Atatürk'un Etkilendiği Duşunurler

SoruCevap

Yeni Üye
Çözümler
1
Tepkime
57
Yaş
36
Coin
256,936
Ataturku etkileyen duşunurler
Ataturk ’u Etkileyen Duşunurler ve Kitaplar
Ataturkun fikir hayatını etkileyen duşunurler


Turkiye Cumhuriyeti'nin banisi kabul edilen Mustafa Kemal' in duşunce yapısını etkileyen olaylar, duşunurler, yazarlar ve kitaplar soz konusu olduğunda, O'nun salt bir olayın ya da bir duşunce akımının izleyicisi olmayıp, değişik goruş ve duşuncelerden etkilendiği belirginleşmektedir Ama Mustafa Kemal'in kendine ozgu bir bileşkeye ulaştığı kulturel ve duşunsel ceşitliliğinin hepsi de batılı paradigmaya dayanmaktadır

1Fransız Devrimi etkeni:

Kitapta M Kemal'in onemli tarihsel bir donemecte dunyaya geldiği ve o donemeci iki buyuk olgunun belirlediği vurgulanmaktadır Birincisi Fransız Devrimi'nin buyuk etkileri, ikincisi Osmanlı İmparatorluğu'nun cokuşu Bu tarihsel donemecte, M Kemal Fransız Devrimi'nin ulusalcılığından etkileniyor ve bu O'nun duşuncesinin mayasını oluşturuyor Ayrıca Fransız devrimi ve devrimin duşunurleri ile ilgili ilk bilgileri Manastır Askeri İdadisi'de oğreniyor Manastır'da yabancı dil oğrenimine onem veriliyor M Kemal, Fransızcasını ilerletmek icin de Fransızca kitaplar okuyor (s6)

2Akılcılığın ve Olguculuğun izleri:

Kitapta Ataturk'un duşuncelerinde ve gercekleştirdiği devrimlerin temellerinde Akılcılık ve Pozitivizm'in izleri bulunduğu ozellikle din konusunda ve Laiklik anlayışında Akılcı goruşun tum ozelliklerin bulunduğu onemle vurgulanıyor

Bu bağlamda M Kemal 'in okuduğu ve uzerinde durduğu isimler şunlardır:

Jean –Jacgues Rousseau ve Cumhuriyet:

Şerafettin Turan, Ataturk'un, Fransa devriminin duşunsel hazırlayıcıları arasında uzerinde en cok durduğu, eserlerini okuduğu ve kendi duşunce ağının oluşmasında en cok yaralandığı isimlerin başında JJ Rousseau'nun geldiğini belirtiyor Ayrıca daha okul yıllarında JJ Rousseau'yu okumuş, bu Fransız duşunurunun kişi icin ozgurlukcu, toplumda siyasal rejim olarak ta cumhuriyetci olmasından etkilenmiştir Bir de M Kemal Rousseau'nun tum eserlerini incelediğini TBMM kursusunden acıklamıştır Jean –Jacgues Rousseau'yu baştan sona okuyunuz! Ben okudum(s14)

Etkilendiği ve okuduğu diğer bir isimde Montesguieu'dur Bir monarşi yanlısı olan Montesguieu'nun Kanunların Ruhu adlı unlu eserini incelemiş bu kitapta, Artun Unsal'ın da belirttiği gibi ozellikle Cumhuriyet'le ilgili bolumler uzerinde durmuş ve Cumhuriyet'in bir erdem rejimiolduğunun anlatıldığı satırların altını cizmesi dikkati cekmektedir Montesguieu'nun bu kitabı Cumhuriyet'in ilk yıllarında Turkceye cevrilerek Milli Eğitim Bakanlığınca batırılmıştır Kant hakkında da Kant ve Felsefesi adlı bir inceleme yayımlanmıştır 1916'da okuduğu kitaplar arasında yer alan diğer bir isimde Şehbenderzade Ahmet Hilmi'nin Allah'ı İnkar Mumkun mudur?adlı kitabıdır ki eserin bir bolumu Auguste Comte ve Felsefesibaşlığını taşımaktadır

MEŞRUTİYET DONEMİ DUŞUNURLERİ

Ziya Gokalp ve Ataturk:

Kemalizm'e bir ideolog arayanlar, en cok Ziya Gokalp uzerinde durmuşlardır Bu konuda kısaca aktarımlarda bulunan yazar, değişik goruşlerin ortaya atıldığını belirtip kimi inceleyicilerin, Gokalp'i Turk devriminin duşun mimarıolarak değerlendirdiğini, kimi araştırmacıların da Gokalp'i Ataturk devriminin filozofu olarak gormenin yanlışolduğunu belirtiyor

Turan'a gore, Gokalp'in fikirleri ve goruşleri ile Ataturk'un duşunceleri ve uygulamaları arasında genelde bir benzeyiş olsa da Gokalp'i Kemalizm'in biricik ideologu mimarıkabul etmeğe de olanak yoktur

Pozitivizm, uluculuk, halkcılık, laiklik, uygarlık, dilde ozleşme, kadın hakları vb… konularda Goklap'in duşunceleri ile M Kemal 'in goruşleri ve eylemleri arsında onemli ayrılıklar goze carptığı her şeyden evvel Gokalp'in ulus tanımı ile Ataturk'un ulus anlayışının birbirinden farklı olduğunun altı ciziliyor (Ki bu tespit doğrudur Ziya Gokalp Turkculuğun Esasları adlı kitabında belirttiği gibi ırkcılığa karşıdır ve ulusu kulturel temelde tanımlamaktadır Mustafa Kemal'in ulus tanımı ise ilk once İttihad Terakki'nin ırk temelli Orta Asya'ya, sonra da Hititlere dayanan beyaz ırka dayanmaktaydı)

Ayrıca Ataturk'un onculuğunu yaptığı dilde devrim ile Gokalp'in Lisani Turkculuk goruşu arasında da derin ayrılıkların olduğu Z Gokalp'in yabancı kokenli sozcukleri dilden atılmaması, ustelik batı kaynaklı sozcuklere de Arapca ve Farcadan yararlanılarak karşılıklarının bulunması gerektiğini savunurken, buna karşın Ataturk Turkcenin yabancı dillerin boyunduruğundan kurtarılmasıgerektiğine inandığı onemle vurgulanıyor

M Kemla'in oğretimin birleştirilmesi (Tevhidi tedrisat)' ne yonelirken Halk, medreseliler, mekteplilerdiye '3' e bolunmuş olan eğitim ve oğretimin birleştirilmesi konusunda Gokalp'ten etkilendiği ancak Yeni Turk Alfabesi gibi bir devrim yapılması, Gokalp'in duşuncesinde yer almadığı belitilmektedir

TARİHSEL DAYANAK

I Turk Tarihinin Eskiliği: Mustafa Celalettin – Leon Cahun:

M Kemal'in olaylara tarihsel acıdan bakma konusunda ilk etkileri Manastır İdadisi'ndeki bilgileri dışında, Mustafa Celalettin ile Leon Cahun 'un kitapları ve Cumhuriyet'in ilk yıllarında Turkceye cevrilen Deguigne'nin unlu yapıtı yer aldığı belirtiliyor

Aslen Polonyalı olup 1848 ihtilallerinden sonra Turkiye'ye goc eden ve Muslumanlığı kabul ederek Turkleşen M Celalettin, Turklerden başlı başına bir halk olarak soz eden bir yazarolarak tanınmış ve 1870'de yazdığı Eski ve Modern Turkler adlı kitabında, Turklerle Ariani kavimler arasındaki ırk yakınlığı konusunu işlemiştir

Turan, M Kemal'in yazı devrimi ile tarih ve dil calışmalarının yanısıra, Halifeliğin kaldırılması konusunda kendisinin – ayrıntılarda olmasa bile – MCelalettin'inin yazdıklarında da bir dayanak bulduğunun kabul edilmesi gerektiğini vurguluyor

Leon Cahun'a gelince, Turk tarihi, Turkce ve ozellikle Orta Asya Turkleri ile ilgili araştırmaları ile un yapan bu Fransız tarihcinin 1896'da yayımlanan ve Timur donemine gelinceye kadar Asya'daki Turk tarihini iceren kitabını M Kemal 'in genclik yıllarında okuduğu ve bu yapıttan Cumhuriyet 'in ilk doneminde de yararlandığı, ozel kitaplığındaki nushaya koyduğu işaretlerden anlaşıldığı soylenmektedir

2 Turk Tarihi ve Uygarlığını Bir butun Olarak Ele Alma: Deguignes:

Ataturk'un Turk tarihini değerlendirme ve olayları tarihsel surec icinde ele alma konusunda en cok yaralandığı ve etkilendiği isim Deguignes olduğu belirtilmektedir 17561758 yıllarında '5'cilt olarak Paris'te yayımlanan, İslamiyetten onceki donemde de bir Turk tarihinin varolduğunu gosteren eseri Cumhuriyetin ilk yılında Turkceye cevrilmiş ve Huseyin Cahit Yalcın'ın Hunların, Turklerin, Moğolların, ve daha sair Tatarların Tarihi Umumisi adıyla yaptığı bu cevir 1924'de basılmıştır Ataturk'un tarih calışmalarında bu ceviriden yaralandığı, Deguignes'in kimi duşuncelerini paylaştığı, dahası kimi metinleri doğrudan doğruya bu yapıta dayanarak hazırladığı anlatılmaktadır

Turk Tarih Kurumunca Liseler icin ders kitabı olarak hazırlanan Tarih II adlı kitap ve İslam Tarih konusunda Deguignes'ten yaralandığı ayrıca Ataturk'un daha cok Hunlar ve Buyuk Selcuklular donemi ve Tuğrul bey ve Alparslan donemi uzerinde durduğu ve bu bilgileri Deguignes'ten aldığı belirtilmektedir

Deguignes'nin kitabının III Cildinde '21'sayfa tutan o donem olaylarını Ataturk '12' sayfaya indirmesi Turan'a gore bu karşılaştırmanın bile Ataturk 'un bu Fransız tarihciden ne denli etkilendiğini kanıtlamaya yeterli olduğunun altını cizmektedir O'nun yazdığı bu metinler Anıtkabir'deki Ataturk Arşivinde bulunmaktadır(s31)

3 İslam Tarihini Değişik Bir Acıdan Yorumlama : Leone Caetani :

Ataturk'un İslam tarihi ve Hilafet sorunu icin yaralandığı ve etkilendiği eserlerin başında Leone Caetani'nin unlu İslam Tarihi'nin geldiği belirtiliyor

Ataturk'un İslam tarihi notlarını ve ozellikle Muhammed'in savaşlarını yazarken buyuk olcude Leone Caetani'ye dayandığını İslamiyet ve hilafet hakkındaki duşuncelerinin oluşmasında Caetani'nin değerlendirmelerinin buyuk etkisi olduğunu soyleyen Turan buna en belirgin bir kanıt olarak İslamiyette hilafet'in nasıl başladığı konusunda Caetani'nin yazdıklarının M Kemal tarafından paylaşıldığının dikkat cekici olduğunu vurguluyor

Buna ornek olarak da Ataturk'un şu sozlerini delil gostermektedir:

Kur'an'da oğrendiğimize gore, Muhammed hic değişmeden yaşamış bir insan değildi ; o da hayat ve hadislerin zaruri icapları karşısında adeta her gun değişmiştir

Muhammed, İbtida Allah'ın resuluyum diye ortaya cıkmamıştır ; bunu duşunmemiştir Bu duşunce senelerce mucadele ettikten sonra kendisinde hasıl olmuştur (s35)

Turan, Ataturk'un Leone Caetani'nin İslam Tarihi ve Muhammed'in liderliğini anlatan paragrafların başına muh(Muhim Onemli) işaretini koyması ve sayfa kenarına '4' paralel cizgiyle işaretlemesi, Leone Caetani'nin değerlendirmesine katılmasının acık delili olduğunu vurgulayarak O'nun batılı duşunurlerden etkilenmesini idealize etmeye calışmaktadır

4 Uygarlık ve Irk Sorunu : J Gobineau'dan E Pittard'a :

Ataturk'un, ustun ırk kuramının esas kaynağı olan JA Gobineau'dan, EPittard'a gelinceye kadar pek cok ismi okuduğu belirtiliyor ve ozel kitaplığında bulunan soz konusu kitaplara koyduğu işaretlerde dikkat ceken noktanın, O'nun Turkler hakkında verilen bilgiler uzerine eğilmiş olmasıdır

M Kemal 'in Gobineau'nun eserinde işaretlediği yer, bundan 5000 yıl once Turan adıyla eski yurtlarından cıkan Sarı Irktan kavimlerin baskısıyla beyaz kavimlerin yer değiştirmek zorunda kaldıkları bilgisidir Turan'a gore burada Ataturk icin onem taşıyan noktanın, Sarı Irkın Beyaz Irkı daha batıya itmesi değil, yeryuzunde ilk uygarlıkların doğuşunda, Turan'dan yani Orta Asya'dan bir goc dalgasının rol oynamasıdır

Bunların dışında Ataturk'un Gobineau'nun kitabında, MO II yy Cin'in batısında yerleşen beyaz ırktan kavimler arasında Yueci ve Vusunlarn da bulunduğunu, buyuk coğunluğunun sarı ırktan olan

Cengiz'in ordusunda beyazlarında gorulduğunu belirten yerleri işaretlemiş olması, O'nun her yerde Turk ve Turklukle ilgili bilgileri değerlendirdiği soylenmektedir

Turan'a gore M Kemal 'in aşağıda belirteceğimiz gibi, ırklar ve uygarlıklar konusunda E Pittard'ın goruşlerini kabul etmesindeki en buyuk neden O'nun Anadolu Neolitik kulturunu ve Balkanlardaki ve Anadolu'daki Turklerin antropolojik ozelliklerini araştıran bir uzman oluşunun payı vardır Zira Birinci Turk Tarih Kurultayında ırklar ve uygarlıklar konusunu uzerinde konuşanların en cok bu İsvicreli Profesorun goruşlerine yer verdikleri belirtilmektedir

Ataturk'un 1937'deki İkinci Tarih Kurultayına katılan Pittard'ın Irklar ve Tarih, Tarihe Etnolojik Giriş adlı eserini cok dikkatle incelemiş ve Pittard'ın ırkları kan yakınlığı ve milliyet, dil, geleneklergibi yapay sınıflandırmalara olanak veren doğal ayrılıkların belirlediği bir fiziksel turdeki devamlılıkdiye tanımlaması, Ataturk'ce benimsenmiş ayrıca O'nun soz konusu kitabın gerek Onsoz'unde gerekse metninde yer alan bu tanımı işaretleyip yanına dikkatanlamına Dharfini yazmış olması bunun kanıtı olduğu kitapta vurgulanmaktadır(s46)
 
Üst Alt