zeberus1234
Yeni Üye
Babasız Hakkın ve Yetime Destek Hakkında Ayetler
Bir Zamanlar biz, İsrailoğullarından: Yalnızca Allah'a kulluk edeceksiniz, asılbabaya, yakın akrabaya, yetimlere, yoksullara iyilik edeceksiniz diye söz almış ve «İnsanlara hoş laf söyleyin, namazı kılın, zekâtı verin» diye de emretmiştik Sonunda azınız müstesna, yüz çevirerek dönüp gittiniz
Bakara : 83
İyilik, yüzlerinizi doğu ve batı tarafına çevirmeniz değildir Ana iyilik, o kimsenin yaptığıdır ki, Allah'a, ahiret gününe, meleklere, kitaplara, peygamberlere inanır (Allah'ın rızasını gözeterek) yakınlara, yetimlere, yoksullara, yolda kalmışlara, dilenenlere ve kölelere sevdiği maldan harcar, namaz kılar, zekât verir Mukavele yaptığı süre sözlerini yerine getirir Sıkıntı, hastalık ve savaş zamanlarında sabreder İşte içten olanlar, bu vasıfları taşıyanlardır Müttakîler ancak onlardır!
Bakara : 177
Sana (Allah yolunda) ne harcayacaklarını soruyorlar De ki: Maldan harcadığınız şey, ebeveyn, yakınlar, yetimler, fakirler ve yolcular için olmalıdır Kuşkusuz Allah yapacağınız her hayrı bilir
Bakara : 215
Dünya ve öbür dünya hakkında (lehinize olan davranışları düşünün ve ona göre hareket edin) Sana yetimler hakkında soruyorlar De oysa: Onları iyi yetiştirmek (yüz üstü bırakmaktan) daha hayırlıdır Eğer onlarla birlikte yaşarsanız, (unutmayın ama) onlar sizin kardeşlerinizdir Allah, işleri bozanla düzelteni bilir Eğer Allah dileseydi, sizi de zahmet ve meşakkate sokardı Çünkü Allah güçlüdür, hakîmdir
Bakara : 220
Yetimlere mallarını verin, temizi kirli olanla değişmeyin, onların mallarını kendi mallarınıza katarak (kendi malınızmış gibi) yemeyin; çünkü bu, büyük bir günahtır
Nisâ : 2
Eğer (kendileriyle evlendiğiniz takdirde) yetimlerin haklarına riayet edememekten korkarsanız beğendiğiniz (ya da size helâl olan) kadınlardan ikişer, üçer, dörder alın Haksızlık yapmaktan korkarsanız bir tane alın; yoksa da sahip olduğunuz (cariyeler) ile yetinin Bu, adaletten ayrılmamanız için en yerinde olanıdır
Nisâ : 3
Evlilik çağına gelinceye değin yetimleri (gözetip) deneyin, eğer onlarda akılca bir olgunlaşma görürseniz derhal mallarını kendilerine verin Büyüyecekler (de geri alacaklar) diye o malları israf ile ve ivedi elden yemeyin Zengin olan (veli) iffetli olmaya çalışsın, yoksul olan da (gereklilik ve emeğine) uygun olarak yesin Mallarını kendilerine verdiğiniz zaman yanlarında tanık bulundurun Hesap sorucu olarak da Allah yeter
Nisâ : 6
(Mirastan payı olmayan) yakınlar, yetimler ve yoksullar miras taksiminde hazır bulunursa bundan, onları da rızıklandırın ve onlara hoş söz söyleyin
Nisâ : 8
Haksızlıkla yetimlerin mallarını yiyenler kuşkusuz karınlarına oysa ateş tıkınmış olurlar; zaten onlar alevlenmiş ateşe gireceklerdir
Nisâ : 10
Allah'a ibadet edin ve O'na hiçbir şeyi karşılıklı koşmayın Anababaya, akrabaya, yetimlere, yoksullara, yakın komşuya, uzak komşuya, yakın arkadaşa, yolcuya, ellerinizin aşağıda bulunanlara (köle, cariye, hizmetçi ve benzerlerine) iyi davranın; Allah kendini beğenen ve defalarca böbürlenip duran kimseyi sevmez
Nisâ : 36
Senden kadınlar hakkında fetva istiyorlar De oysa, onlara ait hükmü size Allah açıklıyor: Kitap'ta, kendileri için yazılmışı (mirası) vermeyip nikâhlamak istediğiniz babasız kadınlar, biçare çocuklar ve yetimlere aleyhinde âdil davranmanız hakkında size okunan âyetler (Allah'ın hükmünü açıkça ortaya koymaktadır) Hayırdan ne yaparsanız şüphesiz Allah onu bilmektedir
Nisâ : 127
Kuşkusuz bu, benim direkt olarak yolumdur Buna uyun (Diğer) yollara uymayın Zira o yollar sizi Allah'ın yolundan ayırır İşte sakınmanız için Allah size bunları emretti
En'âm : 153
Yetimin malına, rüşdüne erinceye kadar, oysa en hoş bir niyetle yaklaşın Verdiğiniz sözü de yerine getirin Çünkü verilen söz, sorumluluğu gerektirir
İsrâ : 34
«Duvara gelince, şehirde iki yetim çocuğun idi; aşağıda da onlara ait bir hazine vardı; babaları ise iyi bir kimse idi Rabbin istedi fakat, o iki çocuk güçlü çağlarına erişsinler ve Rabbinden bir rahmet olarak hazinelerini çıkarsınlar Ben bunu da kendiliğimden yapmadım İşte, hakkında sabredemediğin şeylerin iç yüzü budur»
Kehf : 82
Hayır! Doğrusu siz yetime ikram etmiyorsunuz, yoksulu yedirmeye birbirinizi özendirme etmiyorsunuz Haram helâl demeden mirası yiyorsunuz Malı fazla biçimde seviyorsunuz
Fecr : 17
Fakat o, sarp yokuşu aşamadı O sarp tepecik nedir bilir misin? Esir azat etmek veya açlık gününde yakını olan bir yetimi, yoksa açaçık bir yoksulu doyurmaktır
Beled : 14
Öyleyse yetimi sakın ezme
Duhâ : 9 *
Bir Zamanlar biz, İsrailoğullarından: Yalnızca Allah'a kulluk edeceksiniz, asılbabaya, yakın akrabaya, yetimlere, yoksullara iyilik edeceksiniz diye söz almış ve «İnsanlara hoş laf söyleyin, namazı kılın, zekâtı verin» diye de emretmiştik Sonunda azınız müstesna, yüz çevirerek dönüp gittiniz
Bakara : 83
İyilik, yüzlerinizi doğu ve batı tarafına çevirmeniz değildir Ana iyilik, o kimsenin yaptığıdır ki, Allah'a, ahiret gününe, meleklere, kitaplara, peygamberlere inanır (Allah'ın rızasını gözeterek) yakınlara, yetimlere, yoksullara, yolda kalmışlara, dilenenlere ve kölelere sevdiği maldan harcar, namaz kılar, zekât verir Mukavele yaptığı süre sözlerini yerine getirir Sıkıntı, hastalık ve savaş zamanlarında sabreder İşte içten olanlar, bu vasıfları taşıyanlardır Müttakîler ancak onlardır!
Bakara : 177
Sana (Allah yolunda) ne harcayacaklarını soruyorlar De ki: Maldan harcadığınız şey, ebeveyn, yakınlar, yetimler, fakirler ve yolcular için olmalıdır Kuşkusuz Allah yapacağınız her hayrı bilir
Bakara : 215
Dünya ve öbür dünya hakkında (lehinize olan davranışları düşünün ve ona göre hareket edin) Sana yetimler hakkında soruyorlar De oysa: Onları iyi yetiştirmek (yüz üstü bırakmaktan) daha hayırlıdır Eğer onlarla birlikte yaşarsanız, (unutmayın ama) onlar sizin kardeşlerinizdir Allah, işleri bozanla düzelteni bilir Eğer Allah dileseydi, sizi de zahmet ve meşakkate sokardı Çünkü Allah güçlüdür, hakîmdir
Bakara : 220
Yetimlere mallarını verin, temizi kirli olanla değişmeyin, onların mallarını kendi mallarınıza katarak (kendi malınızmış gibi) yemeyin; çünkü bu, büyük bir günahtır
Nisâ : 2
Eğer (kendileriyle evlendiğiniz takdirde) yetimlerin haklarına riayet edememekten korkarsanız beğendiğiniz (ya da size helâl olan) kadınlardan ikişer, üçer, dörder alın Haksızlık yapmaktan korkarsanız bir tane alın; yoksa da sahip olduğunuz (cariyeler) ile yetinin Bu, adaletten ayrılmamanız için en yerinde olanıdır
Nisâ : 3
Evlilik çağına gelinceye değin yetimleri (gözetip) deneyin, eğer onlarda akılca bir olgunlaşma görürseniz derhal mallarını kendilerine verin Büyüyecekler (de geri alacaklar) diye o malları israf ile ve ivedi elden yemeyin Zengin olan (veli) iffetli olmaya çalışsın, yoksul olan da (gereklilik ve emeğine) uygun olarak yesin Mallarını kendilerine verdiğiniz zaman yanlarında tanık bulundurun Hesap sorucu olarak da Allah yeter
Nisâ : 6
(Mirastan payı olmayan) yakınlar, yetimler ve yoksullar miras taksiminde hazır bulunursa bundan, onları da rızıklandırın ve onlara hoş söz söyleyin
Nisâ : 8
Haksızlıkla yetimlerin mallarını yiyenler kuşkusuz karınlarına oysa ateş tıkınmış olurlar; zaten onlar alevlenmiş ateşe gireceklerdir
Nisâ : 10
Allah'a ibadet edin ve O'na hiçbir şeyi karşılıklı koşmayın Anababaya, akrabaya, yetimlere, yoksullara, yakın komşuya, uzak komşuya, yakın arkadaşa, yolcuya, ellerinizin aşağıda bulunanlara (köle, cariye, hizmetçi ve benzerlerine) iyi davranın; Allah kendini beğenen ve defalarca böbürlenip duran kimseyi sevmez
Nisâ : 36
Senden kadınlar hakkında fetva istiyorlar De oysa, onlara ait hükmü size Allah açıklıyor: Kitap'ta, kendileri için yazılmışı (mirası) vermeyip nikâhlamak istediğiniz babasız kadınlar, biçare çocuklar ve yetimlere aleyhinde âdil davranmanız hakkında size okunan âyetler (Allah'ın hükmünü açıkça ortaya koymaktadır) Hayırdan ne yaparsanız şüphesiz Allah onu bilmektedir
Nisâ : 127
Kuşkusuz bu, benim direkt olarak yolumdur Buna uyun (Diğer) yollara uymayın Zira o yollar sizi Allah'ın yolundan ayırır İşte sakınmanız için Allah size bunları emretti
En'âm : 153
Yetimin malına, rüşdüne erinceye kadar, oysa en hoş bir niyetle yaklaşın Verdiğiniz sözü de yerine getirin Çünkü verilen söz, sorumluluğu gerektirir
İsrâ : 34
«Duvara gelince, şehirde iki yetim çocuğun idi; aşağıda da onlara ait bir hazine vardı; babaları ise iyi bir kimse idi Rabbin istedi fakat, o iki çocuk güçlü çağlarına erişsinler ve Rabbinden bir rahmet olarak hazinelerini çıkarsınlar Ben bunu da kendiliğimden yapmadım İşte, hakkında sabredemediğin şeylerin iç yüzü budur»
Kehf : 82
Hayır! Doğrusu siz yetime ikram etmiyorsunuz, yoksulu yedirmeye birbirinizi özendirme etmiyorsunuz Haram helâl demeden mirası yiyorsunuz Malı fazla biçimde seviyorsunuz
Fecr : 17
Fakat o, sarp yokuşu aşamadı O sarp tepecik nedir bilir misin? Esir azat etmek veya açlık gününde yakını olan bir yetimi, yoksa açaçık bir yoksulu doyurmaktır
Beled : 14
Öyleyse yetimi sakın ezme
Duhâ : 9 *