Ayasofya ve Tarihi

SoruCevap

Üye
Çözümler
1
Tepkime
62
Yaş
36
Coin
256,936
İstanbul’da Bizans devrinden kalan en unlu kilisedir 1453′te Fatih Sultan Mehmed’in İstanbul’u almasıyla camiye cevrilmiş, 1935′te muze oluncaya kadar bu amacla kullanılmıştır
imagesayasofyavetarihi5ad6c582b3858
Buyuk Kostantinos’un İstanbul’u imparatorluk merkezi haline getirip kenti yeni baştan ele alması sırasında bugunku Ayasofya’nın yerinde bir kilise yaptırılmış, MS326 yıllarına rastlayan bu ilk yapıdan sonra MS 360′ta imparatorun oğlu Konstantinos kucuk geldiği veya bir depremde yıkıldığı icin yapıyı yeni baştan daha buyuk olarak ele aldırmıştır

Buyuk kilise (Megale Ekklesia) adıyle anılan ve bazilikal bir plan gosterdiği sanılan yapı V yuzyıldan sonra daha cok Hagia Sophia adıyle tanınmış ve bu ad sonuna kadar yaşamıştır

404 tarihinde bir ayaklanma sırasında yanan kilisenin yerine Theodosios II devrinde 415′te yapılan yenisinin bazı kısımları bugunde gorulmektedir Bu yapının batı yuzunu suslediği anlaşılan sutunlu galeri ile narteks duvarlarını bir kısmı 1935 yılında yapılan kazılarla bugunku Ayasofya’nın batı avlusunda ortaya cıkmıştır

532 yılında cıkan yangından Ayasofya kurtulamamış, ayaklanmadan sonra Justinianos’un cağında ikinci bir orneği olmayacak buyuklukte ve ozellikte bir yapı istemesi uzerine, devrin iki onemli mimarından Aydınlı Anthemios ile Miletoslu İsidoros sorumluluğu yuklenmişler, yangınların etkileyemeyeceği her turlu malzemenin en zengin şekilde kullanılacağı bir kilisenin yapımına girişmişler 537 tarihinde tamamlanan yapı, buyuk bir acılış toreninden sonra imparatorun “Ey Suleyman seni gectim demesine sebep olacak kadar etkileyici olmuştu

Zaman icerisinde bircok yangın ve deprem atlatan Ayasofya, 29 Mayıs 1453′te İstanbul’un Turkler tarafından alınmasından sonra Fatih Sultan Mehmet tarafından camiye cevrilmiş ilk Cuma namazı burada kılınmıştı Camiye cevrilmesi sırasında yapının ana cizgileri korunmuş, figurlu mozaiklere bile dokunulmamıştır Bunlar ancak Kanuni devrinde badanayla ortulmuştur

Guneydoğudaki buyuk dayanak duvarların Fatih devrinde yapıldığı, ayrıca tuğla minarenin eklendiği kabul edilir Sultan İkinci Bayezid devrindeyse kuzeybatıdaki ince minare, Sultan İkinci Selim devrinde de Mimar Sinan tarafından batıdaki iki kalın minare eklenmiş ve yer yer dayanaklarla kuvvetlendirilmiştir Mimar Sinan’ın yaptığı dayanaklar ve onarımlar yapının bugune kadar ulaşabilmesini sağlamıştır

Bu yapının cevresinde Bizans devrinden kalan ek yapılar vaftizhane ve hazine dairesidir Bu ek yapılardan vaftizhane Osmanlı devrinde Sultan Mustafa ve İbrahim’in turbesi olmuş, Sultan İkinci Selim turbesi Mimar Sinan, Sultan Ucuncu Murad turbesi de Davut Ağa tarafından yapılmıştır Ayrıca Sultan Ucuncu Mehmed’in kendi turbesi, bir okul binası, Sultan Birinci Mahmud doenminden ozellikler taşıyan bir şadırvan ve imaret yapının
Ayasofya, bircok ozelliğiyle uzun yıllar bircok mimarı etkilemiş, ceşitli devirlerde gorduğu ek ve onarımlarla bugunku şeklini almış bir yapıdır Mimari ve susleme zenginliğinin yanı sıra her devirde eklenen efsaneleriyle de buyuk bir gecmişi icinde saklamaktadır
 

Create an account or login to comment

You must be a member in order to leave a comment

Create account

Create an account on our community. It's easy!

Log in

Already have an account? Log in here.

Üst Alt