Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Tıp Fakültesi Çocuk Gastroenteroloji Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ayhan Gazi Kalaycı, çocukların yazın yaşayabilecekleri hastalıklarla ilgili olarak anne ve babalara uyarılarda bulundu.
Prof. Dr. Ayhan Gazi Kalaycı, tatil dönemi çocukların kendilerini özgür hissettikleri bir dönem olduğunu, bu nedenle yaz aylarında çocukların beslenmesinde farklılıklar olabileceğini, anne ve babaların kış aylarında olduğu gibi çocuklarının yediği gıdaları takip etmeleri gerektiğini söyledi. Prof. Dr. Kalaycı, "Açıkta satılan gıdalar, buzdolabı dışında uzun süre beklemiş gıdalar ve sağlıklı olmayan içecekler yoluyla alınan enfeksiyonlar ishal ve kusma nedeni olabilir. Ayrıca okul döneminde titizlik
gösterilen el temizliği tatil döneminde ihmal edilebilir. Bu sorunlarla karşılaşmamak için alınan gıdalara dikkat edilmesi ve el yıkama alışkanlığının devam ettirilmesi gereklidir. Ambalajlı gıdaların kolay ulaşılır olması ve çocuklar tarafından fazla tüketilmesi beslenme düzenini altüst etmektedir. Çocuklarda çorba ve sebze yemeği tüketimi azaldığında hem mide yakınmaları başlamakta hem de tuvalet alışkanlığı değişmektedir. Abur cubur olarak nitelendirilen bu gıdaların aşırı tüketilmesi ile de karın
ağrısı, mide ağrısı ve kusmalar görülebilir. Günümüzde cips, hazır kek, çikolata ve asitli içecek gibi hazır gıdaların aşırı tüketimi denetim altına alınmalıdır. Çocukların esas olarak meyve ve sebze ağırlıklı beslenmesi esastır. Hazır gıdalar ise yemek öncesinde ve aç iken kesinlikle alınmamalı, eğer alınacaksa yemekten sonra olmak üzere az miktarlarda tüketilmelidir" dedi.
Çocukların soğuk içecekler ve dondurma tüketimi hakkında da uyarılarda bulunan Kalaycı, "Dondurma ve soğuk içecekler, çocukların severek tükettikleri yaz mevsiminin kaçınılmaz besin maddeleridir. Bu gıdaların sık ve kontrolsüz tüketimi ateşli boğaz enfeksiyonu ve ses kısıklığına neden olabilmektedir. Özellikle oyun oynadıktan sonra terli iken soğuk içeceklerin alınması veya dondurma yenilmesi enfeksiyona zemin hazırlamaktadır. Bu nedenle vücut terli iken sıcak ya da ılık içeceklerin tercih edilmesi daha uygun olacaktır. Özellikle sık boğaz enfeksiyonu geçiren çocuklarda dondurma yerken beraberinde su içmeleri de enfeksiyon riskini azaltır" diye konuştu.
Klimaların ve güneşin etkileri hakkında da bilgiler veren Prof. Dr. Ayhan Gazi Kalaycı, "Yaz mevsiminde sıcaktan korunmak amacıyla araç içinde, evde ve işyerlerinde klimalar yaygın olarak kullanılmaktadır. Klimalar ortamın ısısını belirli bir sıcaklıkta tutarken çocukların vücut ısı dengesini bozabilir. Bu nedenle yanlış kullanıldığında sinüzit, bronşit ve zatürree gibi hastalıklara yol açabilir. Özellikle klima fanının direkt olarak vücuda vurmaması, terli iken klima çalışan bir ortama girilmemesi ve
yolculuk nedeniyle araç klimasının uzun süre çalıştırılmaması önemli ölçüde koruma sağlar. Güneş çarpması güneş altında uzun süre kalanlarda görülür. Aşırı sıcak sonucu beden ısısını ayarlayan mekanizmanın bozulması sonucu ortaya çıkar. Şiddetli baş ağrısı, ateş, bulantı ve kusma ile kendini gösterir. Çocuklar büyüklere göre daha duyarlı olduğu için güneş ışınlarının kuvvetli olduğu saatlerde, özellikle sabah saat 10.00 ila öğleden sonra 15.00 arasında güneşte oynamamalarına dikkat edilmelidir. Şapka önemli bir koruyucu olabilir" şeklinde konuştu.
Yazın deniz ve havuzlarda serinleme isteğinin hastalık tehlikesini de beraberinde getirdiğini ifade eden Kalaycı, "Özellikle insanların ortak kullanım alanı olan havuzlar bazı enfeksiyonlara neden olmaktadır. Göz ve kulak enfeksiyonları bunlar içinde en sık görülenleridir. Barsak enfeksiyonları, idrar yolu enfeksiyonları ve mantar enfeksiyonları daha az sıklıkta görülmektedir. Bu sorunların yaşanmaması için havuz suyunun temizliğinden emin olunması, havuza girmeden ve havuzdan çıktıktan sonra duş alınması önemli korunma yöntemleri arasındadır" açıklamasında bulundu.
Prof. Dr. Ayhan Gazi Kalaycı, tatil dönemi çocukların kendilerini özgür hissettikleri bir dönem olduğunu, bu nedenle yaz aylarında çocukların beslenmesinde farklılıklar olabileceğini, anne ve babaların kış aylarında olduğu gibi çocuklarının yediği gıdaları takip etmeleri gerektiğini söyledi. Prof. Dr. Kalaycı, "Açıkta satılan gıdalar, buzdolabı dışında uzun süre beklemiş gıdalar ve sağlıklı olmayan içecekler yoluyla alınan enfeksiyonlar ishal ve kusma nedeni olabilir. Ayrıca okul döneminde titizlik
gösterilen el temizliği tatil döneminde ihmal edilebilir. Bu sorunlarla karşılaşmamak için alınan gıdalara dikkat edilmesi ve el yıkama alışkanlığının devam ettirilmesi gereklidir. Ambalajlı gıdaların kolay ulaşılır olması ve çocuklar tarafından fazla tüketilmesi beslenme düzenini altüst etmektedir. Çocuklarda çorba ve sebze yemeği tüketimi azaldığında hem mide yakınmaları başlamakta hem de tuvalet alışkanlığı değişmektedir. Abur cubur olarak nitelendirilen bu gıdaların aşırı tüketilmesi ile de karın
ağrısı, mide ağrısı ve kusmalar görülebilir. Günümüzde cips, hazır kek, çikolata ve asitli içecek gibi hazır gıdaların aşırı tüketimi denetim altına alınmalıdır. Çocukların esas olarak meyve ve sebze ağırlıklı beslenmesi esastır. Hazır gıdalar ise yemek öncesinde ve aç iken kesinlikle alınmamalı, eğer alınacaksa yemekten sonra olmak üzere az miktarlarda tüketilmelidir" dedi.
Çocukların soğuk içecekler ve dondurma tüketimi hakkında da uyarılarda bulunan Kalaycı, "Dondurma ve soğuk içecekler, çocukların severek tükettikleri yaz mevsiminin kaçınılmaz besin maddeleridir. Bu gıdaların sık ve kontrolsüz tüketimi ateşli boğaz enfeksiyonu ve ses kısıklığına neden olabilmektedir. Özellikle oyun oynadıktan sonra terli iken soğuk içeceklerin alınması veya dondurma yenilmesi enfeksiyona zemin hazırlamaktadır. Bu nedenle vücut terli iken sıcak ya da ılık içeceklerin tercih edilmesi daha uygun olacaktır. Özellikle sık boğaz enfeksiyonu geçiren çocuklarda dondurma yerken beraberinde su içmeleri de enfeksiyon riskini azaltır" diye konuştu.
Klimaların ve güneşin etkileri hakkında da bilgiler veren Prof. Dr. Ayhan Gazi Kalaycı, "Yaz mevsiminde sıcaktan korunmak amacıyla araç içinde, evde ve işyerlerinde klimalar yaygın olarak kullanılmaktadır. Klimalar ortamın ısısını belirli bir sıcaklıkta tutarken çocukların vücut ısı dengesini bozabilir. Bu nedenle yanlış kullanıldığında sinüzit, bronşit ve zatürree gibi hastalıklara yol açabilir. Özellikle klima fanının direkt olarak vücuda vurmaması, terli iken klima çalışan bir ortama girilmemesi ve
yolculuk nedeniyle araç klimasının uzun süre çalıştırılmaması önemli ölçüde koruma sağlar. Güneş çarpması güneş altında uzun süre kalanlarda görülür. Aşırı sıcak sonucu beden ısısını ayarlayan mekanizmanın bozulması sonucu ortaya çıkar. Şiddetli baş ağrısı, ateş, bulantı ve kusma ile kendini gösterir. Çocuklar büyüklere göre daha duyarlı olduğu için güneş ışınlarının kuvvetli olduğu saatlerde, özellikle sabah saat 10.00 ila öğleden sonra 15.00 arasında güneşte oynamamalarına dikkat edilmelidir. Şapka önemli bir koruyucu olabilir" şeklinde konuştu.
Yazın deniz ve havuzlarda serinleme isteğinin hastalık tehlikesini de beraberinde getirdiğini ifade eden Kalaycı, "Özellikle insanların ortak kullanım alanı olan havuzlar bazı enfeksiyonlara neden olmaktadır. Göz ve kulak enfeksiyonları bunlar içinde en sık görülenleridir. Barsak enfeksiyonları, idrar yolu enfeksiyonları ve mantar enfeksiyonları daha az sıklıkta görülmektedir. Bu sorunların yaşanmaması için havuz suyunun temizliğinden emin olunması, havuza girmeden ve havuzdan çıktıktan sonra duş alınması önemli korunma yöntemleri arasındadır" açıklamasında bulundu.
