Çocuklarda Uykuya Dalma Problemi
-Çocuk huzursuzdur.
-Yatağında uzun süre uyanık kalır.
Psikolojik gerçekler
Yanlış bir davranışın cezası olarak çocuğunu yatağa gönderenler, uyku bozukluklarına davetiye çıkarmış olabilirler. Çünkü çocuğun uykuya dalabilmesi için gevşemeye ihtiyacı vardır. Değişik olaylarla dolu hoş bir günü geride bırakmış olmanın rahatlığı ile çocuk, ertesi sabahı karşılayabilmek için kendini uykunun dinlendirici kucağına kolayca bırakabilir. Ama ceza, ya korkuya ya da karşı gelmeye yol açacaktır. Her iki ruhsal durum da sempatik sinir sistemini uyararak, beyni sürekli bir hareketliliğe yöneltir. Bu durumlarda çocuğun uykuya dalabilmesi, ancak enerji rezervlerinin harcanmasıyla gerçekleşebilir. Böylece, sonunda yorgunluktan uyuyakalan çocuk, ertesi sabah dinlenememiş olarak uyanacaktır.
Hayal dünyası uyarıcıdır
Yatma zamanına kadar televizyon izlemek veya video oyunları oynamak uykuya dalma sürecini geciktirebilir. Çünkü siz, bu konularda gevşek davranarak, ayrım yapabilme yeteneği henüz tam olarak gelişmemiş olan çocuğu, genelde gerçek olarak algılayabileceği bir hayal dünyasına sokmuş oluyorsunuz. Bu durumda çocuk, bedensel etkinlikle üstesinden gelemeyeceği bir psikolojik gerginlik yaşayacaktır; kalp atımı ve solunum hızlanmış, duygular ve düşünceler huzursuz bir karmaşaya kapılmıştır ve bu durum, rahatça uykuya dalabilmek için hiç de uygun değildir!
Gün sonunda çocuğunuzu yatağına yatırdıktan sonra, günün önemli olaylarına birlikte değinin. Ama öncelikle olumlu olayları ön plana çıkarmaya özen gösterin.
Akşamları çocuğunuzu sıkça övün; azarlamak için ertesi gün yeterince zamanınız olacaktır.
Onun mümkün olduğunca uzun süre açık havada oynamasını sağlayın ve yatma vaktinin iki saat öncesinden başlayarak hiçbir şey yememesine özen gösterin
-Çocuk huzursuzdur.
-Yatağında uzun süre uyanık kalır.
Psikolojik gerçekler
Yanlış bir davranışın cezası olarak çocuğunu yatağa gönderenler, uyku bozukluklarına davetiye çıkarmış olabilirler. Çünkü çocuğun uykuya dalabilmesi için gevşemeye ihtiyacı vardır. Değişik olaylarla dolu hoş bir günü geride bırakmış olmanın rahatlığı ile çocuk, ertesi sabahı karşılayabilmek için kendini uykunun dinlendirici kucağına kolayca bırakabilir. Ama ceza, ya korkuya ya da karşı gelmeye yol açacaktır. Her iki ruhsal durum da sempatik sinir sistemini uyararak, beyni sürekli bir hareketliliğe yöneltir. Bu durumlarda çocuğun uykuya dalabilmesi, ancak enerji rezervlerinin harcanmasıyla gerçekleşebilir. Böylece, sonunda yorgunluktan uyuyakalan çocuk, ertesi sabah dinlenememiş olarak uyanacaktır.
Hayal dünyası uyarıcıdır
Yatma zamanına kadar televizyon izlemek veya video oyunları oynamak uykuya dalma sürecini geciktirebilir. Çünkü siz, bu konularda gevşek davranarak, ayrım yapabilme yeteneği henüz tam olarak gelişmemiş olan çocuğu, genelde gerçek olarak algılayabileceği bir hayal dünyasına sokmuş oluyorsunuz. Bu durumda çocuk, bedensel etkinlikle üstesinden gelemeyeceği bir psikolojik gerginlik yaşayacaktır; kalp atımı ve solunum hızlanmış, duygular ve düşünceler huzursuz bir karmaşaya kapılmıştır ve bu durum, rahatça uykuya dalabilmek için hiç de uygun değildir!
Gün sonunda çocuğunuzu yatağına yatırdıktan sonra, günün önemli olaylarına birlikte değinin. Ama öncelikle olumlu olayları ön plana çıkarmaya özen gösterin.
Akşamları çocuğunuzu sıkça övün; azarlamak için ertesi gün yeterince zamanınız olacaktır.
Onun mümkün olduğunca uzun süre açık havada oynamasını sağlayın ve yatma vaktinin iki saat öncesinden başlayarak hiçbir şey yememesine özen gösterin