Cem Sultan'ın Vatikan Prensi Olan Torunu
Fatih’in üç oğlundan biri olan Cem Sultan, babasının ölümü üzerine kardeşi II. Bayezid ile taht mücadelesine girişti ve mücadeleyi kaybetti. Sonrada Mısır'a gitti.
Mücadelesinden asla vazgeçmeyen Cem Sultan, Memlüklerin yardımıyla yeni bir ordu toparladı ve Konya’yı kuşattı. Kardeşi Bayezid’in Konya üzerine bir ordu göndermesi üzerine kuşatmayı kaldırdı. Yeniden Mısır’a gitmeyi amaçlıyor iken Rodos Şövalyesi Pierre d'Aubusson Cem Sultan’ı Rodos’a davet etti. Bu daveti kabul eden Cem Sultan, daha sonra ülkesine dönüp yeni bir mücadele başlatmak istiyordu. Ama işler hesap etttiği gibi gitmedi. Onun için ızdırap ve esaret dolu bir ömür başlamış oldu.
Cem Sultan daha sonra Fransa’ya gönderildi. Papa Innocentius, onu bir Haçlı Seferin de kullanmak istiyordu. Bu yüzden de Hristiyan olmasını teklif etti. Ama Cem Sultan bu öneriyi reddetti.
Geçen bu süre içerisinde de Sultan Bayezid, Vatikan’a Cem Sultan’ı öldürmesi yahut teslim etmesi için bol bol altın gönderiyordu. Papa ise bu “altın yumurtlayan tavuğu” kesmemek için onu Bayezid’e teslim etmiyor ve sürekli oyalıyordu.
Son olarak da Fransa Kralı onu kullanmak için Vatikan’dan zorla aldı. Vatikan ise elinden uçup giden ve önemli bir para kaynağı olan Cem Sultan’ı zehirletti. Cem Sultan, ölümünden ancak iki sene sonra Osmanlı topraklarına getirilebildi. Tabii ki belli bir para karşılığında...
Hayatta Kalan Tek Oğlu
Cem Sultan’ın oğullarından Abdullah küçük yaşta ölmüş, Oğuz Han amcası Bayezid tarafından dokuz yaşında boğdurulmuş ve geriye hayattaki tek oğlu olan Şehzade Murad kalmıştı. O da tüm bu olaylar sırasında Rodos’a gidiyor ve İtalyan bir kadınla evleniyor. Daha sonrada Hristiyanlığı kabul ediyor ve adını değiştiriyor. Papalık tarafından "Prens" ünvanı veriliyor. Ömrünün tamamını bu adada geçiriyor. Bir oğlu oluyor ve ona babası Cem Sultan’ın adını veriyor. Kanuni Rodos’u kuşattığında antlaşma şartlarına Şehzâde Murad’ın ve oğlu Cem’in teslim edilme şartlarınıda yerleştiriyor. Ada fethedildiğinde ise Şehzâde Murad Kanuni tarafından boğduruluyor.
Ada fethedilmeden önce ise Şehzâde Murad’ın babasının adını verdiği oğlu Cem, Malta adasına götürülüyor ve yaşamına burada devam ediyor.
Şuan da Malta da yaşayan bir arkeolog olan George Alexander Said Zammit, Cem Sultan’ın torunu olduğu iddiasını ortaya atıyor ve sağlam değillerle destekliyor. Said Zammit, geçen yıl vefat eden Osmanlı Ailesi Reisi Ertuğrul Osman Osmanoğlu’na bir mektup ve beraberinde Cem Sultan ile ilgili birçok belge yolluyor ve aile şeceresine girmeyi talep ediyor.
Belgeleri inceleyen Ertuğrul Osmanoğlu ise kendisine bir mektup yazıyor ve şöyle diyor: “Siz artık Osmanlı prensi değil, papalık prensisiniz.”
Maltalı bir arkeolog olan George Alexander Said Zammit, Cem Sultan’ın 17. göbekten, Fatih Sultan Mehmed’in ise 18. göbekten torunudur.
Fatih’in üç oğlundan biri olan Cem Sultan, babasının ölümü üzerine kardeşi II. Bayezid ile taht mücadelesine girişti ve mücadeleyi kaybetti. Sonrada Mısır'a gitti.
Mücadelesinden asla vazgeçmeyen Cem Sultan, Memlüklerin yardımıyla yeni bir ordu toparladı ve Konya’yı kuşattı. Kardeşi Bayezid’in Konya üzerine bir ordu göndermesi üzerine kuşatmayı kaldırdı. Yeniden Mısır’a gitmeyi amaçlıyor iken Rodos Şövalyesi Pierre d'Aubusson Cem Sultan’ı Rodos’a davet etti. Bu daveti kabul eden Cem Sultan, daha sonra ülkesine dönüp yeni bir mücadele başlatmak istiyordu. Ama işler hesap etttiği gibi gitmedi. Onun için ızdırap ve esaret dolu bir ömür başlamış oldu.
Cem Sultan daha sonra Fransa’ya gönderildi. Papa Innocentius, onu bir Haçlı Seferin de kullanmak istiyordu. Bu yüzden de Hristiyan olmasını teklif etti. Ama Cem Sultan bu öneriyi reddetti.
Geçen bu süre içerisinde de Sultan Bayezid, Vatikan’a Cem Sultan’ı öldürmesi yahut teslim etmesi için bol bol altın gönderiyordu. Papa ise bu “altın yumurtlayan tavuğu” kesmemek için onu Bayezid’e teslim etmiyor ve sürekli oyalıyordu.
Son olarak da Fransa Kralı onu kullanmak için Vatikan’dan zorla aldı. Vatikan ise elinden uçup giden ve önemli bir para kaynağı olan Cem Sultan’ı zehirletti. Cem Sultan, ölümünden ancak iki sene sonra Osmanlı topraklarına getirilebildi. Tabii ki belli bir para karşılığında...
Hayatta Kalan Tek Oğlu
Cem Sultan’ın oğullarından Abdullah küçük yaşta ölmüş, Oğuz Han amcası Bayezid tarafından dokuz yaşında boğdurulmuş ve geriye hayattaki tek oğlu olan Şehzade Murad kalmıştı. O da tüm bu olaylar sırasında Rodos’a gidiyor ve İtalyan bir kadınla evleniyor. Daha sonrada Hristiyanlığı kabul ediyor ve adını değiştiriyor. Papalık tarafından "Prens" ünvanı veriliyor. Ömrünün tamamını bu adada geçiriyor. Bir oğlu oluyor ve ona babası Cem Sultan’ın adını veriyor. Kanuni Rodos’u kuşattığında antlaşma şartlarına Şehzâde Murad’ın ve oğlu Cem’in teslim edilme şartlarınıda yerleştiriyor. Ada fethedildiğinde ise Şehzâde Murad Kanuni tarafından boğduruluyor.
Ada fethedilmeden önce ise Şehzâde Murad’ın babasının adını verdiği oğlu Cem, Malta adasına götürülüyor ve yaşamına burada devam ediyor.
Şuan da Malta da yaşayan bir arkeolog olan George Alexander Said Zammit, Cem Sultan’ın torunu olduğu iddiasını ortaya atıyor ve sağlam değillerle destekliyor. Said Zammit, geçen yıl vefat eden Osmanlı Ailesi Reisi Ertuğrul Osman Osmanoğlu’na bir mektup ve beraberinde Cem Sultan ile ilgili birçok belge yolluyor ve aile şeceresine girmeyi talep ediyor.
Belgeleri inceleyen Ertuğrul Osmanoğlu ise kendisine bir mektup yazıyor ve şöyle diyor: “Siz artık Osmanlı prensi değil, papalık prensisiniz.”
Maltalı bir arkeolog olan George Alexander Said Zammit, Cem Sultan’ın 17. göbekten, Fatih Sultan Mehmed’in ise 18. göbekten torunudur.
