Çocuklarda Yapılması Gereken Testler Nelerdir?

SoruCevap

Yeni Üye
Çözümler
1
Tepkime
57
Yaş
36
Coin
256,936
Çocuk sağlığı, toplum sağlığının en önemli bileşenlerinden biridir. Çocukların doğum öncesinden başlayarak yetişkinlik dönemine göre düzenli olarak doktor kontrolüne gitmesi, gerekli tarama testlerini yaptırması önemlidir. Bu rutin kontroller ve testler sayesinde çocukta olası bir rahatsızlık erken dönemde fark edilir vakit kaybetmeden rahatsızlığın tedavisine başlanır. Böylelikle ilgili sağlık sorununun çocuğun gelişiminde daha ciddi bir hasar bırakmasının önüne geçilir.

Çocuklarda Yapılması Gereken Testler Nelerdir?
Çocukların ilerleyen yaşlarında sağlıklı bir yaşam sürebilmeleri için henüz anne karnındayken düzenli olarak kontrol edilmesi gerekir. Gelişmiş ülkeler ebeveynlerin henüz gebelik başlamadan doktora başvurmasını ve genetik testlerden hamilelikte kullanılması gereken vitaminlere kadar pek çok konu hakkında bilgi sahibi olmasını beklemektedir. Antenatal testler olarak adlandırılan bu işlemler henüz gebelik başlamadan bebek için optimal koşulları sağlamayı hedefler. Prenatal testler ise gebelik başladıktan sonra hem anne hem de bebek sağlığını korumaya yöneliktir. Prenatal testler bebekte olası bir anomalinin, genetik kusurun tespit edilmesini ve erken dönemde müdahale edilmesini sağlar.

YENİDOĞAN TOPUK KANI TARAMASI
Yenidoğan dönemi, doğumdan sonraki ilk 4 haftayı kapsar. Bu dönemde yapılan testlerden en bilineni topuk kanı taramasıdır. Topuk kanı taraması için ilk kan örneği, doğumdan sonraki ilk birkaç gün içinde hastanede alınmalıdır. Topuk kanı taraması için ikinci kan da doğumdan sonraki ilk hafta içerisinde doğumun gerçekleştiği hastanede veya aile hekimliğinde alınarak gerekli merkeze gönderilmelidir. Topuk kanı taramasının amacı, erkan tanı konulduğu takdirde bebeğin sağlığını ciddi derecede etkileyecek yaygın hastalıkların tespit edilmesidir. Topuk kanı ile taranan hastalıklar şu şekildedir:

Konjenital Hipotiroidi:Doğuştan gelen tiroid hormonu eksikliğidir. Bu hastalık erken dönemde teşhis edilip tedavi edilmezse ileride gelişim geriliği, zihinsel yetersizlik gibi ciddi sorunlara yol açabilir.
Fenilketonüri:Fenilalanin adı verilen bir amino asitin metabolize edilememesine neden olan kalıtsal bir hastalıktır. Erken tanı konulmadığında fenilalanin beyin dahil olmak üzere çeşitli dokularda birikerek zihinsel yetersizlik başta olmak üzere pek çok sağlık sorununa neden olur.
Biyotinidaz Eksikliği:Biotin adlı B vitaminin metabolize edilmesinde sorunların ortaya çıktığı genetik bir rahatsızlıktır. Biyotinidaz eksikliği erken dönemde teşhis edilemediğinde saç dökülmesinden işitme kaybına, havaleden nörolojik bozukluklara kadar çok çeşitli komplikasyonlara yol açar.
Kistik Fibrozis:Dış salgı bezlerini etkileyerek bu bezlerden salgılanan sıvıların koyu ve yapışkan olmasına sebebiyet verir. Kistik fibrozis, akciğerler ve sindirim sistemi başta olmak üzere vücuttaki birçok organı etkiler. Kistik fibrozis erken dönemde teşhis edildiğinde hastalığa bağlı komplikasyonların önüne geçmek mümkün olabilir.
Bebekten alınan kan örneği sonucu bir sıkıntı çıkmazsa aileye ek bir bilgi gitmez. Kan örneğinde bir hastalık şüphesi olduğunda testin tekrarlanması veya daha ileri tetkiklerin yapılması için aile hastaneye çağrılır. Burada yapılan ek tetkikler sonucu çocuğun tanısı kesinleştirilir ve gerekli tedaviye başlanır.

YENİDOĞAN İŞİTME TESTİ
Bebeklerde tek ya da çift taraflı işitme azlığı veya duyma kaybı, ilerleyen dönemde konuşmada gecikme başta olmak üzere pek çok gelişimsel basamakta sorun yaşanmasına neden olabilir. Bu durumun önüne geçmek için bebeklere doğumdan sonraki ilk 4-5 hafta içinde, en geç 3 aya kadar, işitme testi yapılmalıdır.

Yenidoğan işitme testi için OAE (Otomatize OtoAkustik Emisyon) yöntemi kullanılır. OAE işleminde bebeğin kulağına küçük yumuşak bir kulaklık aracılığıyla sesler gönderilir ve bebeğin bu sese tepkisi ölçülür. Bebeğin sese uygun tepki vermemesi durumunda test tekrar edilebilir veya ABR yöntemiyle yeni bir test yapılabilir. Bu testler sonucunda da bebek sese uygun tepki vermiyorsa daha ileri değerlendirme için aile gerekli bölümlere yönlendirilir.

GÖRME MUAYENESİ
Çocuklukta ilk göz muayenesinin yenidoğan döneminde yapılması gerekir. Bu dönemde yapılan muayene ile bebekte katarakt gibi doğuştan gelebilecek yapısal anomaliler taranmalıdır.

İkinci göz muayenesi ise bebek 6-12 aylıkken yapılmalıdır. Bu dönemde yenidoğan dönemine ek olarak göz hareketlerine bakılmalıdır. Bebekte şaşılık gibi göz hizalanma bozukluklarının olup olmadığı araştırılmalıdır.

Üçüncü göz muayenesi çocuk 1-3 yaşına geldiğinde yapılmalı ve göz yukarıdakilere ek olarak göz tembelliği gibi durumlar açısından incelenmelidir.Sonraki göz muayenesi 3-5 arasında olmalıdır. Bu yaş aralığında göz hareketleri ve göz hizalanma bozuklukları ile birlikte miyopi, hipermetropi, astigmatizm gibi kırılma bozuklukları da taranmalıdır.

5 yaşından sonra çocukların görme ile ilgili bir şikayeti olduğu durumda göz muayenesine gidilmelidir.

GELİŞİM TARAMA TESTİ
Çocuklarda gelişimin yaşa göre normal ilerlemesi oldukça önemlidir. Çocuğun gelişiminde gecikme olması fiziksel, mental veya psikolojik bir soruna bağlı olabilir. Çocuk gelişiminin izlendiği ve takip edildiği ilk basamak ailedir. Aile; çocuğun anneyi görünce gülümseme, göz ile eşya takip etme, oturma, yürüme, konuşma gibi pek çok gelişim basamağında yaşıtlarına göre nasıl olduğunu takip eder. Aile bu gelişim basamaklarında geride kalma fark edildiğinde doktora başvurmaktadır. Doktor başvurusunda bebeğin gelişim basamaklarını kaç aylıkken yaptığı bilgisinin uzmanlara verilmesi yararlı olacaktır. Böylelikle uzmanlar bebeğin gelişimi hakkında fikir sahibi olur. Çocuklarda gelişimin kabaca takip edilmesi için bebeğin aşılanma için aile sağlığı merkezine veya hastaneye gittiği zamanlar tercih edilebilir.

Gelişimin uzmanlar tarafından ayrıntılı olarak taranması için bazı tarihler belirlenmiştir. Uluslararası otoritelere göre çocuğun ayrıntılı gelişim takibi 9, 18 ve 30. aylarda yapılmalıdır. Çocuklarda Otizm Spektrum Bozukluğu (OSB) taraması da 18. ve 24. aylarda yapılmalıdır.

KAN TAHLİLLERİ
Term (zamanında) doğan bebekler için 9-12. aylarda, prematüre (erken doğan) bebekler için ise 5-6. aylarda demir eksikliği açısından kan tahlili yapılabilir. Adet görmeye başlayan genç kızlarda da demir eksikliğine dikkat etmek gerekir.

Kan kolesterol düzeyinin yüksek olması ileride kalp damar hastalıklarından inmeye çok ciddi hastalıklar açısından bir risk faktörüdür. Kan kolesterol düzeyinin yüksekliği sadece belirli yaşın üzerindeki kişileri etkiliyor gibi düşünülse de çocuklarda da kolesterol yüksekliği görülebilir. Bu nedenle çocuklarda 9-11 yaşları arasında ve sonrasında 17-21 yaşları arasında olmak üzere en az iki kez kan kolesterol düzeylerine bakılmalıdır.

YÜKSEK TANSİYON
Yüksek tansiyon çoğunlukla ileri yaşta ortaya çıkan bir sağlık sorunu olmakla birlikte çocuklarda da yüksek tansiyon sorunu görülebilir. Çocukluk döneminde yüksek tansiyonun erken teşhis edilmesi ileride tansiyona bağlı gelişebilecek komplikasyonların önüne geçer. Çocuklarda kan basıncı yani tansiyonun 3 yaşından itibaren ölçülmesi gerekir. Ölçülen tansiyon değerinin normal olması durumunda bir sonraki ölçüm 1 sene sonra yapılmalıdır. Tansiyonun ideal aralıktan yüksek olması durumunda ise ölçüm tekrar edilmelidir. Tekrarlanan ölçümün de yüksek olması durumunda ise çocuk daha ileri değerlendirme için donanımlı bir sağlık merkezine yönlendirilmelidir.

Çocukluk çağının kendine özgü hastalıkları olduğu gibi yetişkinlikte görülen bazı hastalıklar da çocuklukta görülebilir. Her hastalığı tarayarak erken dönemde tespit etmek mümkün değildir. Ancak çocukluk döneminde yapılan tarama testleri ve muayeneleri ile sık görülen rahatsızlıklar tespit edilebilir. Teşhis edilen hastalıkların küçük yaştan itibaren tedavi edilmesiyle, ileride çocuğun yaşamını tehdit edebilecek pek çok komplikasyonun önüne geçilmiş olur. Kistik fibrozis gibi tamamen ortadan kaldırmanın mümkün olmadığı hastalıkların erken tanı ve tedavisi ile çocuğun yaşam kalitesi arttırılabilir.
 
Üst Alt