Astım çocukluk çağında tedavisi olan ve uygun yaklaşımla sonrasında da düzelebilen hastalıktır. Astım tedavisi çok yüzgüldürücüdür. Astımda bronşlardaki mikrobik olmayan inflamasyon dediğimiz iltihaplanma sonucu solunum yolları alerjenlere ve çevresel etkenlere aşırı duyarlı hale gelir. Hassas bronşlardaki ödem,(şişkinlik) bronş duvarındaki kasların kasılması ve balgam birikimi sonuçta astım belirtilerinin ortaya çıkmasına neden olur. Tekrarlayan hırıltı, hışıltı, öksürük, nefes darlığı, göğüste tıkanma ve baskı hissetme şeklindeki bu belirtilergenellikle ataklar halinde karşımıza çıkar ve özellikle geceleri hastayı uykudan uyandırır. Bazı hastalarda ataklar arasında hiç belirti yokken bir grup astımlı hastada isenefes darlığı olmadan sadece kuru öksürükle seyredebilir.
Aileler astım tanısı konmasından doktorlar da astım demekten oldukça korkarlar. Oysa Astım tanısı konması aslında çocuğu ve aileyi stresten kurtaracak, doktor doktor gezdirecek hastalıktan kurtaracak iyilik halinin başlangıcıdır; tedavisi çok yüz güldürücüdür. Astım çocukluk çağının en sık gördüğümüz kronik yani uzun süreli hastalığıdır. Astımın büyük çoğunluğu beş yaşın altında başlar. Ancak bu yaş grubunda astımı tanımak deneyim ve uzmanlık gerektirir. Astım benzeri bulguya sebep olan geçiçi hırıltılar ve doğumsal hastalıklar özellikle 3 yaş altı grupta tanı karmaşası oluşturabilir. Çocuklarda görülen astım hastalığı hekimle kurulacak iyi bir iletişim ile kontrol altına alınabilir. Önerilen koruyucu tedaviyi düzenli kullanmak ve astımı kötüleştiren faktörlere karşı çevresel önlem alınması çok önemlidir. Alerjik astımda ise immunoterapi yani alerji tedavisi ile astımın önüne geçmek, hastanın alerjilerini tamamen sonlandırıp tedavi etmek mümkündür. İmmünoterapi ile alerjik astımlı hastalara alerjen giderek artan dozlarda verilir ve o alerjene karşı tolerans oluşması amaçlanır. Etkisi, tedavi kesildikten sonra da devam eder. Alerjik bireylerde içeriği kişiye özel olarak belirlenen İmmünoterapi anaflaksi riski içerdiğinden mutlaka alerji uzmanlarınca ve acil tedavi koşullarına sahip ortamlarda uygulanmalıdır.
Aileler astım tanısı konmasından doktorlar da astım demekten oldukça korkarlar. Oysa Astım tanısı konması aslında çocuğu ve aileyi stresten kurtaracak, doktor doktor gezdirecek hastalıktan kurtaracak iyilik halinin başlangıcıdır; tedavisi çok yüz güldürücüdür. Astım çocukluk çağının en sık gördüğümüz kronik yani uzun süreli hastalığıdır. Astımın büyük çoğunluğu beş yaşın altında başlar. Ancak bu yaş grubunda astımı tanımak deneyim ve uzmanlık gerektirir. Astım benzeri bulguya sebep olan geçiçi hırıltılar ve doğumsal hastalıklar özellikle 3 yaş altı grupta tanı karmaşası oluşturabilir. Çocuklarda görülen astım hastalığı hekimle kurulacak iyi bir iletişim ile kontrol altına alınabilir. Önerilen koruyucu tedaviyi düzenli kullanmak ve astımı kötüleştiren faktörlere karşı çevresel önlem alınması çok önemlidir. Alerjik astımda ise immunoterapi yani alerji tedavisi ile astımın önüne geçmek, hastanın alerjilerini tamamen sonlandırıp tedavi etmek mümkündür. İmmünoterapi ile alerjik astımlı hastalara alerjen giderek artan dozlarda verilir ve o alerjene karşı tolerans oluşması amaçlanır. Etkisi, tedavi kesildikten sonra da devam eder. Alerjik bireylerde içeriği kişiye özel olarak belirlenen İmmünoterapi anaflaksi riski içerdiğinden mutlaka alerji uzmanlarınca ve acil tedavi koşullarına sahip ortamlarda uygulanmalıdır.