Anadolu Selçuklularında İktisadi ve Sosyal Hayat
Anadolu Selçuklu Devletinde Sosyal ve Ekonomik Hayat
Anadolu Selçuklu DevletiSOSYAL VE EKONOMİK HAYAT
Anadolu ilk olarak birinci Beylikler döneminde Türkleşmeye başladı. Türkleşmenin en hızlı olduğu dönem ise Anadolu Selçuklu Devleti dönemidir. Bu dönemde Konya, Kayseri, Sivas, Erzincan ve Niğde önemli birer kültür şehri haline geldi. Orta Asya’da Moğol istilasından kaçan Türkmenler Anadolu’nun bu önemli şehirlerine gelip yerleştiler ve Anadolu’da sosyal ve ekonomik hayatın canlanmasına sebep oldular. Halk şehirliler köylüler ve göçebeler olmak üzere 3 gruba ayrılmıştır.
Şehirde yaşayan halk içinde en önemli olan sınıf ehli örf denilen devlet görevlileridir. Bunlar tahsildarlar, askerler, asayişçiler, kale erleri ve bölük zabitleri gibi devletin işleyişini sağlayan memurlardır.
Şehir halkı içinde ikinci önemli sınıf ise ehl-i ilim denilen din ve bilim adamlarının oluşturduğu sınıftır. Bunlar, şeyhler, müderrisler, kadılar, imamlar, müezzinler ve medrese öğrencileridir. Şehirlerdeki diğer önemli bir sınıf da esnafların oluşturduğu sınıftır. Esnaf kendi arasında Ahilik teşkilatını kurmuştur.
Ahilik teşkilatı Abbasilerdeki Fütüvvet teşkilatına dayanır. Anadolu’da Ahi teşkilatının kurucusu Ahi Evran’dır. Bu teşkilat esnafın ürettiği malın kalitesini ve fiyatını denetler. Haksız rekabeti engeller, üyelerinin eğitimini sağlar, çıkarlık, kalfalık ve ustalık belgelerini verir, esnaf ve devlet arasındaki ilişkileri düzenler.
Ahi teşkilatı kesinlikle esnafların davalarına bakmaz. Bu görev kadıya aittir.
Ahi teşkilatının şeyhine Ahi Baba denirdi. Şeyhin yardımcısı olan Kethüda ise teşkilata giriş merasimlerini düzenler ve satılan mallar için narh denilen fiyatı tespit ederdi. Her esnaf muhakkak Ahi teşkilatına üye olmak ve bu teşkilatın kurallarına uymak zorundadır.
Halkın ikinci kısmı ise sayıca en fazla olan köylüdür. Köylüler ise genelde tarım ve hayvancılıkla uğraşır ekip biçtikleri iktalı arazilerde ikta sahibinin yönetimi altında yaşarlardı.
Konargöçer göçebeler ise Batı, Güney ve Güneydoğu Anadolu’da hayvancılıkla uğraşırlardı.
Anadolu Selçuklu Devletinde Sosyal ve Ekonomik Hayat
Anadolu Selçuklu DevletiSOSYAL VE EKONOMİK HAYAT
Anadolu ilk olarak birinci Beylikler döneminde Türkleşmeye başladı. Türkleşmenin en hızlı olduğu dönem ise Anadolu Selçuklu Devleti dönemidir. Bu dönemde Konya, Kayseri, Sivas, Erzincan ve Niğde önemli birer kültür şehri haline geldi. Orta Asya’da Moğol istilasından kaçan Türkmenler Anadolu’nun bu önemli şehirlerine gelip yerleştiler ve Anadolu’da sosyal ve ekonomik hayatın canlanmasına sebep oldular. Halk şehirliler köylüler ve göçebeler olmak üzere 3 gruba ayrılmıştır.
Şehirde yaşayan halk içinde en önemli olan sınıf ehli örf denilen devlet görevlileridir. Bunlar tahsildarlar, askerler, asayişçiler, kale erleri ve bölük zabitleri gibi devletin işleyişini sağlayan memurlardır.
Şehir halkı içinde ikinci önemli sınıf ise ehl-i ilim denilen din ve bilim adamlarının oluşturduğu sınıftır. Bunlar, şeyhler, müderrisler, kadılar, imamlar, müezzinler ve medrese öğrencileridir. Şehirlerdeki diğer önemli bir sınıf da esnafların oluşturduğu sınıftır. Esnaf kendi arasında Ahilik teşkilatını kurmuştur.
Ahilik teşkilatı Abbasilerdeki Fütüvvet teşkilatına dayanır. Anadolu’da Ahi teşkilatının kurucusu Ahi Evran’dır. Bu teşkilat esnafın ürettiği malın kalitesini ve fiyatını denetler. Haksız rekabeti engeller, üyelerinin eğitimini sağlar, çıkarlık, kalfalık ve ustalık belgelerini verir, esnaf ve devlet arasındaki ilişkileri düzenler.
Ahi teşkilatı kesinlikle esnafların davalarına bakmaz. Bu görev kadıya aittir.
Ahi teşkilatının şeyhine Ahi Baba denirdi. Şeyhin yardımcısı olan Kethüda ise teşkilata giriş merasimlerini düzenler ve satılan mallar için narh denilen fiyatı tespit ederdi. Her esnaf muhakkak Ahi teşkilatına üye olmak ve bu teşkilatın kurallarına uymak zorundadır.
Halkın ikinci kısmı ise sayıca en fazla olan köylüdür. Köylüler ise genelde tarım ve hayvancılıkla uğraşır ekip biçtikleri iktalı arazilerde ikta sahibinin yönetimi altında yaşarlardı.
Konargöçer göçebeler ise Batı, Güney ve Güneydoğu Anadolu’da hayvancılıkla uğraşırlardı.