Batılılaşma Nedir?

SoruCevap

Üye
Çözümler
1
Tepkime
62
Yaş
36
Coin
256,936
Batılılaşma Batılılaşma Nedir?


Batı medeniyetini veya batılı milletleri taklit cime, onlara benzeme harekeli ( Batılılaşma, garbhlaşma, avrupalılaşma, modernleşme, as*rileşme, cağdaşlaşma da denir)

Avrupanın (sonradan Amerikanın da) başta teknolojisi olmak uzere siyasi, sosyal ve hatta kulturel sistemini aktarma ya da iktibas etmeye dayanan fikirler ve uygulamaların tamamı bu kavramın cercevesine girer Bu anlamda batılılaşma sadece Turkiye ile ilgili bir mesele değildir Butun islam dunyası ile birlikte, Rus*ya, Japonya, Hind, Cin ve giderek butun Batı Avrupa ile Amerika (Amerika Birleşik DcvletleriABD) dışında kalan Dunyanın meselesi olmuştur
Bu durumda, batı, Avrupa ile ABD olmak*ta, bunlara nisbetle diğer ulkeler “doğu itibar edilmektedir

Avrupa 15yuzyıldan itibaren buyuk coğrafi keşiflerle ve yeni teknolojilerin uygulanmasıy*la lSyuzyıldan itibaren sanayileşme ile ustun bir konuma sahip oldu Batı somurgeciliğinin boyutları coğrafi keşiflerle olduğu kadar, sana*yileşmenin gelişmesiyle de genişledi ve sonun*da butun duny ayı etkisi altına aldı 18yuzyıldan beri butun dunya batının tesiri ya da ta*hakkumu altına girdi Batı ustun teknolojisiy*le kendi dışındaki ulkeleri somuruye yoneldi Ceşitli olculerde batı somurusunun etki ala*nında bulunan ulkeler, toplumlar batıya karşı mucadele etmek icin de batıya benzemek, onun iktisadi, siyasi, sosyal sistemini benimse*mek gerektiği fikrine sahip oldular Bu benze*yiş gercekleştikce, batının somurme usulleri değişerek, fakat daha etkili bicimde, bu ulke*ler ve topluluklar uzerinde surdu

Batılılaşmanın cercevesi konusunda farklı goruşler vardır Batının ustunluğune sebep olan teknoloji ve ilmin aktarılması ile yetinilmesini savunanlar (kısmiciler) yanında batı*nın bir butun olduğunu, dolayısıyla butunuyle batıya benzenmesi gerektiğini savunanlar (bu*tunculer) da vardır Bu ikinci gruba giren “ka*yıtsız şartsız batılılaşmacılık, en ucta, bir kav*min kan ve beden olarak da batılılaşması tezi*ni savunm Aya kadar varır (Turkiye ’nin en un*lu aşırı batılılaşmacılarından Abdullah Cev*det 1925′de Turk kanma kan katılması icin avrupadan insan getirilmesini teklif etmişti)

Batılılaşmayı demokratikleşmeyle, parlamentarizmle, kapitalistleşmeyle, laikleşmeyle eşdeğer sayan goruşler vardır Batılılaşmanın cemaatci yapıdan ferdiyetci sosyal yapıya ge*cişle gercekleşebileceği de bu tur tezler arasında zikredilebilir { mesleki ictimaiciler, Prens Sabahaddin)

Osmanlı Devletinde batılılaşma hareketleri*nin başlangıcı 17yuzyıl sonlarına kadar goturulebUir Bu tarihe kadar kendi tarihini kendi yapan ve batı karşısında ağır basan Osmanlı*lar, batıda gelişen yeni teknoloji ve askeri sis*tem karşısında galebe calamaz, batıyla baş edemez duruma duştu Askeri alanda batı us*tunluğunun belirginleşmesi Osmanlıların ken*dilerine olan guvenlerini sarstı Kuruluşundan beri devamlı hareket halinde olan ve surekli kendini yenileyen Osmanlı toplumu, 17yiizyılın sonlarında 1683 Viyana bozgunundan son*ra Avusturya, Venedik, Lehistan ve Rusya 15 yıl savaştan sonra imzalanan Karlofca anlaş*ması (1699) ile “ıslahat ihtiyacını kabul et*mek zorunda kaldı O zamana kadar kotu du*rumlardan kurtuluş, nizamı kadimin (eski du*zenin) diriltilmesinde, ihyasında aranırken, bu tarihten itibaren galip batının usullerini al*ma duşuncesi ağırlık kazanm aya başladı Bu durum, Avusturya savaşından sonra imzala*nan Pasarofca (1718) anlaşmasından sonra uy*gulamaya donuştu Boylece batılılaşma, bir Nefs mucadelesi aracı olarak askeri alanda başladı Teknoloji iktibası bu safhada on plan*daydı Askeri alanda kısmi değişiklikler, muslumanlığı kabul etmiş batılılar vasıtasıyla ger*cekleştirildi Bu başlangıc safhasında bile batı*lılaşmanın kulturel bir huviyete sahip olduğu gorulmektedir Nitekim, “Lale devri olarak adlandırılan 1718′den sonraki do Nem, butun diğer cepheleri yanında “kulturel farklılaşma yonuyle de dikkati ceker Fransaya elci olarak gonderilen Yirmisekiz Mehmed Celebi, Fran*sız yaşayışı ve kulturu ile ilgili unsurların taşın*masına da vasıtalık etti Mimariden gunluk ha*yata kadar batı tarzının yansımaları ilk defa bu donemde goruldu matbaa ve tercume faa*liyetleri yanında hayat tarzı ile ilgili değişme*ler batılılaşmanın sonraki yuzyıllardaki geliş*me yonunu belirler

Batılılaşma cabaları 18yuzyıtın sonundan iti*baren daha sistemli bir şekil aldı 3Selimle başlayan ıslahatlar2Mahmud ve Abdulmecid donemlerinde gelişerek surdu 3Selim yeni bir ordu teşkil etmeye calıştı (Nizamı Cedid) ve hayatım bu yolda kaybetti Halefi 2Mahmud, Yeniceri ocağını ilga ve mensuplarını yok etmeye kadar varan (1826) bir uygulama ile cok yonlu değişikliklere yoneldi 2Malımud ulkenin bir sure ordusuz kalması pahası*na bu fiili gercekleştirdikten başka, kıhkkıyafet ve yaşayışla ilgili iktibaslara girişti Sultan Mahmud Osmanlı idari sisteminde ağırlığı olan kurumlan ya ortadan kaldırdı ya da guc*suz hale duşurdu Bu cumleden olmak uzere, Yeniceri Ocağım tamamen ortadan kaldırdı, ilmiye sınıfını etkisiz hale getirdi iktisadi geri*leme sonucu esnaf ve tuccar da guc kaybetti ikinci Mahmud doneminden itibaren batı eği*timli ve eğilimli Burokrasi guc kazandı 2 Mahmud, Osmanlı ulkesinde siyasete ağırlık koyabilecek kuvvetlerin dengesini değiştirir*ken hasıl olan boşlukları doldurarak gecmiş padişahlara oranla cok despot bir yonetim kurdu Sonraki devrelerde de tayin edici ola*cak bauhlaşmacılığın cebriUik yonunu bu padi*şahın uygulamaları belirlemiştir

Batılılaşmanın askeri teknolojik sahadan siyasiidari, hukuki ve iktisadi sahalara Doğru resmen genişlemesi Tanzimatla gercekleşti MReşit Paşa tarafından esasları belirlenen “Gulhane Hattı Humayunu 1839′da ilan edildi tanzimat Fermanı sonraki meşrutiyet ve anayasacılıkcereyanının da başlangıcı sayılabi*lecek unsurlar taşımaktadır Tanzimat burok*rasisi padişahın otoritesinin sınırlanmasını esas almalarına rağmen, halkın yonetime katıl*ması yonunde bir fikir ve caba icinde olmamış*lardır

Tanzimat donemi, Osmanlı devletinin ikti*sadi acıdan batı somurusune kesin olarak acıl*masına zemin hazırladı Gulhane Hattı huma*yunundan bir yıl once ingilizlerle imzalanan Baltalinıam andlaşması, Osmanlı Devletinin iktisaden somuruye acılmasını suratlendiren o nemli bir belgedir

Tanzimatla birlikte Osmanlı Devleti Avrupa ile butunleşme, Avrupa devletler camiasına dahil olma arzusunu kuvveden fiile cıkarmaya Calıştı Gerek 1856 Islahat Fermanı, gerekse Meşrutiyetin ilanı (1876) aynı zamanda bu yondeki cabaları belgeleyen metinlerdir

Tanzimatla birlikte Osmanlı kurumlan ikili karakter taşımaya başladı Gelenekli kurumla*rın yanında ban tarzı kurumlara yer verildi Bu durum oğretimden adliyeye kadar geniş bir alanda gozlenebilmektedir Bu donemde hukuk ve norm iktibasına geniş olcude yoneHnmiştir IMcşrutiyetlc birlikte batının anaya*salı ve parlamentolu toplumlarına benzeme yonunde kuvvetli bir adım atıldı

Tanzimatla birlikte iktidar burokrasinin eli*ne gecmiştir burokrasi batıda mutlaki yone*timlerin sınıf savaşları sonucu kısıtlanması su*recini kendi lehine yorumlayarak padişah ikti*darım bu cercevede sınırladı

Burokratlar ve aydınlar batının ileriliğini parlamentoya, kralın iktidarının sınırlanması*na ve anayasaya bağlamaktaydılar Bu mana*da 2Mahmud ’un ayanla imzaladığı senedi it*tifak, 1839 Tanzimat ve 1856 Islahat fermanla*rı Onemli belgeler sayılır Butun bunlar olur*ken, 2Mahmud ’dan sonra teşkil edilen askeri Burokrasi siyasi hayatta rol oynayabilecek bir guc haline gelmeye başladı 1859 Kulei Vak ’ası asekri Burokrasinin gelişme yonu hakkında fikir verecek mahiyettedir

1876′da MithatRuştuHuseyin Avni ve Su*leyman paşalar ve Şeyhulislamın ittifakıyla bir darbe gercekleştirildi Sultan Aziz tahttan in*dirildi Boylece ordu siyasi hayatta ilk defa ke*sin şekilde rol aldı Neticede aynı yıl Kanunı Esasi ilan edildi Kanunı Esasiye dayalı ola*rak oluşturulan Meclis 1877′de acıldı Uyele*rin 69′u musluman, 46 ’sı hıristiyan veya musevi idi 2Abdiilhamid ertesi yıl Meclisi dağıttı, Kanunı Esasi ’yi yururlukten kaldırdı (ilga et*medi) Boylece burokrasinin iktidara ortaklığı*na son verdi Halk kitleleri bu hususta Sultan Hamid ’i desteklemiştir

2Abdulhamid ceşitli sebeplerle, anayasayı (Kanunı esasi) yururlukten kaldırıp meclisi feshetmesine rağmen batılılaşma yonunde ku*rumlaşmaları guclendirerek devam ettirdi Sultan Abduthamid ’in ayırd edici ozelliği, bu*tun bunlarla birlikte islamcı bir siyaset gutme yonundeki gayretleridirMeşrutiyetle birlikte ihtilalci batılılaşmacılık

akımı belirleyici olmaya başlamıştır “Jon Turk, genc Turk, Yeni Osmanlı gibi adlarla anılan ihtilalci batılılaşmacılar butun Abduihamid donemi boyunca bilhassa yurtdışında teşkilatlandılar 1908′de ihtilalci cemiyetler*den ittihat ve Terakki ayaklanmalar başlattı Sultan Abdulhamid meşrutiyeti 2defa ilan et*ti, Kanunı esasiyi yururluğe koydu ittihatcı*lar once geri planda kalarak ulkeyi yonetmeyi denediler Sonra 31 mart olayını bahane ede*rek iktidara el koydular Daha sonra da tayin ettikleri sadrıazamı oldurerek (Babı ali baskı*nı) kendileri yonetici oldular ittihat ve Terak*ki iktidarı batılılaşma yonunde hayli adım attı ve bir bakıma Cumhuriyet doneminin hazırla*yıcısı oldu ikinci Mcşrutiyet ’ten sonra siyasi partiler ortaya cıktı ama, muhalifler ittihatcı*ların terorune hedef oldular lDunya Savaşı*nın kaybı ittihatcıları iktidardan duşurdu

Batılılaşma yonunde zecri, cebri ve butuncu uygulamalar Osmanlı Devletinin yıkılması, hi*lafetin ortadan kaldırılması ve Turkiye toprak*ları uzerinde yeni bir devlet kurulmasından sonra gercekleştirildi Osmanlı Devletinin so*na ermesi ve Turkiye Cumhuriyetinin kurul*ması surecinde antiemperyalist ve anıimonarşik mucadeleler ic ice gecmiş gorunur Bunun*la birlikle bugun dahi, lDunya Savaşı sonra*sında yaşanan ve “Milli Mucadele, “Milli Mucahede, “Milli Savaş, “istiklal Harbi, “Kurtu*luş Savaşı ve “Yunan Harbi gibi adlarla anı*lan mucadelenin sonunda Osmanlı Devletinin buyuk bir suratle tasfiyesini gercekci temelle*re oturtmak imkanına sahip değiliz Dolayısıy*la “yeni Turk devletinin kuruluşu ile ilgili go*runur ve kayıtlara gecmiş bilgilerimizi aşan ar*ka plan konusunda da aynı şeyleri soylemek durumundayız

“Cumhuriyet aydınlar nezdindc idealizc edi*len bir sistemdi, batının en mutekamil siste*miydi Halkın hakim olduğu bir rejimdi 1923′de Cumhuriyetin ilanından sonra, sonra*dan “Ataturk devrimleri veya “Ataturk devri*mi olarak adlandırılan gelişmeler yaşanmış*tır Cumhuriyetle birlikte Turkiye batılılaşma yolundaki butun engellerden sıyrılmış oldu Batılılaşma yonundeki devrimler kılık kıyafetten ağırlık ve uzunluk olculerine kadar cok de*ğişik alanları kapsıyordu Oğretimin birleştiril*mesi (yani dini kaynaklı tahsil kurumlarının ortadan kaldırılması), tekke ve zaviyelerin ka*patılması (bir nevi dini klup durumundaki bu kurumlaşmaların ortadan kaldırılması) şer ’i mahkemelerin ortadan kaldırılması ve Latin harflerinin kabulu gibi uygulamalar Gelenekci aydınların tam manasıyla tasfiyesine ve netice olarak ulkedeki siyasi gucun batıcı asker ve si*vil burokrasi elinde merkezileşmesine yol ac*tı Netice olarak, “hakimiyet bila kayduşart milletindir şiarıyla ortaya cıkan cumhuriyetci*ler, cok partililikten kacındılar ve halk yoneti*mi değil askersivil burokrat iktidarı kurdular

Cumhuriyetle birlikteTurkiye ’dc demokrasi*ye halk idaresine geciş yolunda somut bir or*nek ortaya konulmazken (1924′dc Terakkipervervc 1930′da Serbest fırka denemeleri sonuc*suz kalmıştır), batının daha cok faşist yonetim*lerine benzeyen bir tek parti idaresi 2Dunya Savaşı sonuna kadar yurutuldu Bu donemde, Tcşkilatı esasiye kanunundanTurkiye devleti*nin dini maddesi (ki “dini islunV ’dı) once cıka*rıldı (1928) sonra da yerine 1937′de Laiklik il*kesi konuldu ilk cumhuriyet yoneticilerinin, geri kalış sebebi olarak gordukleri islamiycti terk ederek hıristiyanlığı benimsemeyi ciddi olarak tartıştıklarını Kazım Karabckir Paşa ta*rafından ifade edilmiştir Bu durumda laikliğe yonelme bir ara cozum olarak kabul edilebi*lir

i946′dan itibaren daha cok dış etkilerle cok partili siyasi hayata gecildi 1946′daki cok par*tili secim iktidarın karışması sonucu siyasi so*nuclar doğurmadı Ancak 1950′de yapılan se*cim Turkiye ’de secimli bir iktidar değişikliği*ne yol actı Turkiye o tarihten beri kesintilere rağmen cok partili demokratik bir sisteme sa*hip oldu

Cok partili hayata gecildikten sonra, cumhu*riyetten sonra oluşturulan dinvc inanc uzerin*deki baskılar kısmen hafiflemeye başladı Bu bakımdan bir “normalleşme sureci yaşanma*ya başlandı Cok ağır işleyen bu normalleşme sureci hali hazırda tamamlanmış değildir Bu*nunla birlikte, bu normalleşme sureci bile asker sivil burokrasinnin şiddetli tepkileriyle karşılaştı Sonraki askeri mudahalelerin gerek*celeri arasında bu normalleşme sonucunda or*taya cıkan sosyal oluşumlara karşı duyulan tepkiler onemli yer tutar

Turkiye Cumhuriyetinin tek partili donemi boyunca şekli batılılaşma yonunde, cok partili hayata gecişten sonra ise idare, kapitalistleşme ve sanayileşme yonunde onemli değişme*ler yaşanmıştır Batılılaşma Turkiye ’de halen yaşanan sosyal, kulturel cok sayıda meselenin ve kimlik krizinin asıl sebebi olmak vasfını ko*rumaktadır Batılılaşma toplumumuzu cok de*rinden etkilemiş, bununla birlikte direnc un*surlarının ortaya cıkmasına da yol acmıştır, bu*gun kılıkkıyafetten gunluk hayatta karşılaşı*lan bir cok davranışlara ve dilde yaşanan de*ğişmeye rağmen batılılaşmanın tam manasıyla gercekleştiği soylenemez Bununla birlikte ba*tılılaşma sonucu Turkiye ’de hem maddi hem de manevi kultur alanında buyuk değişiklikler yaşandığı da kabul edilmesi gereken bir ger*cektir Turkiye ’nin batılılaşma macerasının Avrupa Topluluğuna dahil olmasıyla bir sonu*ca varması beklenebilir Ancak bu halde dahi tam bir entegrasyon (en azından manevikulturel alanlarda) sağlanabileceği soylenemez DMehmet DOĞAN
 

Create an account or login to comment

You must be a member in order to leave a comment

Create account

Create an account on our community. It's easy!

Log in

Already have an account? Log in here.

Üst Alt