Çanakkale Savaşı'nın Siyasi Sonuçları Nelerdir?
Çanakkale Savaşı'nın Siyasi Sonuçları Hakkında Bilgi
Çanakkale Savaşı'nın Siyasi Sonuçları
1. Çanakkalede denizde ve karada kazanılmış olan her iki zafer, Osmanlının Balkan felaketiyle içte ve dışta sarsılmış bulunan devlet prestijini kurtarıp güçlendirmiş, hükümetin iktidarda kalış sürelerini uzatmıştı.Anlaşma Devletlerinin savaşın başından beri bekledikleri hükümet krizi olmamış ve kabine değişikliğine de gidilmemiştir.
2. Türk ulusunun tarihini süsleyen çok sayıdaki zaferlerine, Çanakkalede, bütün dünyanın gözü önünde bir yenisini daha ekleyerek elde ettiği parlak zafer, onun eski güç ve dinamizmini koruduğunu, çöküntü dönemini yaşayan ve can çekişen bir imparatorluk içinde hala kahraman bir ulusun varlığını, yeniden ortaya koymuştur. Bir başka deyişle Çanakkalede ölmesini bilenler, Türk milletinin tarihten silinmeden yaşayacağını kanıtlamıştır.
3. Çanakkale Zaferi, Batılıların Doğulu müttefiki Rusyaya ulaşmasına olanak tanımamış, mahsur kalan koskoca Çarlık Rusyası içerden çökerek, Bolşevikliğin pençesine düşmüştür.
4. Çanakkalede Türk savunması aşılabilse ve Boğaz açılabilmiş olsaydı, savaş kısa sürede biter, Rus ihtilali patlak vermez, verse bile, İngiltere ve Fransanın işe karışmasıyla bu ihtilal daha başlangıçta boğulabilirdi. Böylece müttefikleriyle birlikte zaferi paylaşmakta gecikmeyecek olan Ruslar, Çarlarının taksim planı gereği kendilerine daha işin başında söz verilen Boğazlar ve İstanbulu işgal etmiş ve Deli Petrodan beri izledikleri, Açık denizlere ulaşma politikalarını gerçekleştirmiş olurlardı.
5. Anlaşma Devletlerinin Çanakkaledeki başarısızlıkları henüz savaşa katılmamış olan Balkan Devletlerinin tutumlarını da farklı yönlerde etkilemiştir.Bulgaristan, Merkez Devletlerinin yanında yer alırken, Romanya, Yunanistan ve İtalyanın daha bir süre savaş dışında kalmalarını sağladığı gibi, Arap ayaklanmasını bir yıla yakın bir süre geciktirmiştir.
6. Çanakkale Muharebeleri, İngilterenin savaşın başından beri Japonyadan yapmakta olduğu yardım talebini artırmasını istemesine rağmen, Japonyanın bu istekleri çeşitli bahanelerle kabul etmemesine yol açmıştır.
7. Birleşik Filonun ağır yenilgiye uğrayıp Boğazı geçemeyişi, İngiltere ve Fransanın, siyasi ve askeri prestijini bir hayli sarsmış, özellikle İngilterenin denizlerdeki tartışılmaz üstünlüğü imajını ortadan kaldırmıştı. Bu durum, adı geçen devletlerin sömürgelerinde bağımsızlık ve özgürlük akımlarının doğuşuna ve dolayısıyla dünya siyasi haritasını değiştiren bazı gelişmelere yol açmıştır.
8. Keza Avustralya ve Yeni Zelanda gibi İngiliz dominyonu deniz aşırı ülke askerlerinin, sırf İngiliz çıkarları uğruna Çanakkalede Türklere karsı muharebeye zorlanıp, yabancı topraklarda hayatlarını yitirirken, kafalarında yer alan bir takım sorular (niçin ve kimin için dövüştükleri gibi), cepheden ailelerine gönderdikleri mektupların zamanla açıklanmasında anlaşılmaktaydı. Bu da, onlarda gitgide ulusal blincin kıvılcımlarını oluşturmakta gecikmedi.
Nitekim, 9 Eylül 1922de Yunanlılar İzmirde denize döküldükten sonra, muzaffer Türk ordularının Boğazlar bölgesine yönelip yaklaşmaları üzerine, Churchillin dominyonlardan yeniden yardım istediği, Avusturalya başbakanının, Tek bir askerin hayatına tehlikeye koymayacağını ve savaşa karar verilirse, dominyondan iş birliği istenmemesi gerektiğini belirten anlamlı bir yanıtıyla karşılaşmıştı.
9. Çanakkale Muharebelerinin diğer ilginç bir yanı da, iki hasım ordunun dövüşken askerleri arasında yakınlaşmanın getirdiği dostluğun, zamanla artmış olmasıdır. Gerçekten Anzak asker ve komutanları, Çanakkalede yiğitçe dövüşen Türklerin hem asker, hem de insancıl yönlerini yakından izleyerek, onların kendilerine tanıtıldığı gibi barbar bir ulusun çocukları olmadığını görüp anlamak fırsatını bulmuşlardı.İşte bu durum, ülkeler arasındaki siyasi ilişkileri de olumlu yönde etkilemiş ve savaş sonrasında, Avustralya ve Yeni Zelanda ile anlamlı dostlukların oluşmasının başlıca nedeni olmuştur.
10. Çanakkale Muharebelerinin bir başka ilginç tarafı da Orta Doğuda bu günkü İsrail Devletinin kurulmasında etken bir rol almış olduğudur. Nitekim, Siyonist liderlerinden Vladimir Eugeueniç, Geliboludaki Gönüllü Yahudi Birliğinin Hikayesi adlı eserinde, konuyu açıkça şöyle dile getirmektedir Geliboluya yolladığımız 600 kadar gönüllü Yahudi askerlerinin savaşlar sırasında gösterdiği üstün çaba ve başarı, davamızın dünyaya tanıtılması ve dikkate alınması bakımından çok yararlı olmuştur. Gerçekten Birinci Dünya Savaşı henüz sona ermemişken, 2 Kasım 1917de benimsenen Balfour Bildirisi, bu günkü İsrailin kurulmasında etken olması açısından önemli bir dönüm noktası olarak değerlendirilmektedir.
Çanakkale Zaferinin daha ilginç ve anlamlı bir sonucu da, doğunun büyük bir imparatorluğunu oluşturan koskoca Çarlık Rusyasının yıkılmasıyla kalmamış, ülkesinde güneş batmayan Batılı büyük devlet olan Büyük Britanya İmparatorluğu nda da ilk yarayı açmaya yetmiş olmasıydı. Böylece emperyalizm tam çökmüş olmasa bile, bir hayli sarsılmıştır.
Abdulgani BAĞIŞ
Çanakkale Savaşı'nın Siyasi Sonuçları Hakkında Bilgi
Çanakkale Savaşı'nın Siyasi Sonuçları
1. Çanakkalede denizde ve karada kazanılmış olan her iki zafer, Osmanlının Balkan felaketiyle içte ve dışta sarsılmış bulunan devlet prestijini kurtarıp güçlendirmiş, hükümetin iktidarda kalış sürelerini uzatmıştı.Anlaşma Devletlerinin savaşın başından beri bekledikleri hükümet krizi olmamış ve kabine değişikliğine de gidilmemiştir.
2. Türk ulusunun tarihini süsleyen çok sayıdaki zaferlerine, Çanakkalede, bütün dünyanın gözü önünde bir yenisini daha ekleyerek elde ettiği parlak zafer, onun eski güç ve dinamizmini koruduğunu, çöküntü dönemini yaşayan ve can çekişen bir imparatorluk içinde hala kahraman bir ulusun varlığını, yeniden ortaya koymuştur. Bir başka deyişle Çanakkalede ölmesini bilenler, Türk milletinin tarihten silinmeden yaşayacağını kanıtlamıştır.
3. Çanakkale Zaferi, Batılıların Doğulu müttefiki Rusyaya ulaşmasına olanak tanımamış, mahsur kalan koskoca Çarlık Rusyası içerden çökerek, Bolşevikliğin pençesine düşmüştür.
4. Çanakkalede Türk savunması aşılabilse ve Boğaz açılabilmiş olsaydı, savaş kısa sürede biter, Rus ihtilali patlak vermez, verse bile, İngiltere ve Fransanın işe karışmasıyla bu ihtilal daha başlangıçta boğulabilirdi. Böylece müttefikleriyle birlikte zaferi paylaşmakta gecikmeyecek olan Ruslar, Çarlarının taksim planı gereği kendilerine daha işin başında söz verilen Boğazlar ve İstanbulu işgal etmiş ve Deli Petrodan beri izledikleri, Açık denizlere ulaşma politikalarını gerçekleştirmiş olurlardı.
5. Anlaşma Devletlerinin Çanakkaledeki başarısızlıkları henüz savaşa katılmamış olan Balkan Devletlerinin tutumlarını da farklı yönlerde etkilemiştir.Bulgaristan, Merkez Devletlerinin yanında yer alırken, Romanya, Yunanistan ve İtalyanın daha bir süre savaş dışında kalmalarını sağladığı gibi, Arap ayaklanmasını bir yıla yakın bir süre geciktirmiştir.
6. Çanakkale Muharebeleri, İngilterenin savaşın başından beri Japonyadan yapmakta olduğu yardım talebini artırmasını istemesine rağmen, Japonyanın bu istekleri çeşitli bahanelerle kabul etmemesine yol açmıştır.
7. Birleşik Filonun ağır yenilgiye uğrayıp Boğazı geçemeyişi, İngiltere ve Fransanın, siyasi ve askeri prestijini bir hayli sarsmış, özellikle İngilterenin denizlerdeki tartışılmaz üstünlüğü imajını ortadan kaldırmıştı. Bu durum, adı geçen devletlerin sömürgelerinde bağımsızlık ve özgürlük akımlarının doğuşuna ve dolayısıyla dünya siyasi haritasını değiştiren bazı gelişmelere yol açmıştır.
8. Keza Avustralya ve Yeni Zelanda gibi İngiliz dominyonu deniz aşırı ülke askerlerinin, sırf İngiliz çıkarları uğruna Çanakkalede Türklere karsı muharebeye zorlanıp, yabancı topraklarda hayatlarını yitirirken, kafalarında yer alan bir takım sorular (niçin ve kimin için dövüştükleri gibi), cepheden ailelerine gönderdikleri mektupların zamanla açıklanmasında anlaşılmaktaydı. Bu da, onlarda gitgide ulusal blincin kıvılcımlarını oluşturmakta gecikmedi.
Nitekim, 9 Eylül 1922de Yunanlılar İzmirde denize döküldükten sonra, muzaffer Türk ordularının Boğazlar bölgesine yönelip yaklaşmaları üzerine, Churchillin dominyonlardan yeniden yardım istediği, Avusturalya başbakanının, Tek bir askerin hayatına tehlikeye koymayacağını ve savaşa karar verilirse, dominyondan iş birliği istenmemesi gerektiğini belirten anlamlı bir yanıtıyla karşılaşmıştı.
9. Çanakkale Muharebelerinin diğer ilginç bir yanı da, iki hasım ordunun dövüşken askerleri arasında yakınlaşmanın getirdiği dostluğun, zamanla artmış olmasıdır. Gerçekten Anzak asker ve komutanları, Çanakkalede yiğitçe dövüşen Türklerin hem asker, hem de insancıl yönlerini yakından izleyerek, onların kendilerine tanıtıldığı gibi barbar bir ulusun çocukları olmadığını görüp anlamak fırsatını bulmuşlardı.İşte bu durum, ülkeler arasındaki siyasi ilişkileri de olumlu yönde etkilemiş ve savaş sonrasında, Avustralya ve Yeni Zelanda ile anlamlı dostlukların oluşmasının başlıca nedeni olmuştur.
10. Çanakkale Muharebelerinin bir başka ilginç tarafı da Orta Doğuda bu günkü İsrail Devletinin kurulmasında etken bir rol almış olduğudur. Nitekim, Siyonist liderlerinden Vladimir Eugeueniç, Geliboludaki Gönüllü Yahudi Birliğinin Hikayesi adlı eserinde, konuyu açıkça şöyle dile getirmektedir Geliboluya yolladığımız 600 kadar gönüllü Yahudi askerlerinin savaşlar sırasında gösterdiği üstün çaba ve başarı, davamızın dünyaya tanıtılması ve dikkate alınması bakımından çok yararlı olmuştur. Gerçekten Birinci Dünya Savaşı henüz sona ermemişken, 2 Kasım 1917de benimsenen Balfour Bildirisi, bu günkü İsrailin kurulmasında etken olması açısından önemli bir dönüm noktası olarak değerlendirilmektedir.
Çanakkale Zaferinin daha ilginç ve anlamlı bir sonucu da, doğunun büyük bir imparatorluğunu oluşturan koskoca Çarlık Rusyasının yıkılmasıyla kalmamış, ülkesinde güneş batmayan Batılı büyük devlet olan Büyük Britanya İmparatorluğu nda da ilk yarayı açmaya yetmiş olmasıydı. Böylece emperyalizm tam çökmüş olmasa bile, bir hayli sarsılmıştır.
Abdulgani BAĞIŞ