Ataturk ve matematik ile ilgili yazı,
Ataturk ve matematik ile ilgili bilgiler
Mustafa Kemal Ataturk'un yaşamında ilk olağanustu başarısı, 1893 yılında, cocukluk cağında, orta oğrenimi doneminde matematik dersinde olmuş ve bunun sonucu olarak dersin oğretmeni O'nun adına Kemalismini eklemiştir Ataturk, Selanik Askeri Ruştiyesindegecen bu olayla ilgili anısını şoyle anlatıyor :
Ruştiyede en cok matematiğe merak sardım Az zamanda bize bu dersi veren oğretmen kadar belki de daha fazla bilgi edindim Derslerin ustundeki sorularla uğraşıyordum, yazılı sorular duzenliyordum Matematik oğretmeni de yazılı olarak cevap veriyordu Oğretmenimin ismi Mustafa idi, bir gun bana dedi ki:
Oğlum senin de ismin Mustafa benim de Bu, boyle olmayacak, arada bir fark bulunmalı Bundan sonra adın Mustafa Kemal olsun
O zamandan beri ismim gercekten Mustafa Kemal oldu
Oğretmen sert bir adamdı Sınıfta birinci, ikinci tanımıyordu Bir gun bize:
Aramızda kendine kimler guveniyor kalksınlar, onları muzakereci (calıştırıcı) yapacağımdedi
Once duraksadım Ayağa oyleleri kalktı ki ben kalkmamayı tercih ettim Bunlardan birinin calıştırıcılığı altına girdim, calışmanın ortasında daha fazla dayanamadım Ayağa kalkarak :
Ben bundan daha iyi yaparım dedim, bunun uzerine oğretmen beni calıştırıcı yaptı Eski calıştırıcıyı benim muzakerem altına verdi
Askeri Ruştiyeyi bitirdiğimde matematik merakım epeyce ilerlemişti Manastır Askeri İdadisinde matematik pek kolay değildi Bununla uğraşımı surdurdum İdadide iken bıkmaksızın calışıyorduk Sınıfta birinci, ikinci olmak icin hepimizde şiddetli bir gayret vardı Sonunda idadiyi bitirdim Harbiye'ye gectim, burada da matematik merakı suruyordu
Mustafa Kemal, Selanik Askeri Ruştiyesindeyken, matematik oğretmeni yuzbaşı Mustafa efendi sınıfa gelmediğinde, onun yerine bircok kez bu dersi vermiştir Ataturk, yaşamının askeri oğrenim sonrası donemlerini, ulusal ve uluslar arası buyuk savaş ve devrim olayları icinde, aklın ve bilimin kılavuzluğunu izleyen Buyuk Asker, Ulusal ve Cağdaş Devlet kurucusu, Yirminci Yuzyılın Gercek Onderiolarak gecirdi O'nun bu donemlerde, olumunden yaklaşık birbucuk yıl oncesine değin matematikle ne olcude uğraştığını bilmiyoruz Bu konuda, Turk Dil Kurum Başuzmanı ADilacar'ın 10111971 tarihli bir yazısı cok ilginc bilgiler vermektedir Bu yazıdan oğrendiğimize gore, Ataturk olumunden birbucuk yıl kadar once, ucuncu Turk Dil Kurultayından (2431 Ağustos 1936) hemen sonra 19361937 yılı kış aylarında kendi eliyle Geometri adlı bir kitap yazmıştır Ataturk, bunu, birtakım Fransızca geometri kitaplarını okuduktan sonra hazırlamış ve yapıt ilk kez 1937 yılında Geometri oğretenlerle, bu konuda kitap yazacaklara kılavuz olarak Kultur Bakanlığınca yayınlanmıştırBu 44 sayfalık yapıttaki boyut, uzay, yuzey, duzey, cap, yarıcap, kesek kesit, yay, cember, teğet, acı, acıortay, icters acı, dışters acı, taban, eğik, kırık, cekul, yatay, duşey, yondeş, konum, ucgen, dortgen, beşgen, koşegen, eşkenar, ikizkenar, paralelkenar, yanal, yamuk, artı, eksi, carp, bolu, eşit, toplam, oran, orantı, turev, alan, varsayı, gerekce gibi terimler Ataturk tarafından turetilmiştir
Yapıttaki tanımların tumunu Ataturk yazmıştır Her tanım, ilgi kavramı tum oğeleriyle eksiksiz ve acık bicimde anlatmakta, ozel ve temelli nitelikleri icermektedir Gerekli ve yeterli ornekler de verilmiştir Tanınmış bilim tarihcisi Ord Prof Dr Aydın Sayılı, tam bir yetkiyle, bu Geometri kitabını, kucuk fakat anıtsal bir yapıtdiye nitelendirmiştir Ataturk, yaşamının onemli bir kesimini tarihin en buyuk savaşlarından birinin icinde, ulusal ve evrensel sorumluluklar yuklenerek gecirdikten yıllarca sonra, duzenli bir mantık ve bilgi disiplini kesinlikle gerektiren matematik alanında, yeni turettiği terimlerle boylesine ozlu bir yapıtı yazmakla, dil ve matematikteki ustun yeteneğini kanıtlamıştır Ataturk'un yaşamında cok belirgin bir orneğini izlediğimiz gibi, aslında dil ile matematiksel kultur arasında sıkı bağıntı vardır Ataturk'un dehasında, dil ve matematik gibi aklın değişik disiplinleri birbirini karşılıklı olarak hep olumlu yonde etkilemiş ve geliştirmiştir Ataturk, Fen terimleri o suretle yapılmalı ki anlamları ancak istenilen şeyi ifade edebilsindemiş ve bunu, Osmanlıca cok sayıda terimin yerine oz Turkce karşılıklarını turetirken ustun bir başarıyla gercekleştirmiştir Ataturk'u, Geometriadlı yapıtını yazmaya zorlayan nedenleri, O'nun dil calışmalarını yakından izlemek olanağını bulabilen tanınmış dil uzmanı A Dilacar şoyle acıklıyor :
Ataturk hep matematikle uğraşırdı Eski geometri terimleri cok ağdalı idi Ben bile, uzun uzun bu terimleri okuduğum halde, şimdikilerin anlamasındaki gucluğunu daha iyi anlıyorum Pedagojide bir gercek var: Fikir yolunun acık olması, bir ip ucunun bulunması lazımdır Yoksa bir kulce gibi coker Muselles kelimesini ele alalım Arapca okullarımızdan kaldırılmıştır Sulus'ten muştak (turetilmiş) bir kelime olduğunu oğrenci nasıl bilsin ? Arapca soğurucu bir dildir Orneğin musteşrikşarkkelimesinden gelmiş bir kelimedir Onune, ortasına, arkasına birtakım heceler eklenmiş Bunun aslını bulmak bir Arapca gramer meselesidir, Okullarımızdan Arapca, Farsca kaldırılmış olduğundan, oğrenci musellesi kude kelime olarak karşısında gorecektir Ucaklına gelmeyecektir Ama muselles yerine ucgendersek, bir ipucu var Gen, Ataturk'e gore genişliktenalınmıştır Bir ipucu var Dortgendortten gelmiştir Bir ipucu vardır Eşit, denk anlamında olan eşten gelmiştir Ama musavi Arapca bir kelimedir Bu sebeple Ataturk'un prensipleri burada da doğru idi Onun icin bu en ağdalı olan bu bilim dalını ele aldı ve kitabı ornek olarak bıraktı
Ataturk'un matematik terimlerini turetme ve bunları oğretime yerleştirme calışmaları konusunda Prof Dr Vecibe Latıpoğlu, şu bilgileri veriyor:
Ataturk, matematiği iyi bildiği ve sevdiği icin, terim devrimine matematikten başlamıştır, denilebilir Cunku Turk Dili (Belleten)'in Şubat 1937 tarihli yayınından bir ay sonra, Ataturk, ceyb (sinus) ve tece^b (koşmuş)'m Turkce karşılıklarının bulunması icin 29 Mart 1937 tarihli Ulus Gazetesine ilan verdirerek bir yarışma actırmıştır Sonunda hazırlanan butun terimler, Turk Dili (Belleten) dergisinin Ekim 1937 tarihli sayısında yer almıştır Terimler, TurkceOsmanlıca, OsmanlıcaTurkce, FransızcaTurkce olmak uzere sıralanmış ve on sırayı matematik terimleri almıştır Ataturk terim calışmalarının ulkedeki etkisini oğrenmek icin, 1937 yılı sonbaharında, Sivas'a giderek, vaktiyle Sivas Kongresini topladığı lise binasında, dokuzuncu sınıfın geometri dersine girmiştir Bu derste eski terimlerle oğrenimin zorluğunu bir kez daha saptayan Ataturk, Bu anlaşılmaz terimlerle, oğrencilere bilgi verilemezdiyerek kitabı atmış ve sonra tahta başına gecip diliyerine kenar, musellesyerine ucgen, muselles mutesaviyul adlayerine eşkenar ucgen, zaviyeyerine acıterimlerini kullanarak unlu Pısagor teoremini oğrencilere anlatmıştır
Ataturk, bu inceleme gezisinde yanında bulunan Kultur Bakanı Saffet Arıkan'a tum okul kitaplarının yeni terimlerle, hemen yazılması emrini vermiş ve Turkceleştirilmiş terimlerle iki ayda hazırlanan kitaplar butun okullara Kultur Bakanlığınca gonderilmiştir'
Ataturk'un turettiği matematik terimleri ve yaptığı geometri tanımlarının hemen hemen tumu bugune değin değişmeksizin kullanıla gelmiştir O'nun turettiklerinden sadece birkac terim sonradan kucuk olcude değiştirilmiştir Orneğin Fransızca hypothese'in karşılığı olan Osmanlıcıdaki faraziye'nin yerine Ataturk, Turkce varsayıterimini turetmiş ve sonradan bu terim varsayım bicimini almıştır Aynı şekilde O'nun tumey acı, butey acıterimlerinin yerini tumler acı, butunler acıterimleri almıştır Cok az sayıda ve sınırlı olan bu terim değişikliklerini, Ataturk'un dildeki temel ilkesinin doğruluğunun birer kanıtı saymak gerekir Prof Dr Afet İnan, Ataturk'un calışmalarını yıllarca yakından izleyebilmiş insanlardan biri olarak, O'nun bilime ve matematiğe verdiği onemi şoyle belirtiyor:
Ataturk, kendi yetiştiği devrin muspet ilimlerini mesleki uzmanlığı bakımından bellediği vakit, berrak ve muspet bir goruşe sahip olabileceğini ve her hangi bir meseleyi matematiksel bir kesinlikle cozumlemeyi hedef tuttuğunu soylerdi
Prof Dr A İnan, 2511982 tarihli ozel bir yazısında, bu konuyla ilgili olarak şoyle diyor:
Bilindiği gibi ilim konusu iki buyuk bolumde işlenir ve bunlardan faydalanılır: Muspet ilimler, Sosyal ilimler
Ataturk gerek oğrencilik devirlerinde gerekse omru boyunca bu her iki ilimden cok faydalanmıştır Mesela tarih onun icin bir gecmişin hikayesi değil, gunumuzde bu olanlardan ders almanın onemli olduğuna inanmıştır Diğer taraftan asıl muspet ilimlerin başında gelen matematik bilgisi Ataturk icin başlıca bir konudur Cunku matematik insan topluluklarına muspet yol gosteren ve uygulamasında yarar sağlayan muspet bir ilim dalıdır İşte Ataturk bu ilime cok değer verdiği icin hem nazari kısımları cok iyi bellemiş, hem de bunların uygulamasına her bakımdan onem vermiştir Hatta matematik terimlerinin bugun kullandığımız deyimleri tamamen kendi buluşları ile saptamıştır
Ataturk ve matematik ile ilgili bilgiler
Mustafa Kemal Ataturk'un yaşamında ilk olağanustu başarısı, 1893 yılında, cocukluk cağında, orta oğrenimi doneminde matematik dersinde olmuş ve bunun sonucu olarak dersin oğretmeni O'nun adına Kemalismini eklemiştir Ataturk, Selanik Askeri Ruştiyesindegecen bu olayla ilgili anısını şoyle anlatıyor :
Ruştiyede en cok matematiğe merak sardım Az zamanda bize bu dersi veren oğretmen kadar belki de daha fazla bilgi edindim Derslerin ustundeki sorularla uğraşıyordum, yazılı sorular duzenliyordum Matematik oğretmeni de yazılı olarak cevap veriyordu Oğretmenimin ismi Mustafa idi, bir gun bana dedi ki:
Oğlum senin de ismin Mustafa benim de Bu, boyle olmayacak, arada bir fark bulunmalı Bundan sonra adın Mustafa Kemal olsun
O zamandan beri ismim gercekten Mustafa Kemal oldu
Oğretmen sert bir adamdı Sınıfta birinci, ikinci tanımıyordu Bir gun bize:
Aramızda kendine kimler guveniyor kalksınlar, onları muzakereci (calıştırıcı) yapacağımdedi
Once duraksadım Ayağa oyleleri kalktı ki ben kalkmamayı tercih ettim Bunlardan birinin calıştırıcılığı altına girdim, calışmanın ortasında daha fazla dayanamadım Ayağa kalkarak :
Ben bundan daha iyi yaparım dedim, bunun uzerine oğretmen beni calıştırıcı yaptı Eski calıştırıcıyı benim muzakerem altına verdi
Askeri Ruştiyeyi bitirdiğimde matematik merakım epeyce ilerlemişti Manastır Askeri İdadisinde matematik pek kolay değildi Bununla uğraşımı surdurdum İdadide iken bıkmaksızın calışıyorduk Sınıfta birinci, ikinci olmak icin hepimizde şiddetli bir gayret vardı Sonunda idadiyi bitirdim Harbiye'ye gectim, burada da matematik merakı suruyordu
Mustafa Kemal, Selanik Askeri Ruştiyesindeyken, matematik oğretmeni yuzbaşı Mustafa efendi sınıfa gelmediğinde, onun yerine bircok kez bu dersi vermiştir Ataturk, yaşamının askeri oğrenim sonrası donemlerini, ulusal ve uluslar arası buyuk savaş ve devrim olayları icinde, aklın ve bilimin kılavuzluğunu izleyen Buyuk Asker, Ulusal ve Cağdaş Devlet kurucusu, Yirminci Yuzyılın Gercek Onderiolarak gecirdi O'nun bu donemlerde, olumunden yaklaşık birbucuk yıl oncesine değin matematikle ne olcude uğraştığını bilmiyoruz Bu konuda, Turk Dil Kurum Başuzmanı ADilacar'ın 10111971 tarihli bir yazısı cok ilginc bilgiler vermektedir Bu yazıdan oğrendiğimize gore, Ataturk olumunden birbucuk yıl kadar once, ucuncu Turk Dil Kurultayından (2431 Ağustos 1936) hemen sonra 19361937 yılı kış aylarında kendi eliyle Geometri adlı bir kitap yazmıştır Ataturk, bunu, birtakım Fransızca geometri kitaplarını okuduktan sonra hazırlamış ve yapıt ilk kez 1937 yılında Geometri oğretenlerle, bu konuda kitap yazacaklara kılavuz olarak Kultur Bakanlığınca yayınlanmıştırBu 44 sayfalık yapıttaki boyut, uzay, yuzey, duzey, cap, yarıcap, kesek kesit, yay, cember, teğet, acı, acıortay, icters acı, dışters acı, taban, eğik, kırık, cekul, yatay, duşey, yondeş, konum, ucgen, dortgen, beşgen, koşegen, eşkenar, ikizkenar, paralelkenar, yanal, yamuk, artı, eksi, carp, bolu, eşit, toplam, oran, orantı, turev, alan, varsayı, gerekce gibi terimler Ataturk tarafından turetilmiştir
Yapıttaki tanımların tumunu Ataturk yazmıştır Her tanım, ilgi kavramı tum oğeleriyle eksiksiz ve acık bicimde anlatmakta, ozel ve temelli nitelikleri icermektedir Gerekli ve yeterli ornekler de verilmiştir Tanınmış bilim tarihcisi Ord Prof Dr Aydın Sayılı, tam bir yetkiyle, bu Geometri kitabını, kucuk fakat anıtsal bir yapıtdiye nitelendirmiştir Ataturk, yaşamının onemli bir kesimini tarihin en buyuk savaşlarından birinin icinde, ulusal ve evrensel sorumluluklar yuklenerek gecirdikten yıllarca sonra, duzenli bir mantık ve bilgi disiplini kesinlikle gerektiren matematik alanında, yeni turettiği terimlerle boylesine ozlu bir yapıtı yazmakla, dil ve matematikteki ustun yeteneğini kanıtlamıştır Ataturk'un yaşamında cok belirgin bir orneğini izlediğimiz gibi, aslında dil ile matematiksel kultur arasında sıkı bağıntı vardır Ataturk'un dehasında, dil ve matematik gibi aklın değişik disiplinleri birbirini karşılıklı olarak hep olumlu yonde etkilemiş ve geliştirmiştir Ataturk, Fen terimleri o suretle yapılmalı ki anlamları ancak istenilen şeyi ifade edebilsindemiş ve bunu, Osmanlıca cok sayıda terimin yerine oz Turkce karşılıklarını turetirken ustun bir başarıyla gercekleştirmiştir Ataturk'u, Geometriadlı yapıtını yazmaya zorlayan nedenleri, O'nun dil calışmalarını yakından izlemek olanağını bulabilen tanınmış dil uzmanı A Dilacar şoyle acıklıyor :
Ataturk hep matematikle uğraşırdı Eski geometri terimleri cok ağdalı idi Ben bile, uzun uzun bu terimleri okuduğum halde, şimdikilerin anlamasındaki gucluğunu daha iyi anlıyorum Pedagojide bir gercek var: Fikir yolunun acık olması, bir ip ucunun bulunması lazımdır Yoksa bir kulce gibi coker Muselles kelimesini ele alalım Arapca okullarımızdan kaldırılmıştır Sulus'ten muştak (turetilmiş) bir kelime olduğunu oğrenci nasıl bilsin ? Arapca soğurucu bir dildir Orneğin musteşrikşarkkelimesinden gelmiş bir kelimedir Onune, ortasına, arkasına birtakım heceler eklenmiş Bunun aslını bulmak bir Arapca gramer meselesidir, Okullarımızdan Arapca, Farsca kaldırılmış olduğundan, oğrenci musellesi kude kelime olarak karşısında gorecektir Ucaklına gelmeyecektir Ama muselles yerine ucgendersek, bir ipucu var Gen, Ataturk'e gore genişliktenalınmıştır Bir ipucu var Dortgendortten gelmiştir Bir ipucu vardır Eşit, denk anlamında olan eşten gelmiştir Ama musavi Arapca bir kelimedir Bu sebeple Ataturk'un prensipleri burada da doğru idi Onun icin bu en ağdalı olan bu bilim dalını ele aldı ve kitabı ornek olarak bıraktı
Ataturk'un matematik terimlerini turetme ve bunları oğretime yerleştirme calışmaları konusunda Prof Dr Vecibe Latıpoğlu, şu bilgileri veriyor:
Ataturk, matematiği iyi bildiği ve sevdiği icin, terim devrimine matematikten başlamıştır, denilebilir Cunku Turk Dili (Belleten)'in Şubat 1937 tarihli yayınından bir ay sonra, Ataturk, ceyb (sinus) ve tece^b (koşmuş)'m Turkce karşılıklarının bulunması icin 29 Mart 1937 tarihli Ulus Gazetesine ilan verdirerek bir yarışma actırmıştır Sonunda hazırlanan butun terimler, Turk Dili (Belleten) dergisinin Ekim 1937 tarihli sayısında yer almıştır Terimler, TurkceOsmanlıca, OsmanlıcaTurkce, FransızcaTurkce olmak uzere sıralanmış ve on sırayı matematik terimleri almıştır Ataturk terim calışmalarının ulkedeki etkisini oğrenmek icin, 1937 yılı sonbaharında, Sivas'a giderek, vaktiyle Sivas Kongresini topladığı lise binasında, dokuzuncu sınıfın geometri dersine girmiştir Bu derste eski terimlerle oğrenimin zorluğunu bir kez daha saptayan Ataturk, Bu anlaşılmaz terimlerle, oğrencilere bilgi verilemezdiyerek kitabı atmış ve sonra tahta başına gecip diliyerine kenar, musellesyerine ucgen, muselles mutesaviyul adlayerine eşkenar ucgen, zaviyeyerine acıterimlerini kullanarak unlu Pısagor teoremini oğrencilere anlatmıştır
Ataturk, bu inceleme gezisinde yanında bulunan Kultur Bakanı Saffet Arıkan'a tum okul kitaplarının yeni terimlerle, hemen yazılması emrini vermiş ve Turkceleştirilmiş terimlerle iki ayda hazırlanan kitaplar butun okullara Kultur Bakanlığınca gonderilmiştir'
Ataturk'un turettiği matematik terimleri ve yaptığı geometri tanımlarının hemen hemen tumu bugune değin değişmeksizin kullanıla gelmiştir O'nun turettiklerinden sadece birkac terim sonradan kucuk olcude değiştirilmiştir Orneğin Fransızca hypothese'in karşılığı olan Osmanlıcıdaki faraziye'nin yerine Ataturk, Turkce varsayıterimini turetmiş ve sonradan bu terim varsayım bicimini almıştır Aynı şekilde O'nun tumey acı, butey acıterimlerinin yerini tumler acı, butunler acıterimleri almıştır Cok az sayıda ve sınırlı olan bu terim değişikliklerini, Ataturk'un dildeki temel ilkesinin doğruluğunun birer kanıtı saymak gerekir Prof Dr Afet İnan, Ataturk'un calışmalarını yıllarca yakından izleyebilmiş insanlardan biri olarak, O'nun bilime ve matematiğe verdiği onemi şoyle belirtiyor:
Ataturk, kendi yetiştiği devrin muspet ilimlerini mesleki uzmanlığı bakımından bellediği vakit, berrak ve muspet bir goruşe sahip olabileceğini ve her hangi bir meseleyi matematiksel bir kesinlikle cozumlemeyi hedef tuttuğunu soylerdi
Prof Dr A İnan, 2511982 tarihli ozel bir yazısında, bu konuyla ilgili olarak şoyle diyor:
Bilindiği gibi ilim konusu iki buyuk bolumde işlenir ve bunlardan faydalanılır: Muspet ilimler, Sosyal ilimler
Ataturk gerek oğrencilik devirlerinde gerekse omru boyunca bu her iki ilimden cok faydalanmıştır Mesela tarih onun icin bir gecmişin hikayesi değil, gunumuzde bu olanlardan ders almanın onemli olduğuna inanmıştır Diğer taraftan asıl muspet ilimlerin başında gelen matematik bilgisi Ataturk icin başlıca bir konudur Cunku matematik insan topluluklarına muspet yol gosteren ve uygulamasında yarar sağlayan muspet bir ilim dalıdır İşte Ataturk bu ilime cok değer verdiği icin hem nazari kısımları cok iyi bellemiş, hem de bunların uygulamasına her bakımdan onem vermiştir Hatta matematik terimlerinin bugun kullandığımız deyimleri tamamen kendi buluşları ile saptamıştır