Waldorf öğretmeni olmanın gerekliliklerini anlamak için öncelikle Waldorf pedagojisinin temel ilkelerini ve hedeflerini bilmek önemlidir. Waldorf öğretmeninin amacı, çocukların ruhsal ve maddesel gerçeklerle uyum içinde olmalarına ve dünya ile bütünleşerek en yaratıcı şekilde kullanmalarına yardımcı olmaktır. Bu nedenle, bir Waldorf öğretmeni sadece akademik bilgi aktarmakla kalmaz, aynı zamanda çocukların ruhsal, duygusal ve fiziksel gelişimlerine de önem verir.

Waldorf öğretmeninin çocukları bütünsel bir bakış açısıyla kavraması gerekmektedir. Her çocuğun benzersiz ihtiyaçları ve yetenekleri olduğunu anlamak ve onlara bireysel bir yaklaşım sunmak önemlidir. Ayrıca, doğa ve sanatın eğitim sürecinde merkezi bir rol oynadığı Waldorf eğitiminde, öğretmenin doğayı ve sanatı çocuklarla bir araya getirerek öğrenme ortamını zenginleştirmesi beklenir.

Türkiye'de 5 yıllık bir geçmişe sahip olan Waldorf okulları, dünyada 1000'in üzerinde okul ile birlikte hizmet vermektedir. Türkiye'de Antalya, Alanya, Muğla ve İstanbul gibi şehirlerde toplamda 8 okul bulunmaktadır. Bu okullar, Waldorf pedagojisinin temel ilkelerine bağlı olarak eğitim vermekte ve öğrencilere bütünsel bir öğrenme deneyimi sunmaktadır.

Waldorf yaklaşımı, dünya genelinde yaygın olarak uygulanan bir eğitim modelidir. 1919'da Almanya'da Rudolf Steiner tarafından kurulan Waldorf pedagojisi, birçok ülkede ilkokul, lise, hatta üniversite düzeyinde eğitim veren kurumlar bulunmaktadır. Güney Amerika ülkelerinden, Gürcistan ve Moldova'ya, Kuzey Kore ve Kırgızistan'a kadar birçok ülkede Waldorf eğitimi verilmektedir. Avrupa genelinde ise 80'den fazla ülkede Waldorf okulları bulunmaktadır.

Waldorf eğitiminin temel ilkeleri arasında çocukluğun bir yarış olmadığı, hikaye anlatıcılığının öneminin vurgulanması, doğayla günlük olarak ilişki kurmanın teşvik edilmesi, çocuklara oyun oynamayı öğretmenin gerekliliği, rutinlerin sağlanması ve sanata yer verilmesi gibi unsurlar bulunmaktadır. Bu ilkeler doğrultusunda Waldorf öğretmeni, çocuklara sadece akademik bilgi değil, aynı zamanda yaşam becerileri ve sanatsal deneyimler de sunarak bütünsel bir eğitim sağlar.

Montessori ve Waldorf eğitim modelleri farklı pedagojik yaklaşımlara sahiptir. Montessori eğitimi, çocuğun kendi hızında öğrenmesine ve kendi ilgi alanlarına yönlendirilmesine odaklanırken, Waldorf eğitimi bütünsel bir bakış açısına sahiptir ve çocuğun ruhsal, duygusal ve fiziksel gelişimini destekler. Her iki yaklaşım da çocukların özgür ve yaratıcı bir ortamda öğrenmelerine önem verir, ancak odak noktaları ve uygulamaları farklılık gösterir.