zeberus1234
Yeni Üye
Atatürkün dil ile ilgili sözleri kısa
Türk Dili'nin özleştirilmesi, varsıllaştırılıp kamuoyuna bunların benimsetilmesi için bütün yayın araçlarından yararlanmalıyız. Her aydın, hangi konuda olursa olsun, yazarken buna özen gösterebilmeli, konuşma dilimiziyse uyumlu, güzel bir duruma getirmeliyiz.
Başka dillerdeki her bir sözcüğe karşılık olarak dilimizde en az bir sözcük bulmak ya da türetmek gerekir. Bu sözcükler kamuoyuna sunulmalı, böylece, yaygınlaşıp yerleşmesi sağlanmalıdır.
Batı dillerinin hiçbirinden aşağı olmamak üzere, onlardaki kavramları anlatacak keskinliği, açıklığı taşıyan Türk bilim dili terimleri türetilecektir.
Öyle istiyorum ki Türk Dili, bilimsel yöntemlerle kurallarını ortaya koysun. Bütün dallarda yazı yazanlar bütün terimleriyle çoğunluğun anlayabileceği, güzel uyumlu dilimizi kullansınlar.
Dil devriminin amacı, Türk Dili’nin kısırlaştırılması değil genişletilmesidir. Amacımız, Türk Dili'nin öz varsıllığını ortaya çıkarmak, onu dünya dilleri arasında, değerine yaraşır yüksekliğe eriştirmektir.
Türk Dili’nin kendi benliğine, özündeki güzellik ile varsıllığına kavuşması için, bütün devlet kurumlarımızın, özenli, ilgili olması başkoşuldur.
Türk Dili varsıl, geniş bir dildir. Bütün kavramları anlatma yetisi vardır. Yalnız, onun bütün varlıklarını aramak, bulmak, toplamak, onlar üzerinde işlemek gereklidir.
Yeni Türkçe sözcükler önerebiliriz. Bu yönde ısrarla çalışmalıyız. Ancak bunları Türk Dili’nin olgunlaşma akışı içinde yapmalıyız.
Türk ulusu ile Türk Dilini uygarlık tarihinin ve kültür dillerinin dışında görmenin ne yaman bir yanlış olduğunu bütün dünyaya göstereceğiz.
Çocukluğumda elime geçen iki kuruştan birini betiklere (kitaplara) vermeseydim şu anda yaptığım işlerden hiçbirini yapamazdım. Daha çocukken, dersler, betikler arasında yuvarlanırken sezerdim ki bu dilin bir gereksinimi var. O gereksinimin ne olduğunu nasıl elde edileceğini bilmezdim. Ancak kesinlikle bir şeyler yapmak gerektiğini sezerdim.”
Ulusal bilincin ayakta kalabilmesi, uyanık bulunması için dil ile tarih uğrunda çalışmak zorundayız.”
Kültür işlerimiz üzerine ulusça gönüllerimizin titrediğini bilirsiniz. Bu işlerin başında da Türk tarihini doğru temelleri üzerine kurmak; öz Türk Dili’ne değeri olan genişliği vermek için yürekten çalışılmaktayız.
Bizim ulusalcılığımızın esası, dil birliğimizin korunmasıyla olanaklı olacaktır. Türkçe bütün Türkiye’ye egemen olmalıdır.
Ulusal duygu ile dil arasındaki bağ çok güçlüdür. Dilin ulusal ve varsıl olması, ulusal duygunun gelişmesinde başlıca etkendir. Türk Dili dillerin en varsıllarındandır; yeter ki bu dil bilinçle işlensin.”
Ülkesi ile yüksek bağımsızlığını korumasını bilen Türk ulusu, dilini de yabancı diller boyunduruğundan kurtarmalıdır.”
İnanıyorum ki Türk ulusu, Kuran’ı kendi anadilinde okursa asıl benimsediği dinin özünü daha bir derinden ve daha bir bilinçle kavramış olacaktır.
Kesinkes bilinmelidir ki Türk ulusunun ulusal dili ile ulusal benliği bütün yaşamında egemen ve temel olacaktır.
Türk demek Türkçe demektir; ne mutlu Türküm diyene
Türk Dili'nin özleştirilmesi, varsıllaştırılıp kamuoyuna bunların benimsetilmesi için bütün yayın araçlarından yararlanmalıyız. Her aydın, hangi konuda olursa olsun, yazarken buna özen gösterebilmeli, konuşma dilimiziyse uyumlu, güzel bir duruma getirmeliyiz.
Başka dillerdeki her bir sözcüğe karşılık olarak dilimizde en az bir sözcük bulmak ya da türetmek gerekir. Bu sözcükler kamuoyuna sunulmalı, böylece, yaygınlaşıp yerleşmesi sağlanmalıdır.
Batı dillerinin hiçbirinden aşağı olmamak üzere, onlardaki kavramları anlatacak keskinliği, açıklığı taşıyan Türk bilim dili terimleri türetilecektir.
Öyle istiyorum ki Türk Dili, bilimsel yöntemlerle kurallarını ortaya koysun. Bütün dallarda yazı yazanlar bütün terimleriyle çoğunluğun anlayabileceği, güzel uyumlu dilimizi kullansınlar.
Dil devriminin amacı, Türk Dili’nin kısırlaştırılması değil genişletilmesidir. Amacımız, Türk Dili'nin öz varsıllığını ortaya çıkarmak, onu dünya dilleri arasında, değerine yaraşır yüksekliğe eriştirmektir.
Türk Dili’nin kendi benliğine, özündeki güzellik ile varsıllığına kavuşması için, bütün devlet kurumlarımızın, özenli, ilgili olması başkoşuldur.
Türk Dili varsıl, geniş bir dildir. Bütün kavramları anlatma yetisi vardır. Yalnız, onun bütün varlıklarını aramak, bulmak, toplamak, onlar üzerinde işlemek gereklidir.
Yeni Türkçe sözcükler önerebiliriz. Bu yönde ısrarla çalışmalıyız. Ancak bunları Türk Dili’nin olgunlaşma akışı içinde yapmalıyız.
Türk ulusu ile Türk Dilini uygarlık tarihinin ve kültür dillerinin dışında görmenin ne yaman bir yanlış olduğunu bütün dünyaya göstereceğiz.
Çocukluğumda elime geçen iki kuruştan birini betiklere (kitaplara) vermeseydim şu anda yaptığım işlerden hiçbirini yapamazdım. Daha çocukken, dersler, betikler arasında yuvarlanırken sezerdim ki bu dilin bir gereksinimi var. O gereksinimin ne olduğunu nasıl elde edileceğini bilmezdim. Ancak kesinlikle bir şeyler yapmak gerektiğini sezerdim.”
Ulusal bilincin ayakta kalabilmesi, uyanık bulunması için dil ile tarih uğrunda çalışmak zorundayız.”
Kültür işlerimiz üzerine ulusça gönüllerimizin titrediğini bilirsiniz. Bu işlerin başında da Türk tarihini doğru temelleri üzerine kurmak; öz Türk Dili’ne değeri olan genişliği vermek için yürekten çalışılmaktayız.
Bizim ulusalcılığımızın esası, dil birliğimizin korunmasıyla olanaklı olacaktır. Türkçe bütün Türkiye’ye egemen olmalıdır.
Ulusal duygu ile dil arasındaki bağ çok güçlüdür. Dilin ulusal ve varsıl olması, ulusal duygunun gelişmesinde başlıca etkendir. Türk Dili dillerin en varsıllarındandır; yeter ki bu dil bilinçle işlensin.”
Ülkesi ile yüksek bağımsızlığını korumasını bilen Türk ulusu, dilini de yabancı diller boyunduruğundan kurtarmalıdır.”
İnanıyorum ki Türk ulusu, Kuran’ı kendi anadilinde okursa asıl benimsediği dinin özünü daha bir derinden ve daha bir bilinçle kavramış olacaktır.
Kesinkes bilinmelidir ki Türk ulusunun ulusal dili ile ulusal benliği bütün yaşamında egemen ve temel olacaktır.
Türk demek Türkçe demektir; ne mutlu Türküm diyene