zeberus1234
Yeni Üye
Asrın Tuncer, 25 Mayıs 1973 yılında İstanbul’da dünyaya geldi. İlk ve ortaöğrenimini İstanbul’da tamamladıktan sonra, 1992 yılında İstanbul Üniversitesi Radyo-TV bölümüne girdi. Çocuk yaşlarda müziğe ilgi duymaya başlayan sanatçı, müzisyenliğe ilk adımını bas gitar çalmaya başlayarak attı. Okul yıllarında kurduğu amatör müzik gruplarında uzun yıllar bas gitar çaldı ve geri vokal yaptı. Kurduğu gruplarla gazetelerin düzenlediği yarışmalara katılarak çeşitli dereceler elde etti. 1990 yılında Ferit Tuncer’le biraraya gelerek AF grubunu kurdu. Kazandığı sahne tecrübesi, gruptaki görüntüsü ve yeteneği ile kısa sürede ön plana çıkan Asrın, ünlü söz yazarı Şehrazat ile tanışmasının ardından S Müzik ile anlaşarak dört kişiden oluşan AF’la birlikte ilk albümünü hazırlamaya başladı. İsmini Asrın ve Ferit’in başharflerinden alan AF, grubun ismini taşıyan ilk albümünü 1996 yılında çıkardı. Pop müziğin revaçta olduğu bir dönemde “rock kökenli pop müzik” tarzındaki müziklerini Anadolu ezgileriyle süsleyerek müziğe yeni bir soluk getirdiler. Özellikle “Kızancıklar” adlı şarkı ile Türkiye’de çok geniş kitlelere yayılarak kısa zamanda tanınıp sevildiler. İlk albümün hemen ardından yurt çapında yüze yakın konser vererek grup müziğinin yeniden canlanmasında öncü oldular.
İlk albümün sağladığı başarının hemen ardından 1997 yılında ikinci albümleri “AF II”yi çıkardılar. Bu yeni albüm de yine birincisinin çizgisinde olmakla birlikte belirgin, pozitif farklılıklar taşıdı. Ancak bu albümdeki en önemli farklılık, Türk Pop Müziği’nin unutulmaz isimlerinden Barış Manço’nun gruba verdiği büyük destekti. Grup, Barış Manço’nun sözlerini Türkçe olarak yeniden yazdığı “Nick The Chopper” adlı ünlü şarkısını “Evelallah” adıyla yeniden yorumladı. Barış Manço sadece albüme şarkı vermekle kalmadı, grubun hayata bakışını da temelden değiştirdi. AF, yeni albümlerinin çıkış parçası “Evelallah”ın da ses getirmesiyle birlikte aynı yıl Kral TV Video Müzik Yarışması’nda ‘Yılın En İyi Grubu’ ödülüne layık görüldü.
Basının ve özellikle gençlerin yoğun olarak grubun solistliğini yapan Asrın’a yönelmesi, sanatçının çok fazla ön plana çıkmasına neden oldu. Grup içinde ardarda yaşanan çatışmaların ardından Asrın, müzik yaşamına tek başına devam etme kararı aldı. Bu, hem Asrın’ın sahne ve şov tecrübelerini ilerletmesini sağladı hem de yaşadığı olayları notalara dökmesi yolunda önemli bir adım oldu. Bu arada şan ve solfej dersleri alarak, ses tekniğini geliştirerek tüm müzikal birikimini kullanacağı, iddialı, enerjik aynı zamanda duygusal bir pop albümü hazırlamaya başladı. Kendisini çok daha iyi anlatabileceği, müzikal kimliğiyle daha da ön plana çıkabileceği, duygu ve düşüncelerini yorumuyla birleştirebileceği bir albümle hayranlarının karşısına çıkmak için son iki yıl süresince bütün enerjisiyle çalıştı Asrın.
Asrın’ına “Bunu Bil” adını taşıyan ilk solo çalışması 1999 ekiminde müzik marketlerdeki yerini aldı. Bir yılı repertuar bir yılı da stüdyo çalışmasıyla geçen ve iki yılda biten albümün müzik yönetmenliğini ve aranjörlüğünü son dönemin başarılı isimlerinden Ümit Kuzer yaptı. Albümde Asrın’ın "Beni Sevme" ve "Hüzün" adlı iki şarkısının yanı sıra AF albümlerinden tanıdığımız Koray Erentürk'ün, ve Kurban grubunun gitaristi Deniz Yılmaz’ın söz ve besteleri yer alıyor. Ali Güven ve Zeynep Talu’nun da ortak bir çalışmasının bulunduğu albüme Yeşim Dosdoğru bir güfteyle, Altan Çetin de söz ve müzikleriyle destek oldu. Özkan Uğur ve Sevingül Bahadır gibi ünlü isimler de albüme sesleriyle katkıda bulananlar arasında yer alıyor. Çalışmanın ilk video klibi, albüme de ismini veren “Bunu Bil”e çekildi. Yönetmenliğini Ayşe Ersayın’ın yaptığı kliple birlikte Asrın, hayranlarıyla bu sefer tek başına ve tek yürek halinde buluşacağı günün heyecanını yaşıyor.
Basının ve özellikle gençlerin yoğun olarak grubun solistliğini yapan Asrın’a yönelmesi, sanatçının çok fazla ön plana çıkmasına neden oldu. Grup içinde ardarda yaşanan çatışmaların ardından Asrın, müzik yaşamına tek başına devam etme kararı aldı. Bu, hem Asrın’ın sahne ve şov tecrübelerini ilerletmesini sağladı hem de yaşadığı olayları notalara dökmesi yolunda önemli bir adım oldu. Bu arada şan ve solfej dersleri alarak, ses tekniğini geliştirerek tüm müzikal birikimini kullanacağı, iddialı, enerjik aynı zamanda duygusal bir pop albümü hazırlamaya başladı. Kendisini çok daha iyi anlatabileceği, müzikal kimliğiyle daha da ön plana çıkabileceği, duygu ve düşüncelerini yorumuyla birleştirebileceği bir albümle hayranlarının karşısına çıkmak için son iki yıl süresince bütün enerjisiyle çalıştı Asrın.
İlk albümün sağladığı başarının hemen ardından 1997 yılında ikinci albümleri “AF II”yi çıkardılar. Bu yeni albüm de yine birincisinin çizgisinde olmakla birlikte belirgin, pozitif farklılıklar taşıdı. Ancak bu albümdeki en önemli farklılık, Türk Pop Müziği’nin unutulmaz isimlerinden Barış Manço’nun gruba verdiği büyük destekti. Grup, Barış Manço’nun sözlerini Türkçe olarak yeniden yazdığı “Nick The Chopper” adlı ünlü şarkısını “Evelallah” adıyla yeniden yorumladı. Barış Manço sadece albüme şarkı vermekle kalmadı, grubun hayata bakışını da temelden değiştirdi. AF, yeni albümlerinin çıkış parçası “Evelallah”ın da ses getirmesiyle birlikte aynı yıl Kral TV Video Müzik Yarışması’nda ‘Yılın En İyi Grubu’ ödülüne layık görüldü.
Basının ve özellikle gençlerin yoğun olarak grubun solistliğini yapan Asrın’a yönelmesi, sanatçının çok fazla ön plana çıkmasına neden oldu. Grup içinde ardarda yaşanan çatışmaların ardından Asrın, müzik yaşamına tek başına devam etme kararı aldı. Bu, hem Asrın’ın sahne ve şov tecrübelerini ilerletmesini sağladı hem de yaşadığı olayları notalara dökmesi yolunda önemli bir adım oldu. Bu arada şan ve solfej dersleri alarak, ses tekniğini geliştirerek tüm müzikal birikimini kullanacağı, iddialı, enerjik aynı zamanda duygusal bir pop albümü hazırlamaya başladı. Kendisini çok daha iyi anlatabileceği, müzikal kimliğiyle daha da ön plana çıkabileceği, duygu ve düşüncelerini yorumuyla birleştirebileceği bir albümle hayranlarının karşısına çıkmak için son iki yıl süresince bütün enerjisiyle çalıştı Asrın.
Asrın’ına “Bunu Bil” adını taşıyan ilk solo çalışması 1999 ekiminde müzik marketlerdeki yerini aldı. Bir yılı repertuar bir yılı da stüdyo çalışmasıyla geçen ve iki yılda biten albümün müzik yönetmenliğini ve aranjörlüğünü son dönemin başarılı isimlerinden Ümit Kuzer yaptı. Albümde Asrın’ın "Beni Sevme" ve "Hüzün" adlı iki şarkısının yanı sıra AF albümlerinden tanıdığımız Koray Erentürk'ün, ve Kurban grubunun gitaristi Deniz Yılmaz’ın söz ve besteleri yer alıyor. Ali Güven ve Zeynep Talu’nun da ortak bir çalışmasının bulunduğu albüme Yeşim Dosdoğru bir güfteyle, Altan Çetin de söz ve müzikleriyle destek oldu. Özkan Uğur ve Sevingül Bahadır gibi ünlü isimler de albüme sesleriyle katkıda bulananlar arasında yer alıyor. Çalışmanın ilk video klibi, albüme de ismini veren “Bunu Bil”e çekildi. Yönetmenliğini Ayşe Ersayın’ın yaptığı kliple birlikte Asrın, hayranlarıyla bu sefer tek başına ve tek yürek halinde buluşacağı günün heyecanını yaşıyor.
Basının ve özellikle gençlerin yoğun olarak grubun solistliğini yapan Asrın’a yönelmesi, sanatçının çok fazla ön plana çıkmasına neden oldu. Grup içinde ardarda yaşanan çatışmaların ardından Asrın, müzik yaşamına tek başına devam etme kararı aldı. Bu, hem Asrın’ın sahne ve şov tecrübelerini ilerletmesini sağladı hem de yaşadığı olayları notalara dökmesi yolunda önemli bir adım oldu. Bu arada şan ve solfej dersleri alarak, ses tekniğini geliştirerek tüm müzikal birikimini kullanacağı, iddialı, enerjik aynı zamanda duygusal bir pop albümü hazırlamaya başladı. Kendisini çok daha iyi anlatabileceği, müzikal kimliğiyle daha da ön plana çıkabileceği, duygu ve düşüncelerini yorumuyla birleştirebileceği bir albümle hayranlarının karşısına çıkmak için son iki yıl süresince bütün enerjisiyle çalıştı Asrın.