Annelerin yenildiği savaş!
Annelerin yenildiği savaş!
Anne ısrar ediyor bebek yemiyor. Peki hata nerede?
Bebek sahibi olduktan sonra tüm anneler, onları doyurmanın derdine düşüyor. Annelerin bebeğin yeterince süt emmediğini, sonra da yemediğini düşünmeleri, anne ve bebek arasında süt ve mama savaşlarına neden oluyor. Bu savaştan anneler yenik çıkıyor. Çünkü ısrar karşısında bebek ya ağzını kilitliyor, ya tükürüyor ya da kusuyor.
Acıbadem Bakırköy Hastanesi'nden Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Sevil Elçin Kızılok, annelerin bebek beslenmesinde en sık yaptıkları üç hatayı şöyle sıraladı:
* Bebeğim ne olursa olsun tombul olmalı
* Son lokmaya kadar yemeli
* Sık sık yemeli
Çalışan anneler bebeklerine yeterince zaman ayıramadıklarının üzüntüsünü akşam eve gidinceye kadar içlerinde taşıyor. Gün boyu aile büyükleri ya da bakıcısı tarafından bakımıyla ilgilenilen bebek, çalışan anne eve gelince kendini bir yemek savaşının ortasında bulabiliyor.
Annelerin sürekli bebeklerinin yeterince yemediğini, aç kaldığını, iştahsız olduğunu düşündüklerini belirten Dr. Sevil Elçin Kızılok, “Tüm anneler tombul, gürbüz bebeklere sahip olmak ister. Birbirleriyle de daha çok bebeklerinin yemediği, az yediği, iştahsız olduğu üzerine konuşurlar. Çalışan anneler özellikle eve geldiklerinde bebeklerinin üzerine çok gidiyor, sürekli yemesiyle uğraşıyor. Genelde de bebeklerini ya da çocuklarını hekime, 'çocuğum kusmaya başladı' diyerek getiriyorlar” diye konuşuyor.
Son lokmayı yutana kadar yemeye zorlanan bebeğin ya da çocuğun kusarak tepki gösterdiğini, yemeyi reddettiğini anlatan Dr. Kızılok, “Bebekler kendi ihtiyaçlarına göre, genetik yapılarına göre yeme düzenlerini ayarlarlar. Anne sütü alan bebeği 3-4 saatte bir olmak üzere dört öğün beslemek yeterlidir. Oysa anneler bebeklerini iki saatte bir beslemeye devam ederler. Bebek de yemek istemez ve sorun yaşanır” dedi.
Anne sütü içen bebek obez olmuyor
Anne sütünü bebeğe düzenli olarak vermek, obezite riskini azaltıyor. Bebek ilk başlarda kilo alıyor gibi görünse de daha sonra bu kiloyu verir. Aşırı bir kilosu olmaz. Bebeklerin beslenmesinde yağ kısıtlamasını iki yaşına kadar yapmamak gerektiği konusunda uyarıda bulunan Dr. Sevil Elçin Kızılok, şunları söyledi: “İki yaşından sonra obezite riski bulunan çocuklarda yağı kısıtlamak gerekiyor. İki yaşından sonra çocuklar sofradan yemeli. Yanlış pişirme teknikleri, yiyeceklerin besin değerlerini kaybedecek kadar uzun süreli pişirilmesi sağlıklı beslenmenin önündeki engellerdir. Bebeğe şeker ve yağı yüksek şeyler verilmemesi gerekiyor. Çocuk onları yiyor, kan şekeri hızlı düşüyor, daha çok acıkıyor. Gereksiz atıştırmalarla kısır döngüye giriyor.”
Çocukları hazır köfte bağımlısı yapmayın
Sadece bebeklerin beslenmesinde değil, çocukların beslenmesinde de çeşitli hatalar yapılabiliyor. Çalışan annelerin sayısının artması da bu hatalara neden oluyor. Eve yorgun gelen anneler, zaman kısıtlılığı nedeniyle sulu yemek yapmaya fırsat bulamıyor. Bu nedenle hazır gıdalara yöneliyor. Hazır köfteler çabucak pişirildiğinden, çocuklar da sık tükettikleri hazır köfte, patateslere alışıyor. Bu da dışarıda yenilen yemek sayısını da artırıyor. Çocuk dışarıda da evde alıştığı hazır köfte, patates, kolalı içecekleri, fast-food restoranlarında buluyor. Bu da obeziteye neden oluyor.
Dr. Kızılok, bu nedenle çocuklara dışarıda yemek yedirmeye sınırlama getirilmesi gerektiğini belirtiyor. Haftada bir fast food türü hazır yiyecekler tüketilmesi daha doğru. Aynı şekilde hazır meyve suları, çikolata, gofret, şekerleme gibi içecek, yiyeceklerin de kısıtlanması önem taşıyor. Çünkü her gün fazladan bir meyve suyu içtiğimiz takdirde bir yıl içinde tam beş kilo almamız mümkün. Bu nedenle annelerin bebek ve çocuk beslenmesinde sağlıklı yiyeceklerin tüketilmesine daha fazla özen göstermeleri gerekiyor.
Annelerin yenildiği savaş!
Anne ısrar ediyor bebek yemiyor. Peki hata nerede?
Bebek sahibi olduktan sonra tüm anneler, onları doyurmanın derdine düşüyor. Annelerin bebeğin yeterince süt emmediğini, sonra da yemediğini düşünmeleri, anne ve bebek arasında süt ve mama savaşlarına neden oluyor. Bu savaştan anneler yenik çıkıyor. Çünkü ısrar karşısında bebek ya ağzını kilitliyor, ya tükürüyor ya da kusuyor.
Acıbadem Bakırköy Hastanesi'nden Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Sevil Elçin Kızılok, annelerin bebek beslenmesinde en sık yaptıkları üç hatayı şöyle sıraladı:
* Bebeğim ne olursa olsun tombul olmalı
* Son lokmaya kadar yemeli
* Sık sık yemeli
Çalışan anneler bebeklerine yeterince zaman ayıramadıklarının üzüntüsünü akşam eve gidinceye kadar içlerinde taşıyor. Gün boyu aile büyükleri ya da bakıcısı tarafından bakımıyla ilgilenilen bebek, çalışan anne eve gelince kendini bir yemek savaşının ortasında bulabiliyor.
Annelerin sürekli bebeklerinin yeterince yemediğini, aç kaldığını, iştahsız olduğunu düşündüklerini belirten Dr. Sevil Elçin Kızılok, “Tüm anneler tombul, gürbüz bebeklere sahip olmak ister. Birbirleriyle de daha çok bebeklerinin yemediği, az yediği, iştahsız olduğu üzerine konuşurlar. Çalışan anneler özellikle eve geldiklerinde bebeklerinin üzerine çok gidiyor, sürekli yemesiyle uğraşıyor. Genelde de bebeklerini ya da çocuklarını hekime, 'çocuğum kusmaya başladı' diyerek getiriyorlar” diye konuşuyor.
Son lokmayı yutana kadar yemeye zorlanan bebeğin ya da çocuğun kusarak tepki gösterdiğini, yemeyi reddettiğini anlatan Dr. Kızılok, “Bebekler kendi ihtiyaçlarına göre, genetik yapılarına göre yeme düzenlerini ayarlarlar. Anne sütü alan bebeği 3-4 saatte bir olmak üzere dört öğün beslemek yeterlidir. Oysa anneler bebeklerini iki saatte bir beslemeye devam ederler. Bebek de yemek istemez ve sorun yaşanır” dedi.
Anne sütü içen bebek obez olmuyor
Anne sütünü bebeğe düzenli olarak vermek, obezite riskini azaltıyor. Bebek ilk başlarda kilo alıyor gibi görünse de daha sonra bu kiloyu verir. Aşırı bir kilosu olmaz. Bebeklerin beslenmesinde yağ kısıtlamasını iki yaşına kadar yapmamak gerektiği konusunda uyarıda bulunan Dr. Sevil Elçin Kızılok, şunları söyledi: “İki yaşından sonra obezite riski bulunan çocuklarda yağı kısıtlamak gerekiyor. İki yaşından sonra çocuklar sofradan yemeli. Yanlış pişirme teknikleri, yiyeceklerin besin değerlerini kaybedecek kadar uzun süreli pişirilmesi sağlıklı beslenmenin önündeki engellerdir. Bebeğe şeker ve yağı yüksek şeyler verilmemesi gerekiyor. Çocuk onları yiyor, kan şekeri hızlı düşüyor, daha çok acıkıyor. Gereksiz atıştırmalarla kısır döngüye giriyor.”
Çocukları hazır köfte bağımlısı yapmayın
Sadece bebeklerin beslenmesinde değil, çocukların beslenmesinde de çeşitli hatalar yapılabiliyor. Çalışan annelerin sayısının artması da bu hatalara neden oluyor. Eve yorgun gelen anneler, zaman kısıtlılığı nedeniyle sulu yemek yapmaya fırsat bulamıyor. Bu nedenle hazır gıdalara yöneliyor. Hazır köfteler çabucak pişirildiğinden, çocuklar da sık tükettikleri hazır köfte, patateslere alışıyor. Bu da dışarıda yenilen yemek sayısını da artırıyor. Çocuk dışarıda da evde alıştığı hazır köfte, patates, kolalı içecekleri, fast-food restoranlarında buluyor. Bu da obeziteye neden oluyor.
Dr. Kızılok, bu nedenle çocuklara dışarıda yemek yedirmeye sınırlama getirilmesi gerektiğini belirtiyor. Haftada bir fast food türü hazır yiyecekler tüketilmesi daha doğru. Aynı şekilde hazır meyve suları, çikolata, gofret, şekerleme gibi içecek, yiyeceklerin de kısıtlanması önem taşıyor. Çünkü her gün fazladan bir meyve suyu içtiğimiz takdirde bir yıl içinde tam beş kilo almamız mümkün. Bu nedenle annelerin bebek ve çocuk beslenmesinde sağlıklı yiyeceklerin tüketilmesine daha fazla özen göstermeleri gerekiyor.