Çocukluk çağında kazanılan beslenme alışkanlıkları yetişkinlik periyodundaki beslenme alışkanlıklarını oluşturduğu için nispeten değerlidir. Birebir devirde çocukluk devrinde büyüme ve gelişme gerçekleştiği için evlatların beslenmesi birçok vakit yetişkinlerin beslenmesinden de kıymetli olmaktadır. Bilhassa de bebek ve evlatların istikrarlı ve sağlıklı beslenmesi, fizikî ve zihinsel gelişimlerine ekte bulunmaktadır. Münasebetiyle evlatlarınıza yapacağınız en düzgün yatırım, onlara gerçek ve sağlıklı beslenme alışkanlıklarını kazandırmaktır. Sonunda ileriki yaşlarda kronik hastalık riskini de azaltmış olursunuz.
Ek azığa başladığınız devirden itibaren evladınıza çeşitli besinleri istikrarlı bir halde yedirmeye itina göstermelisiniz ki sonradan yemediği yiyeceklerle karşılaştığında zorluk yaşamasın. Zira bu alışkanlıklar en düzgün ve kalıcı bir halde küçük yaşlarda kazandırılır. Şayet evladınıza sağlıklı bir beslenme alışkanlığı kazandıramadıysanız sonrasında bunu değiştirmesi bir epey güçlükle olacaktır. Ama imkansız değildir. Evlatlarınızın beslenme konusunda birinci sizleri örnek alacağını unutmayın. Tıpkı halde sizin de sağlıklı bir beslenme alışkanlığınız olmalı ve evladınıza bu halde örnek olmalısınız.
Bazen evladınızın beslenmesinde inişler, çıkışlar olabilir. Rastgele bir sıhhat sorunu yaşamamasına karşın bazen iştahlı, bazen iştahsız olduğu devirlerle karşılaşabilirsiniz. Bununla birlikte beslenmeye bağlı illetler da ortaya çıkabilir. Bu periyot güçlü bir süreç olsa da, evladınıza yanlışsız bir beslenme formunu oluşturmanız gerekir.
Günümüzde çocukluk periyodunda şişmanlık ve obezitenin en büyük sebebi televizyon ve bilgisayar başında uzun devir geçirmeleri ve kalorili, ziyade yağlı yahut yüksek şekerli atıştırmalık tüketmeleridir. Bu periyotta evladınızın abur cubur, fast food ve şekerli içecek tüketimine handikap olmalısınız. Fakat bunları yasaklamak bir tahlil değildir. İlerleyen devirlerde siz evladınıza bu yiyecekleri vermeseniz de evlatlar bunları gizlice tüketebilir ve bu sıhhatsiz abur cuburları yemeye başladıklarında bunu alışkanlık haline getirebilirler. Bu tıp yiyecekler bölgesine evladınıza meyve verebilirsiniz. Sağlıklı atıştırmalıklar ve sağlıklı tatlı alternatifleri hazırlayabilirsiniz. Evladınıza bu yiyeceklerin sıhhatsiz olduğunu ve gelişimleri için hiçbir yararı olmadığını anlatarak onu bilinçlendirebilirsiniz. Başkaca evladınızın öğün saatlerine dikkat etmeli ve öğünlerini atlamamalısınız. Televizyon, bilgisayar önünde yemek yemeleri de sağlıklı bir alışkanlık değildir. Doyduğunu anlayamayacağı için daha ziyade yemesine neden olur.
Kahvaltı, evlatların beslenmesinde en kıymetli öğündür. Kahvaltı alışkanlığını kazanması, ilerde bu öğünü atlamamasını sağlar. Tüm gece boyunca dinlenen vücut, kahvaltı sayesinde gereksinimi olan güç ve glukoz muhtaçlığını karşılayarak daha düzgün formda çalışır. Yapılan araştırmalarda kahvaltı yapan evlatların kahvaltı yapmayanlara nazaran daha az yoruldukları, dikkat eksikliği, konsantrasyon sorunlarını daha az yaşadıkları görülmüştür. Bu nedenle her yaştaki evladın kahvaltı öğününü yapması ve kahvaltıda gereğince protein alması kıymetlidir.
Evladınıza kesinlikle gereğince meyve yahut zerzevat tükettirme alışkanlığı kazandırmalısınız. Bazen evladınız münhasıran sebzeyi yemek istemeyebilir. Zerzevatları farklı besinlerle birleştirerek yaratıcı olun. Böylece yemesini sağlayabilirsiniz.
Evlatların beslenmesinde dikkat edilmesi gereken hususlar şunlardır:
Her gün kesinlikle gereğince su içilmeli,
Her gün süt öbeği besinlerden (süt, yoğurt, peynir) tüketilmeli,
Haftada 1-2 defa omega-3 kaynağı olarak balık yenilmeli,
Abur cubur öbeği ( bisküvi, kraker, gofret, çikolata, cips) besinler mekanına meyve – zerzevat, konut imalatı kuru meyve ile hazırlanan yulaflı kurabiyeler, çiğ badem, çiğ fındık, çiğ ceviz üzere sağlıklı kuruyemişler tüketilmeli,
Gazlı içecekler, çay noktasına ayran, süt, ıhlamur üzere sağlıklı içecekler tüketilmeli,
Meyve suyu alanına meyvenin kendisi tüketilmeli,
Evladınızın beslenme çantasına sağlıklı atıştırmalıklar konulmalı,
Yemekler süratli yenilmemelidir, yavaş yeme alışkanlığı kazanılmalı,
Televizyon yahut bilgisayar önünde yemek yenilmemeli,
Kahvaltı kesinlikle yapılmalı,
Öğün atlanmamalı,
Uyku tertibi olmalı,
Fizikî aktivite arttırılmalı,
Aileyle sofrada yemek yeme alışkanlığı kazandırılmalı.
Evlat diyetisyenlerinin bu mevzuda ehemmiyeti büyüktür.
Diyetisyenlerin maksadı evladınız için optimal büyümeyi, sıhhatinin korunması ve geliştirilmesini sağlayacak biçimde beslenmesini planlamaktır.
Ebeveynlerin bebek ve evlatlarını daha sağlıklı beslemesi için yol gösterir.
Evlatları besleyici besinler hakkında bilgilendirir ve sağlıklı yemek tanımlarıyla bir beslenme planı oluşturur.
Ömür uzunluğu sürecek sağlıklı beslenmeyi alışkanlık haline getirmek için size ve evladınıza yardımcı olur.
Şayet evladınızın azık intoleransı, azık alerjisi, diyabet, obezite, gayrikâfi beslenme, kanser üzere marazları varsa bir diyetisyene başvurduğunuzda sağlıklı bir beslenme ile bu sıhhat dertleriyle daha bilinçli ve gerçek uğraş etmenizi sağlar.
Sağlıklı beslenmeyi destekleyici istikrarlı diyetleri içeren menüler planlar.
Her evladın bir beslenme programına muhtaçlığı vardır.
Öğünlerle ilgili rutin bir program oluşturmak evlatların gelişimine ve sağlıklı yetişkinler olmasına ek sağlar.
Sağlıklı besin tercihleri yapan bir evlat yetiştirmek, ilerde sağlıklı bir birey demektir.
Ebeveynlerin beslenme ile ilgili davranış ve tavırları evlatların besinler hakkındaki görüşlerini tesirler.
Evlatlara birinci yaşlardan itibaren öğünleri atlamadan tüketmek öğretilmelidir. Evlatlar her 2-3 saatte bir nizamlı aralıklarla besine muhtaçlık duyarlar. Yetişkinlerin en ağır devirlerinde bile yemek ve atıştırmalıklarını tüketerek beslenmenin değerini evlatlarına göstermeleri gerekir.
Bir evlat, gün boyunca mütemadi ve sistemli olarak öğünlerini tükettiğinde, açlık ve tokluk durumu daha düzgün ayarlanabilecek ve sunulan sağlıklı besinleri denemeye istekli olacaktır.
Evlatların gün içinde öğün sayısının çokça olması besin çeşitliliğinin sağlanabilmesi ve büyüme gelişmelerini destekleyecek ehliyetli ölçüde beslenmeleri için tutarlı ortam oluşturur.
4 besin kümesinden oluşan bir beslenme programı oluşturulmalıdır.
Kemik ve diş gelişimi için yaş öbeğine mütenasip olarak kalsiyum muhtaçlığı baz alınmalıdır. Yerinde ölçüde süt, yoğurt, peynir beslenme programlarında olmalıdır.
Illetlere karşı vücut direncini arttırmak, dimağ gelişimi, kansızlık problemini önlemek, sağlıklı bir biçimde vücut gelişimini sağlamak için beslenme programlarında yeteri kadar protein, demir, omega-3, B kümesi vitaminler bulunmalıdır. Bu nedenle et, tavuk, balık, kurubaklagiller, yumurta, ceviz, fındık, badem üzere çiğ kuruyemişler beslenmelerinde istikrarlı biçimde nokta almalıdır.
Bağışıklık sisteminin gereğince güçlenmesi için yekun 3-5 porsiyon zerzevat ve meyve tüketme alışkanlıkları olmalıdır.
Harcadıkları kadar enerjiyi ve tiamin üzere b öbeği vitaminleri alabilmeleri için vücudun muhtaçlığı olan karbonhidratları almalıdırlar. Kesinlikle beslenmelerinde ekmek yahut ekmek yanına geçen besinlerden ( makarna, bulgur, çorba) olmalıdır.
Evlatlarınıza düşük kalorili bir diyet yaptırmak katiyetle gerçek bir yaklaşım değildir. Tek başınıza evladınızın yediği besinleri azaltmak büyüme ve gelişmesini olumsuz etkileyebilir. Bir evlat diyetisyenine danışmalısınız. Diyetisyen ile birlikte evladınıza sağlıklı beslenme alışkanlığı kazandırmalısınız. Sağlıklı büyüme ve gelişme için evlatların kilo vermesinin, yetişkinlerinki üzere olmadığını aklınızdan çıkarmayın. Evlatlar haftada en çokça 0.5 kg verebilir. Evladınızın kuvvet muhtaçlığı öğünlere istikrarlı halde dağıtılır. Süreç içerisinde sağlıklı beslenme davranışlarını alışkanlık haline getirmesi amaçlanır. Başkaca haftada en az üç defa 30 dakikalık egzersiz eklenmelidir.
Başkaca evladınızın beslenmesi ile ilgili yapmamanız gerekenler;
Evladınızın yediklerini öbür evlatların beslenmesiyle karşılaştırmayın.
Rastgele bir besini çetinle yedirmeyin.
Ayakta yemesine müsaade vermeyin.
Televizyon ve bilgisayar önünde yemek yemesine müsaade vermeyin.
Çokça tuzlu ve şekerli besin vermeyin.
Abur cubur, fast-food besin yedirmemeye çalışın.
Tek cepheli beslenmesine müsaade vermeyin.
Yemeğini bitirdiğinde ödüllendirmeyin.
İştahsız evlada ne noktaysa yesin mantığıyla abur cubur besin vermeyin.
Unutmayın evladınız çok çokça yemek yiyerek değil, sağlıklı beslenerek ve fizikî aktivitesini yaparak büyüyecek.
Ek azığa başladığınız devirden itibaren evladınıza çeşitli besinleri istikrarlı bir halde yedirmeye itina göstermelisiniz ki sonradan yemediği yiyeceklerle karşılaştığında zorluk yaşamasın. Zira bu alışkanlıklar en düzgün ve kalıcı bir halde küçük yaşlarda kazandırılır. Şayet evladınıza sağlıklı bir beslenme alışkanlığı kazandıramadıysanız sonrasında bunu değiştirmesi bir epey güçlükle olacaktır. Ama imkansız değildir. Evlatlarınızın beslenme konusunda birinci sizleri örnek alacağını unutmayın. Tıpkı halde sizin de sağlıklı bir beslenme alışkanlığınız olmalı ve evladınıza bu halde örnek olmalısınız.
Bazen evladınızın beslenmesinde inişler, çıkışlar olabilir. Rastgele bir sıhhat sorunu yaşamamasına karşın bazen iştahlı, bazen iştahsız olduğu devirlerle karşılaşabilirsiniz. Bununla birlikte beslenmeye bağlı illetler da ortaya çıkabilir. Bu periyot güçlü bir süreç olsa da, evladınıza yanlışsız bir beslenme formunu oluşturmanız gerekir.
Günümüzde çocukluk periyodunda şişmanlık ve obezitenin en büyük sebebi televizyon ve bilgisayar başında uzun devir geçirmeleri ve kalorili, ziyade yağlı yahut yüksek şekerli atıştırmalık tüketmeleridir. Bu periyotta evladınızın abur cubur, fast food ve şekerli içecek tüketimine handikap olmalısınız. Fakat bunları yasaklamak bir tahlil değildir. İlerleyen devirlerde siz evladınıza bu yiyecekleri vermeseniz de evlatlar bunları gizlice tüketebilir ve bu sıhhatsiz abur cuburları yemeye başladıklarında bunu alışkanlık haline getirebilirler. Bu tıp yiyecekler bölgesine evladınıza meyve verebilirsiniz. Sağlıklı atıştırmalıklar ve sağlıklı tatlı alternatifleri hazırlayabilirsiniz. Evladınıza bu yiyeceklerin sıhhatsiz olduğunu ve gelişimleri için hiçbir yararı olmadığını anlatarak onu bilinçlendirebilirsiniz. Başkaca evladınızın öğün saatlerine dikkat etmeli ve öğünlerini atlamamalısınız. Televizyon, bilgisayar önünde yemek yemeleri de sağlıklı bir alışkanlık değildir. Doyduğunu anlayamayacağı için daha ziyade yemesine neden olur.
Kahvaltı, evlatların beslenmesinde en kıymetli öğündür. Kahvaltı alışkanlığını kazanması, ilerde bu öğünü atlamamasını sağlar. Tüm gece boyunca dinlenen vücut, kahvaltı sayesinde gereksinimi olan güç ve glukoz muhtaçlığını karşılayarak daha düzgün formda çalışır. Yapılan araştırmalarda kahvaltı yapan evlatların kahvaltı yapmayanlara nazaran daha az yoruldukları, dikkat eksikliği, konsantrasyon sorunlarını daha az yaşadıkları görülmüştür. Bu nedenle her yaştaki evladın kahvaltı öğününü yapması ve kahvaltıda gereğince protein alması kıymetlidir.
Evladınıza kesinlikle gereğince meyve yahut zerzevat tükettirme alışkanlığı kazandırmalısınız. Bazen evladınız münhasıran sebzeyi yemek istemeyebilir. Zerzevatları farklı besinlerle birleştirerek yaratıcı olun. Böylece yemesini sağlayabilirsiniz.
Evlatların beslenmesinde dikkat edilmesi gereken hususlar şunlardır:
Her gün kesinlikle gereğince su içilmeli,
Her gün süt öbeği besinlerden (süt, yoğurt, peynir) tüketilmeli,
Haftada 1-2 defa omega-3 kaynağı olarak balık yenilmeli,
Abur cubur öbeği ( bisküvi, kraker, gofret, çikolata, cips) besinler mekanına meyve – zerzevat, konut imalatı kuru meyve ile hazırlanan yulaflı kurabiyeler, çiğ badem, çiğ fındık, çiğ ceviz üzere sağlıklı kuruyemişler tüketilmeli,
Gazlı içecekler, çay noktasına ayran, süt, ıhlamur üzere sağlıklı içecekler tüketilmeli,
Meyve suyu alanına meyvenin kendisi tüketilmeli,
Evladınızın beslenme çantasına sağlıklı atıştırmalıklar konulmalı,
Yemekler süratli yenilmemelidir, yavaş yeme alışkanlığı kazanılmalı,
Televizyon yahut bilgisayar önünde yemek yenilmemeli,
Kahvaltı kesinlikle yapılmalı,
Öğün atlanmamalı,
Uyku tertibi olmalı,
Fizikî aktivite arttırılmalı,
Aileyle sofrada yemek yeme alışkanlığı kazandırılmalı.
Evlat diyetisyenlerinin bu mevzuda ehemmiyeti büyüktür.
Diyetisyenlerin maksadı evladınız için optimal büyümeyi, sıhhatinin korunması ve geliştirilmesini sağlayacak biçimde beslenmesini planlamaktır.
Ebeveynlerin bebek ve evlatlarını daha sağlıklı beslemesi için yol gösterir.
Evlatları besleyici besinler hakkında bilgilendirir ve sağlıklı yemek tanımlarıyla bir beslenme planı oluşturur.
Ömür uzunluğu sürecek sağlıklı beslenmeyi alışkanlık haline getirmek için size ve evladınıza yardımcı olur.
Şayet evladınızın azık intoleransı, azık alerjisi, diyabet, obezite, gayrikâfi beslenme, kanser üzere marazları varsa bir diyetisyene başvurduğunuzda sağlıklı bir beslenme ile bu sıhhat dertleriyle daha bilinçli ve gerçek uğraş etmenizi sağlar.
Sağlıklı beslenmeyi destekleyici istikrarlı diyetleri içeren menüler planlar.
Her evladın bir beslenme programına muhtaçlığı vardır.
Öğünlerle ilgili rutin bir program oluşturmak evlatların gelişimine ve sağlıklı yetişkinler olmasına ek sağlar.
Sağlıklı besin tercihleri yapan bir evlat yetiştirmek, ilerde sağlıklı bir birey demektir.
Ebeveynlerin beslenme ile ilgili davranış ve tavırları evlatların besinler hakkındaki görüşlerini tesirler.
Evlatlara birinci yaşlardan itibaren öğünleri atlamadan tüketmek öğretilmelidir. Evlatlar her 2-3 saatte bir nizamlı aralıklarla besine muhtaçlık duyarlar. Yetişkinlerin en ağır devirlerinde bile yemek ve atıştırmalıklarını tüketerek beslenmenin değerini evlatlarına göstermeleri gerekir.
Bir evlat, gün boyunca mütemadi ve sistemli olarak öğünlerini tükettiğinde, açlık ve tokluk durumu daha düzgün ayarlanabilecek ve sunulan sağlıklı besinleri denemeye istekli olacaktır.
Evlatların gün içinde öğün sayısının çokça olması besin çeşitliliğinin sağlanabilmesi ve büyüme gelişmelerini destekleyecek ehliyetli ölçüde beslenmeleri için tutarlı ortam oluşturur.
4 besin kümesinden oluşan bir beslenme programı oluşturulmalıdır.
Kemik ve diş gelişimi için yaş öbeğine mütenasip olarak kalsiyum muhtaçlığı baz alınmalıdır. Yerinde ölçüde süt, yoğurt, peynir beslenme programlarında olmalıdır.
Illetlere karşı vücut direncini arttırmak, dimağ gelişimi, kansızlık problemini önlemek, sağlıklı bir biçimde vücut gelişimini sağlamak için beslenme programlarında yeteri kadar protein, demir, omega-3, B kümesi vitaminler bulunmalıdır. Bu nedenle et, tavuk, balık, kurubaklagiller, yumurta, ceviz, fındık, badem üzere çiğ kuruyemişler beslenmelerinde istikrarlı biçimde nokta almalıdır.
Bağışıklık sisteminin gereğince güçlenmesi için yekun 3-5 porsiyon zerzevat ve meyve tüketme alışkanlıkları olmalıdır.
Harcadıkları kadar enerjiyi ve tiamin üzere b öbeği vitaminleri alabilmeleri için vücudun muhtaçlığı olan karbonhidratları almalıdırlar. Kesinlikle beslenmelerinde ekmek yahut ekmek yanına geçen besinlerden ( makarna, bulgur, çorba) olmalıdır.
Evlatlarınıza düşük kalorili bir diyet yaptırmak katiyetle gerçek bir yaklaşım değildir. Tek başınıza evladınızın yediği besinleri azaltmak büyüme ve gelişmesini olumsuz etkileyebilir. Bir evlat diyetisyenine danışmalısınız. Diyetisyen ile birlikte evladınıza sağlıklı beslenme alışkanlığı kazandırmalısınız. Sağlıklı büyüme ve gelişme için evlatların kilo vermesinin, yetişkinlerinki üzere olmadığını aklınızdan çıkarmayın. Evlatlar haftada en çokça 0.5 kg verebilir. Evladınızın kuvvet muhtaçlığı öğünlere istikrarlı halde dağıtılır. Süreç içerisinde sağlıklı beslenme davranışlarını alışkanlık haline getirmesi amaçlanır. Başkaca haftada en az üç defa 30 dakikalık egzersiz eklenmelidir.
Başkaca evladınızın beslenmesi ile ilgili yapmamanız gerekenler;
Evladınızın yediklerini öbür evlatların beslenmesiyle karşılaştırmayın.
Rastgele bir besini çetinle yedirmeyin.
Ayakta yemesine müsaade vermeyin.
Televizyon ve bilgisayar önünde yemek yemesine müsaade vermeyin.
Çokça tuzlu ve şekerli besin vermeyin.
Abur cubur, fast-food besin yedirmemeye çalışın.
Tek cepheli beslenmesine müsaade vermeyin.
Yemeğini bitirdiğinde ödüllendirmeyin.
İştahsız evlada ne noktaysa yesin mantığıyla abur cubur besin vermeyin.
Unutmayın evladınız çok çokça yemek yiyerek değil, sağlıklı beslenerek ve fizikî aktivitesini yaparak büyüyecek.
