Betimleme nedir?
Betimlemeye örnekler
Betimlemeyle ilgili örneklerBetimleme en yalın biçimiyle sözcüklerle resim çizme işidir. Varlıkların niteliklerinibu varlıkların duyularımız üzerinde uyandırdıkları izlenimleri belirtmektir.Betimleme nesnelerin varlıkların belirgin özelliklerini tanıtıp göz önünde canlandırmaktır.Bu anlatımda okuyucunun çeşitli duyularına seslenilerek anlatılan varlıkla ilgili izlenim kazanılması amaçlanır.Bu amacın gerçekleşmesi için titiz bir gözlem gerekir.Gözlem sırasında ayırt edici özelliklerin anlatılmasına özen gösterilir.
Yazarın gördüklerini okuyucunun gözünde canlanacak biçimde anlatmasıyla oluşan bir anlatım biçimidir. Betimlemede asıl olan görselliktir. Bu nedenle gözle algılanan renk ve biçim ayrıntılarına büyük yer verilir.
Betimleme yalın bir söyleşiyle sözcüklerle resim çizme sanatıdır. Görme işitme tatma dokunma koklama… gibi duyu organlarımız aracılığıyla varlıkların belirleyici niteliklerini algılama bu nitelikleri belirterek onları görünür kılmadır. Betimleme varlıkların kendilerine özgü niteliklerini sözcüklerle anlatma işidir. Varlıkların eşyaların ve olayların en belirgin özellikleriyle tanıtılıp göz önünde canlandırılmasına yönelik bir anlatım yoludur. Betimleme bir bakıma varlıkların nesnelerin ve olayların sözcüklerle resmini çizmektir. Bu anlatım okuyucuların duygularına hayal gücüne seslenir; yani yazar dış dünya ile varlıklarla ilgili izlenimlerini okurlara da aktarmak ister. Bunun için de bilinçli titiz bir gözlem yoluyla ayrıntı seçer. Seçtiği ayrıntıları imge (hayal) oluşturacak biçimde düzenler.
HOROZ
Sırtında sanki kanla, altınla işlenmiş ağır, parıl parıl bir manto! Başında vahşi ruhunun timsali gibi balta şeklinde kıpkırmızı tacı! Yerde hançer gibi keskin bir gaga! Sonra, ayaklarındaki mahmuz dediğimiz sivri süngüleri! Dikkat ederdim: Tavukların hiçbirini sevmezdi.
Yerde bir şey bulup “gıt gıt” diye çağırması, beni hiddetlendiren bir yalandı. Yiyecek bir şey buldu mu kendi yutardı. Yenmeyecek, yutulmayacak bir taş, bir kum parçası buldu mu hemen tavuğa ikram:
- Gıt, gıt, gıt!.
Ö.Seyfettin
Nahçivan'daki Mümine Hatun Türbesi, çok köşeli Selçuklu türbe tipinin ve tuğla işçiliğinin en güzel örneklerindendir. Dıştan on köşeli, içten silindir biçimli bir yapısı vardır. Saçak kısmında üç mukarnas sırası ve kufi yazı şeridi gövdeyi sarar. Bu Çini harfli şeridin altından on kenar, silmelerle birbirlerinden ayrılır. Tuğla mozaik yazıların süslediği silmeler, her biri değişik kompozisyonlar taşıyan panolar biçimindeki yüzeyleri sınırlandırır. Sivri kemerli kapının üstüne, eseri yapan Nahçivanlı Usta Acem-i ibn Ebu Bekr’in imza kitabesi konmuştur. Daha yukarıdaki bir kitabeden de yapının 1187’sde tamamlandığı, okunur.
Betimlemeye örnekler
Betimlemeyle ilgili örneklerBetimleme en yalın biçimiyle sözcüklerle resim çizme işidir. Varlıkların niteliklerinibu varlıkların duyularımız üzerinde uyandırdıkları izlenimleri belirtmektir.Betimleme nesnelerin varlıkların belirgin özelliklerini tanıtıp göz önünde canlandırmaktır.Bu anlatımda okuyucunun çeşitli duyularına seslenilerek anlatılan varlıkla ilgili izlenim kazanılması amaçlanır.Bu amacın gerçekleşmesi için titiz bir gözlem gerekir.Gözlem sırasında ayırt edici özelliklerin anlatılmasına özen gösterilir.
Yazarın gördüklerini okuyucunun gözünde canlanacak biçimde anlatmasıyla oluşan bir anlatım biçimidir. Betimlemede asıl olan görselliktir. Bu nedenle gözle algılanan renk ve biçim ayrıntılarına büyük yer verilir.
Betimleme yalın bir söyleşiyle sözcüklerle resim çizme sanatıdır. Görme işitme tatma dokunma koklama… gibi duyu organlarımız aracılığıyla varlıkların belirleyici niteliklerini algılama bu nitelikleri belirterek onları görünür kılmadır. Betimleme varlıkların kendilerine özgü niteliklerini sözcüklerle anlatma işidir. Varlıkların eşyaların ve olayların en belirgin özellikleriyle tanıtılıp göz önünde canlandırılmasına yönelik bir anlatım yoludur. Betimleme bir bakıma varlıkların nesnelerin ve olayların sözcüklerle resmini çizmektir. Bu anlatım okuyucuların duygularına hayal gücüne seslenir; yani yazar dış dünya ile varlıklarla ilgili izlenimlerini okurlara da aktarmak ister. Bunun için de bilinçli titiz bir gözlem yoluyla ayrıntı seçer. Seçtiği ayrıntıları imge (hayal) oluşturacak biçimde düzenler.
HOROZ
Sırtında sanki kanla, altınla işlenmiş ağır, parıl parıl bir manto! Başında vahşi ruhunun timsali gibi balta şeklinde kıpkırmızı tacı! Yerde hançer gibi keskin bir gaga! Sonra, ayaklarındaki mahmuz dediğimiz sivri süngüleri! Dikkat ederdim: Tavukların hiçbirini sevmezdi.
Yerde bir şey bulup “gıt gıt” diye çağırması, beni hiddetlendiren bir yalandı. Yiyecek bir şey buldu mu kendi yutardı. Yenmeyecek, yutulmayacak bir taş, bir kum parçası buldu mu hemen tavuğa ikram:
- Gıt, gıt, gıt!.
Ö.Seyfettin
Nahçivan'daki Mümine Hatun Türbesi, çok köşeli Selçuklu türbe tipinin ve tuğla işçiliğinin en güzel örneklerindendir. Dıştan on köşeli, içten silindir biçimli bir yapısı vardır. Saçak kısmında üç mukarnas sırası ve kufi yazı şeridi gövdeyi sarar. Bu Çini harfli şeridin altından on kenar, silmelerle birbirlerinden ayrılır. Tuğla mozaik yazıların süslediği silmeler, her biri değişik kompozisyonlar taşıyan panolar biçimindeki yüzeyleri sınırlandırır. Sivri kemerli kapının üstüne, eseri yapan Nahçivanlı Usta Acem-i ibn Ebu Bekr’in imza kitabesi konmuştur. Daha yukarıdaki bir kitabeden de yapının 1187’sde tamamlandığı, okunur.