ısparta tatil gezi rehberi - karacaören gölüne nasıl gidilir - ısparta gölleri tanıtım
Isparta-Antalya karayolu üzerindeki Karacaören Baraj Gölü iki bölümden oluşuyor. 1989 yılında inşası tamamlanan baraj sulama, sel taşkınlarını önleme ve enerji üretimi amacıyla kurulmuş. Bir kanyon ağzında Aksu Çayı üzerine yapılan baraj, zamanla gövdenin önünde ve arkasında biriken su hacmiyle büyük bir göle dönüşmüş. Burdur ve Isparta sınırları içinde bulunan Karacaören Baraj Gölü, görülmeye değer bir doğa köşesi. Isparta'nın Sütçüler ilçesinde bazı köylerin ve tarım alanlarının su ihtiyacını karşılayan göl, kızılçam ormanları ve devasa anıt ağaçlarıyla yerli ve yabancı turistlerin ilgisini çekiyor. Amatör balıkçılık ve su sporlarının yapılabildiği Karacaören'in çevresinde salaş balıkçı lokantaları bulunuyor. Bir teknenin çektiği salın üzerinde yer alan lokantalarda, bir yandan göl turu yaparken diğer yandan yemek yiyebilirsiniz. Bisiklet, doğa yürüyüşü ve cip safari olanaklarının bulunduğu göl çevresinde, 2 bin 5 metrelik Akçalı zirvesinden yamaç paraşütü yapmak da mümkün. Antalya'ya yakın olmasından dolayı günlük tur otobüsleriyle gelen yabancı turistler doğa sporları aktivitelerine katılıyorlar. Karacaören sırtlarındaki Burdur'un Bucak ilçesine bağlı Kocaaliler beldesi, el emeği göz nuru Döşemealtı ve Isparta halılarıyla ünlü. Evlerin önünde kurumaya bırakılan yün iplikler, renk ve motifleriyle farklılık gösteren halılara dönüşüyor. Köyün hemen arkasındaki tepede, bir Pisidia kenti olan Milyos kalıntıları görülebilir. Göl yakınlarındaki bir başka antik yerleşim de, Burdur'un Bucak ilçesi Çamlık köyündeki Kremna. Adı uçurum anlamına gelen Kremna örenyerinden, antik adı Kestros olan Aksu Çayı ve Toroslar'ın kucağındaki Karacaören Gölü'nün manzarası bir başka görünüyor. İskenderiye'den sonra tarihin en önemli kütüphanelerinden birine ev sahipliği yapan Kremna'daki kazılarda bulunan heykeller, Burdur Müzesi'nde sergileniyor
Isparta-Antalya karayolu üzerindeki Karacaören Baraj Gölü iki bölümden oluşuyor. 1989 yılında inşası tamamlanan baraj sulama, sel taşkınlarını önleme ve enerji üretimi amacıyla kurulmuş. Bir kanyon ağzında Aksu Çayı üzerine yapılan baraj, zamanla gövdenin önünde ve arkasında biriken su hacmiyle büyük bir göle dönüşmüş. Burdur ve Isparta sınırları içinde bulunan Karacaören Baraj Gölü, görülmeye değer bir doğa köşesi. Isparta'nın Sütçüler ilçesinde bazı köylerin ve tarım alanlarının su ihtiyacını karşılayan göl, kızılçam ormanları ve devasa anıt ağaçlarıyla yerli ve yabancı turistlerin ilgisini çekiyor. Amatör balıkçılık ve su sporlarının yapılabildiği Karacaören'in çevresinde salaş balıkçı lokantaları bulunuyor. Bir teknenin çektiği salın üzerinde yer alan lokantalarda, bir yandan göl turu yaparken diğer yandan yemek yiyebilirsiniz. Bisiklet, doğa yürüyüşü ve cip safari olanaklarının bulunduğu göl çevresinde, 2 bin 5 metrelik Akçalı zirvesinden yamaç paraşütü yapmak da mümkün. Antalya'ya yakın olmasından dolayı günlük tur otobüsleriyle gelen yabancı turistler doğa sporları aktivitelerine katılıyorlar. Karacaören sırtlarındaki Burdur'un Bucak ilçesine bağlı Kocaaliler beldesi, el emeği göz nuru Döşemealtı ve Isparta halılarıyla ünlü. Evlerin önünde kurumaya bırakılan yün iplikler, renk ve motifleriyle farklılık gösteren halılara dönüşüyor. Köyün hemen arkasındaki tepede, bir Pisidia kenti olan Milyos kalıntıları görülebilir. Göl yakınlarındaki bir başka antik yerleşim de, Burdur'un Bucak ilçesi Çamlık köyündeki Kremna. Adı uçurum anlamına gelen Kremna örenyerinden, antik adı Kestros olan Aksu Çayı ve Toroslar'ın kucağındaki Karacaören Gölü'nün manzarası bir başka görünüyor. İskenderiye'den sonra tarihin en önemli kütüphanelerinden birine ev sahipliği yapan Kremna'daki kazılarda bulunan heykeller, Burdur Müzesi'nde sergileniyor