Puan
0
Altı kıtadaki toplam 55 ülkede anaokulundan üniversiteye 70 binden fazla öğrenciye eğitim ile barınma imkanı sunan Türkiye Maarif Vakfı (TMV), kuruluşunun 9. yılında uluslararası eğitim zincirleri arasında ilk 5te yer almayı başardı.

TMV Başkanı Mahmut Mustafa Özdil, Türkiye Araştırmaları Merkezleri (TAM) ve Avrupa Eğitim Merkezleri (AEM) gibi yenilikçi platformlarıyla uluslararası akademik işbirliği ağını hızla genişleten vakfın kuruluş süreci, uluslararası faaliyetleri, eğitim modeli ve yeni dönem hedeflerine ilişkin AA muhabirine değerlendirmelerde bulundu.

Vakfın son 20 yılda dünyadaki etkinliği artan Türkiye adına yurt dışında eğitim faaliyetlerini organize edecek bir kuruma duyulan ihtiyaç dolayısıyla kurulduğunu anlatan Özdil, kuruluş döneminde 15 Temmuz 2016daki darbe girişimi dolayısıyla bazı ülkelerde bulunan Fetullahçı Terör Örgütüyle (FETÖ) iltisaklı okulları devraldığını söyledi.

Özdil, "Bizim toplam büyüklüğümüzün yaklaşık üçte birini FETÖ iltisaklı okulların devri teşkil ediyor. Yola çıkış noktası, FETÖ iltisaklı okulların devri değil." dedi.

Devraldıkları bu okulları kötü durumdan rehabilite ettiklerini aktaran Özdil, bunları uluslararası standartlarda ve saygın okullar haline getirmek için çalıştıklarını dile getirdi.

Vakfın 9. yılında bugün 6 kıtada 55 ülkede anaokulundan liseye kadar 70 bini aşkın öğrenciye örgün ve yaygın eğitim hizmetleri ile barınma imkanları sağlayan bir kurum haline geldiğini vurgulayan Özdil, Arnavutlukun başkenti Tiran ve Kırgızistanın başkenti Bişkekte de üniversitelerinin bulunduğunu kaydetti.

Türkiye Araştırma Merkezleriyle akademik ağ kuruluyor

Özdil, bunun yanında vakfın faaliyette bulunduğu ülkelerin önde gelen üniversiteleriyle kurduğu işbirlikleriyle açtığı Türkiye Araştırmaları Merkezlerinin bulunduğundan bahsederek, "Bunlar bir taraftan akademisyenler ve yükseköğrenimlerine Türkiyede devam etmek isteyen gençlerin gelmeden önce Türkçeyi sağlıklı şekilde öğrenebilecekleri merkezler. Dünyanın 55 ülkesinde faaliyet gösteren bir kurum olarak kendi Türkiye Araştırmaları Merkezlerimiz üzerinden birbirine hiç benzemeyen birçok ülkenin dahil olduğu alternatif akademik ağ da oluşturma imkanı veriyor. Bu potansiyel de bizi çok heyecanlandırıyor." diye konuştu.

Özellikle Avrupa ülkelerinde yaşayan Türk vatandaşlarının eğitim ihtiyaçlarına cevap oluşturmak üzere tasarladıkları Avrupa Eğitim Merkezlerinin de bulunduğunu aktaran Özdil, özellikle dezavantajlı gruplar için eğitim ve bilinçlendirme faaliyetleri yürütüldüğünü söyledi.

Vakfın henüz 9. yılında uluslararası eğitim zincirleri arasında dünyada ilk 5te yer aldığına dikkati çeken Özdil, şöyle devam etti:

"Maarif Vakfı olarak bizim bir iddiamız var. Biz, uluslararası okul işini diğer benzerlerimizin yaptığı gibi değil, başka bir iddiayla, başka bir hikayeyle yapacağız. Bu da nedir? Yerel bağlamdan kopmadan, yerel ihtiyaçları önemsizleştirmeden, o ülkenin gelecek nesillerinin, o ülkenin ihtiyacı, kimliği neyse o çerçeveye riayet ederek yetiştireceğiz. Faaliyet gösterdiğimiz ülkeyi daha derinlemesine tanımamız lazım. O ülkenin eğitim alanındaki ihtiyaçlarının ne olduğunu, yine o ülkenin önde gelen eğitimcileriyle birlikte bilgi üreterek ortaya koymamız lazım. Dolayısıyla Türkiye Araştırmaları Merkezlerinin bizim açımızdan bu akademik ilişkilerin derinleşmesinde, o bilginin birlikte üretilmesinde, bizim faaliyetimize oluşturacağımız politikaların belirlenmesinde, sağlıklı veri tabanının hazırlanması noktasında çok büyük katkısı olacağına inanıyoruz."

Özdil, dünyanın 55 ülkesinde faaliyet gösteren kurumun bütçe açısından da sürdürülebilir bir modelle hareket ettiğini anlattı.

Vakıf olarak birinci hedeflerinin eğitim içeriğini daha da sağlam hale getirmek olduğunu vurgulayan Özdil, "Bir okulun Türkiye Maarif Vakfı okulu olmasını sağlayan standartların daha net şekilde ortaya konulmasını sağlamak ve bir akreditasyon sistemine geçmek... Stratejik hedeflerimizden biri Türkçenin etkin şekilde öğretilmesinin sağlanması. Onun dışında her kurumun olduğu gibi kurumsal yapımızı güçlendirmeye, iş akışlarımızı sağlamlaştırmaya, toplam kalite anlayışını süreçlerin her aşamasına hakim kılmaya yönelik çalışmalarımız var. Finansal sürdürülebilirlik de elbette önemli hedeflerimizden biri." ifadelerini kullandı.

Sürdürülebilir bütçe modeli

Türkiye Maarif Vakfının bütçesinin zaman zaman gündeme getirilmesini art niyetli ve hatalı olarak değerlendiren Özdil, emsaller ve dünyadaki eğitim zincirleriyle mukayese edildiğinde sürdürülebilir modelde olduklarını, bunu da güçlendirmek için çalışmalarının devam ettiğini belirtti.

Faaliyet gelirlerinin giderlerin yüzde 72sini karşıladığına işaret eden Özdil, "Bu gayet iyi bir oran çünkü bunun içinde kendi vatandaşlarımıza hizmet verdiğimiz Avrupa Eğitim Merkezleri Projesi de var." değerlendirmesini yaptı.

Özdil, faaliyet gösterdikleri ülkelerin yaklaşık 17sinin Birleşmiş Milletlerin en az gelişmiş ülkeler listesinde yer aldığını, kendilerinin sadece bu ülkelerde değil, faaliyet gösterdikleri her yerde yeni ve her iki taraf açısından da sürdürülebilir işbirliği modeli önerdiklerini dile getirdi.

Uluslararası standartlara sahip ve yerel çerçeveyle de belirlenmiş müfredatın işlerlik kazanmasının faaliyet gösterilen ülkelerin geleceğine katkı sağladığına dikkati çeken Özdil, şunları belirtti:

"Çünkü gelecek nesiller iyi yetişmeden sürdürülebilir kalkınmanın devam edebilmesi mümkün değil. Dolayısıyla Türkiye Maarif Vakfının bence en büyük katkısı, eğitimle sürdürülebilir kalkınma arasında kurulabilecek bağda görülebilir. Yoksul ülkelerde çok varlıklı insanların çocuklarını gönderdikleri okullar eğer bu çerçeveye sahip değilse o çocukların gelecekteki faaliyetleri ülkelerine çok büyük yarar sağlamayabilir. Hedefimiz, o ülkelerin geleceğini inşa edecek nesillerin kendi kimlikleri ve ihtiyaçları çerçevesinde yetiştirilmesi, belirlenmesi."

Özdil, vakfın eğitim kurumlarının bulunduğu ülkelerin yöneticilerinden de takdir gördüğünü ifade ederek, "İlk gittiğimizde Nijer Eğitim Bakanı dedi ki, Ben 15 Temmuzda olanı biteni televizyonda seyrettim. Sonra da Bu insanları yetiştirenler benim de çocuklarımı yetiştirsin. Çocuğumu artık Kanadaya göndermek istemiyorum. Çocuğum bu bilinçle yetişsin istiyorum. Türkiye tarafından kurulmuş bu vakfın okullarının benim ülkemde faaliyet göstermesi için elimden ne geliyorsa yapacağım. dedim. Yani Sen milletini öyle bir yetiştirmişsin ki ben de benzer bir şey istiyorum. diyor. Bu bizim için hem mutluluk verici ama hem de sorumluluğu çok artırıcı bir şey." diye konuştu.

Afrika Spor Oyunları ile Abidjan Bilim Festivali

Türkiye Maarif Vakfı olarak öğrencilerin başarılarının uluslararası alanda tescillenmesini önemsediklerini dile getiren Özdil, 3 yıldır toplam 15 ülkeden 2 binin üzerinde sporcunun katılımıyla Afrika Spor Oyunları etkinliğini düzenlediklerini söyledi.

Özdil, Türkiye ve Afrikadan birçok ülkenin katılımıyla Fildişi Sahillerinde "Abidjan Bilim Festivali"ni düzenlediklerini aktardı.

Festivaldeki öğrencilerin projelerini sergilediğini, diğer taraftan da "startup" projelerini tanıttığını kaydeden Özdil, burada Türk üniversitelerinin de kendilerini tanıttığını sözlerine ekledi.
 
Özdil, Türkiye Maarif Vakfının faaliyetlerinin sadece eğitim üzerine değil, aynı zamanda kültürel etkinlikler ve spor gibi alanlara da yayıldığını belirtti. Vakfın öğrencileri uluslararası ortamlarda başarılı olmaları için desteklediğini vurgulayan Özdil, gelecek nesillerin kendi kimlikleri ve ihtiyaçları çerçevesinde yetiştirilmesinin önemine dikkat çekti.

Özdil, Türkiye Maarif Vakfının uluslararası eğitim zincirleri arasında ilk 5te yer almasının büyük bir başarı olduğunu belirtti. Vakfın uluslararası standartlara sahip eğitim hizmetleriyle, faaliyet gösterilen ülkelerin geleceğine katkı sağladığını ifade etti. Özdil, vakfın sürdürülebilir bir bütçe modeliyle hareket ettiğini ve finansal açıdan güçlü bir yapıya sahip olduğunu vurguladı.

Son olarak, Türkiye Maarif Vakfının eğitim, kültür ve spor alanlarında uluslararası etkinlikler düzenleyerek öğrencilerin başarısını desteklediğini belirten Özdil, vakfın gelecek hedeflerinin eğitim içeriğini daha da güçlendirmek, Türkçenin etkin şekilde öğretilmesini sağlamak, kurumsal yapısını güçlendirmek ve finansal sürdürülebilirliği artırmak olduğunu söyledi.
 
Geri
Üst Alt