haberci
Meraklı Üye
ABD'nin Chicago şehrinde yer alan Northwestern Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği bölümünden mezun olan Batuhan Ergör, babasının sağlık ve gıda sektöründe çalışanların el hijyenini takip etmek amacıyla geliştirmek istediği sistemi, yapay zeka destekli bir algoritma ile hayata geçirerek hizmet ihracatına başladı.
2019 yılında Kovid-19 salgını sırasında okuldan eve döndüğünde, elektronik mühendisi olan babası Mehmet Ergör, hastane yöneticisi bir müşterisinin talebi üzerine sağlık çalışanlarının el hijyenine uyum sağlayıp sağlamadığını takip etmek için teknolojik bir çözüm arayışındaydı.
Bu süreçte babasıyla birlikte bu konuya odaklanan Batuhan Ergör, üniversite eğitimini tamamlayarak 2021 yılında Türkiye'ye döndü ve söz konusu sistem üzerinde çalışmalarını derinleştirerek yapay zeka algoritmasını geliştirdi.
Konuyla ilgili yaptığı açıklamada Ergör, babasının başlattığı projeyi birlikte büyüttüklerini ve bugün YIKA hizmetini hayata geçirdiklerini belirtti.
El hijyeni sorununun küresel bir mesele olduğunu vurgulayan Ergör, "El hijyeni takibi, şu anda önemli bir konu haline geldi. Özellikle Amerika ve Avrupa'daki sağlık ve gıda kuruluşları, bu sorunlara çözüm arayışında. Amerika'da son 4 yıl içinde el hijyeni takibi kullanan hastanelerin pazar payı yüzde 10'a ulaştı. Amerika'da bu alanda gelişmeler yaşanırken, Avrupa ve Türkiye ise bu trendleri yakından takip ediyor." şeklinde konuştu.
"3 Bin Çalışanın El Hijyenini Takip Ediyoruz"
El hijyeni gözlemlerinin dünya genelinde ve Türkiye'de raporlanmasının gerekliliğine değinen Ergör, şunları ekledi:
"Sağlık çalışanlarına verdiğimiz yaka kartları ve ünite içerisine yerleştirdiğimiz sensörler sayesinde bir kişi el hijyenini sağladığında bu aktivite yaka kartına kaydediliyor. Örneğin yoğun bakım alanına girmeden önce ve çıktıktan sonra el hijyeni sağlanıp sağlanmadığını sensörler sayesinde kesintisiz olarak raporlayabiliyoruz. Yaptığımız iş aslında sağlık merkezlerinde enfeksiyon kontrolünü, gıda işletmelerinde ise kalite ekiplerinin manuel olarak yaptığı işleri dijitalleştirerek daha nitelikli veriler sunmayı ve uyumu artırmayı hedefliyor."
TÜBİTAK'tan aldığı destekle 2020 yılında şirketini kuran Ergör, ekibinin 9 kişilik Türk mühendis ve teknisyenlerden oluştuğunu belirtti.
Türkiye'de milli ve yerli imkanlarla geliştirilen yapay zeka algoritmasının iç pazarda ilk kez 2022'de satışa sunulduğunu ifade eden Ergör, "Ülkemizde Etik Kurul onaylı akademik çalışmaları ve klinik çalışmaları tamamlayarak bu etkinliği kanıtlama fırsatı bulduk. Ardından çeşitli özel ve kamu kuruluşları ile hastanelerde, gıda sektöründe faaliyet göstermeye başladık." dedi.
Ergör, yaptıkları hizmet ihracatından da bahsederek, "2023 sonuna kadar teknolojimizi önce Birleşik Arap Emirlikleri'nde, ardından Suudi Arabistan'da aktif olarak kullanmaya başladık. İç ve dış pazarda 20 kuruluşta 3 binden fazla çalışanın el hijyenini takip ediyoruz. Müşterilerimizin yüzde 60'ı yurt dışından geliyor. Bu durum, ülkeye katkı sağlamanın yanı sıra faaliyetlerimizi hızlandırmamıza olanak tanıyor." şeklinde konuştu.
"Ülkemizi Daha İleri Seviyelere Taşımak Hepimizin Görevidir"
El hijyeni takip sektörünün küresel ölçekte yaklaşık 10 milyar dolarlık, Türkiye'de ise yaklaşık 1 milyar dolarlık bir pazar potansiyeline sahip olduğunu belirten Ergör, "Hedefimiz, bulunduğumuz pazarlardaki varlığımızı güçlendirmek. Amerika pazarı, genişleme potansiyeli yüksek bir alan. Bu nedenle ilk hedefimiz Amerika." ifadelerini kullandı.
Türk gençlerine seslenen Ergör, sözlerini şu şekilde tamamladı:
"Zorlu zamanların, bazıları için fırsata dönüştüğü gerçeğini göz ardı etmemeliyiz. Üretebileceğimiz ve katkı sağlayabileceğimiz birçok değerli alan var. Gençler olarak, üzerimize düşen sorumluluğu yerine getirerek, üretmeye devam etmeliyiz. Bu ülke hepimizin. İyi bir değer yaratmak, ülkemizi daha ileri seviyelere taşımak özellikle gençler olarak bizim görevimiz. Bu nedenle, üzerimize düşen sorumluluğu yerine getirmek adına çaba gösteriyoruz."