Cinsellik, insan yaşamının temel ihtiyaçlarından biridir. Kaliteli, keyifli, haz alınan bir cinsel yaşam için cinsel bilgilenme ve deneyim önemlidir. İdeal olarak cinsel eğitim çocukluk döneminde aile tarafından verilmeye başlanır. Ancak ülkemizde, cinsellik halen tabu! Bu nedenle de, cinsel sorunlar ülkemizde, batılı toplumlara göre daha fazla görülmektedir.
Cinsel yaşamı daha iyi anlamak ve sorunları kategorize etmek için Masters ve Johnson, 1966’da cinselliğin fizyolojisini dört basamaklı bir modelde tanımladı.
Bu modele göre;
1.evre - İstek, heyecanlanma (Bu aşamada uyarılma başlar)
2.evre -Uyarılma (uyarılma yoğunlaşır)
3.evre –Orgazm
4.evre –Çözülme (bedensel değişimler normale döner)
İlk 3 evrede yaşanan aksaklıklar, cinsel işlev bozukluklarına neden olur.
Klinikte en sık karşılaştığımız cinsel işlev bozuklukları:
Cinsel isteksizlik
Vajinismus
Erken boşalma (prematür ejekülasyon)
Sertleşme bozukluğu (erektil disfonksiyon)
Orgazm güçlüğü
Cinsel işlev bozukluklarında tedavi, bu alanda eğitim almış cinsel terapistler tarafından yapılır. Öncelikle başvuran kişilerin ayrıntılı cinsel yaşam öyküsü alınır. Belirlenen soruna dair organik bir neden olup olmadığı araştırılır. Var ise ilgili uzmanlık alanına yönlendirilir (kadın doğum, üroloji gibi).
Cinsel terapide, çiftlerin bir arada ve düzenli olarak görüşmelere katılması istenir. Böylelikle tedavi süreci olumlu etkilenir ve hızlanır. Sorun ne olursa olsun, cinsel bilgilenme yapmak ve cinsel mitler üzerine çalışmak önemlidir. Daha sonra çiftin yaşadığı cinsel işlev bozukluğu ile ilgili spesifik terapi teknikleri uygulanır.
Cinsel işlev bozukluklarında, cinsel terapi ile tedavi sonuçları oldukça yüz güldürücüdür. Tabi, doğru adreste olmak şartı ile..
Cinsel İsteksizlik
Cinselliğin ilk evresi cinsel istektir. Fizyolojik, psikolojik, kültürel ve çevresel etkenlere göre değişebilir.
Vaginismus
Batılı ülkelerde % 1-6 arasında görülme sıklığı olan vaginismus, ülkemizde oldukça sık görülmektedir. Cinsel işlev bozukluğuyla başvuran kadınların %62-76’sını vajinismuslu kadınlar oluşturmaktadır.
Erken Boşalma (Prematur Ejekulasyon)
Erken boşalma, tüm cinsel birleşme deneyimlerinde, kişinin minimum cinsel uyarı ile cinsel birleşmeden önce ya da hemen sonra, istemsiz olarak boşalmasıdır.
Sertleşme Bozukluğu (Erektil Disfonksiyon)
Sürekli olarak ya da tekrarlayıcı bir şekilde, yeterli bir sertleşme sağlayamama ya da cinsel etkinlik bitene dek bunu sürdürememeye ereksiyon (sertleşme) bozukluğu denir.
Kadında Orgazm Bozukluğu
Yeterli cinsel uyarıya karşın çoğunlukla ya da her zaman orgazmın yaşanmaması, gecikmesi ya da güçlükle ulaşılabilmesine orgazm bozukluğu denir.
Cinsel yaşamı daha iyi anlamak ve sorunları kategorize etmek için Masters ve Johnson, 1966’da cinselliğin fizyolojisini dört basamaklı bir modelde tanımladı.
Bu modele göre;
1.evre - İstek, heyecanlanma (Bu aşamada uyarılma başlar)
2.evre -Uyarılma (uyarılma yoğunlaşır)
3.evre –Orgazm
4.evre –Çözülme (bedensel değişimler normale döner)
İlk 3 evrede yaşanan aksaklıklar, cinsel işlev bozukluklarına neden olur.
Klinikte en sık karşılaştığımız cinsel işlev bozuklukları:
Cinsel isteksizlik
Vajinismus
Erken boşalma (prematür ejekülasyon)
Sertleşme bozukluğu (erektil disfonksiyon)
Orgazm güçlüğü
Cinsel işlev bozukluklarında tedavi, bu alanda eğitim almış cinsel terapistler tarafından yapılır. Öncelikle başvuran kişilerin ayrıntılı cinsel yaşam öyküsü alınır. Belirlenen soruna dair organik bir neden olup olmadığı araştırılır. Var ise ilgili uzmanlık alanına yönlendirilir (kadın doğum, üroloji gibi).
Cinsel terapide, çiftlerin bir arada ve düzenli olarak görüşmelere katılması istenir. Böylelikle tedavi süreci olumlu etkilenir ve hızlanır. Sorun ne olursa olsun, cinsel bilgilenme yapmak ve cinsel mitler üzerine çalışmak önemlidir. Daha sonra çiftin yaşadığı cinsel işlev bozukluğu ile ilgili spesifik terapi teknikleri uygulanır.
Cinsel işlev bozukluklarında, cinsel terapi ile tedavi sonuçları oldukça yüz güldürücüdür. Tabi, doğru adreste olmak şartı ile..
Cinsel İsteksizlik
Cinselliğin ilk evresi cinsel istektir. Fizyolojik, psikolojik, kültürel ve çevresel etkenlere göre değişebilir.
Vaginismus
Batılı ülkelerde % 1-6 arasında görülme sıklığı olan vaginismus, ülkemizde oldukça sık görülmektedir. Cinsel işlev bozukluğuyla başvuran kadınların %62-76’sını vajinismuslu kadınlar oluşturmaktadır.
Erken Boşalma (Prematur Ejekulasyon)
Erken boşalma, tüm cinsel birleşme deneyimlerinde, kişinin minimum cinsel uyarı ile cinsel birleşmeden önce ya da hemen sonra, istemsiz olarak boşalmasıdır.
Sertleşme Bozukluğu (Erektil Disfonksiyon)
Sürekli olarak ya da tekrarlayıcı bir şekilde, yeterli bir sertleşme sağlayamama ya da cinsel etkinlik bitene dek bunu sürdürememeye ereksiyon (sertleşme) bozukluğu denir.
Kadında Orgazm Bozukluğu
Yeterli cinsel uyarıya karşın çoğunlukla ya da her zaman orgazmın yaşanmaması, gecikmesi ya da güçlükle ulaşılabilmesine orgazm bozukluğu denir.